Etat Libre
d’Orange – Archives 69 (2011)
"Mandalina,
kırmızı meyveler CO2, orkide & Prune JE, tütsü, kafur, kırmızı biber,
benzoin, paçuli ve misk." Sizce bu birbiriyle alakası olmayan notalardan
anlamlı ve güzel kokan bir parfüm çıkar mı?
Kırmızı
meyveler CO2'nin ve Prune JE'nin ne olduğu konusunda fikrim yok. Bu terimlerin
gizemli bir Da Vinci şifresi olduğunu da sanmıyorum. Kendisinden beklendiği gibi
farklı ve radikal bir koku tasarımının işaretleri mi acaba bu notalar. Yoksa
yine şişirilmiş pazarlama cümleleri mi?
Sıradışı
konseptler, popüler kültüre güçlü göndermeler, cinsellikle mizahın kesiştiği
isimler, absürt hikayeler. Eğer bir niş parfüm evi, bunları size vaat etse tepkiniz
nasıl olurdu bilemiyorum. Fakat Etat Libre d'Orange'ın yapmak istediği şeyi
yavaş yavaş anlamaya başladığımı sanıyorum. Üstelik kullandığım sekizinci
parfümünden sonra!
Archives
69 ismine ilk bakışta cinsellik çağrışımı yaptığı düşünülebilir. Belki de benim
içim fazlasıyla fesat. 69 ifadesinin bir seks pozisyonu olduğunu ve porno sektöründe
sıklıkla kullanıldığını bilmek için çok kültürlü olmamıza gerek yok. Orijinal
numunesinin içindeki küçük bilgilendirme broşürünün arka yüzünde büyük harflerle
"Masumiyetin Sonu" ibaresinin olması rastlantı olmasa gerek. Yine
aynı broşürdeki "Bu parfüm şehvetsel kurtuluşun kokusudur" yazması
manidar.
Etat
Libre d'Orange'den beklendiği üzere seks çağrışımı yapan Archives 69 ismi,
markanın iddiasına göre tamamen bizim abartmamız. Paris merkezli markanın buradaki
ana mağazasının adresinden geliyormuş ismi. 69 Rue des Archives adresinde
bulanan Etat Libre d'Orange merkez butiği, parfüme ismini verdiyse de benim gibi
kuşkucuların merakını tam anlamıyla bastırabilmiş değiller.
Archives
69, epeydir çekmecede duran parfümlerdendi. Neden onu uzun zamandır karanlık
çekmecemde unuttuğumu bilemiyorum. Belki de bundan önce denediğim diğer Etat
Libre d'Orange parfümlerinin biraz hevesimi kırmasıydı sebep. Putain des
Palaces dışındaki kokularla bir türlü yakın arkadaş olamamıştık. Bakalım
Archives 69 ile nasıl bir ten uyumu sağlayabileceğim.
Parfümün
açılışında garip bir kokuyla karşılıyorum. Üst notaların bende uyandırdığı
izlenim Vicks kokusu. Eskiden babam evde sık sık Vicks kullanırdı. O günlere gitmemi
sağladı başlangıcı. Mentol diyesim var. Belki alkol. Kimisi kafur demiş, kimisi
de biber. Pek bir şeye benzetemedim üst notaları. Zaten kokuyu da sevemedim. Tuhaf
açılış bana göre değil. Orta kısımda biraz daha tanımlanabilir kimlik
kazanıyor. Tatlımsı meyveler hissediyorum. Muhtemelen erik ya da yaban mersini.
Tabii büyük oranda mandalinayı unutmamak lazım. Meyveler dedim ama ferah
meyveler ve turunçgiller akla gelmesin. Olgun ve biraz karanlık mandalina
Tauer'in turunçgil kullanımını hatırlatıyor. Meyvelere ilerleyen saatlerde
tatlımsı metalik baharatlar ekleniyor. Biber burada başrolde. Orta kısım
başlangıcına göre daha kabul edilebilir. Son kısımda misk öne çıkıyor. Belki
biraz tütsü. Tatlılık sonlarda da mevcut. Orta bölüme yakın ilerliyor kapanışta
kokusu.
Archives
69, diğer Etat Libre d'Orange parfümlerinde karşılaştığım tuhaf yapaylığı
bünyesinde barındırıyor. Bazı yorumcuların medikal-eczane benzetmesi doğru olabilir.
Ben plastiğimsi bir derinin verdiği türden yapaylık hissediyorum daha çok.
Hatta tatlı balkabağı bile diyesim var. Archives 69, Tilda Swinton: Like This
gibi balkabağı tatlısı hissini verdi bana. Parfümün üzerinde bir hayalet gibi
dolaşıyor adeta.
Bu
arkadaşı sınıflandırmak kolay değil. Odunsu bir parfüm değil. Vanilya, kahve,
karamelli bir hali de yok. Sanırım onun için meyveli-baharatlı denebilir. Öne
çıkan aktörler yaban mersini, erik, biber olarak göze çarpıyor. Fakat bu
notaları çok berrak şekilde algılayamıyorsunuz. Sanki kokusu bilerek karmaşık
hale getirilmiş hiç kimsenin anlayamaması için. Biraz kakafonik ama lezzetli.
Muhtemelen fena halde ten seçen bir parfüm. Doğru tenle buluştuğunda çok güzel
olacağına eminim.
Archives
69'un sanatsal bir koku karakteri olduğu söylenebilir. Günlük kullanımda, sokakta
dolaşırken yada ofis kullanımına uyacağını sanmıyorum. "Mod ve an" kokusu
bence. Mistik ve transandantal değil. Çözmesi zor, kullanımı zor, sevmesi zor
ve alışması zor bir kokuya benziyor. Onun için yeterince emek harcayacak şanslı
kişileri arıyor olabilir.
Zaman
zaman kadınsı, pudralı, rujumsu, sabunsu hale geliyor. Başka zaman ise uniseks
kullanıma uygun meyveli, baharatlı, cazibeli bir yapıya bürünüyor. Kimi zamanlardaysa
rahatsız edici, bıktırıcı, yapay, plastiğimsi, iç gıcıklayıcı, ukala ve şımarık
oluveriyor.
Archives
69'u sevdim mi sorusunu bana soruyor musunuz bilmiyorum ama yine de cevap
vereyim. Bir Etat Libre d'Orange parfümünü sevmek-nefret etmek yada kaliteli
bulup-bulmamak bağlamında düşünürsek hata yapabiliriz. Çünkü onların tarzları
bu. Garip, benzersiz ve uçuk. Archives 69'un bu ifadeleri karşıladığı söylenebilir.
Bu parfümün kolay kolay benzerine rastlayacağınızı sanmıyorum. Bu anlamda
"size özel" tarafını göreceksiniz. Kokusunu genel anlamda çok
sevdiğimi söyleyemem. Başlangıcı çok itici. Orta kısımdan itibaren plastiğimsi
yapaylık hissedilse de fena bir parfüm değil. Fakat büyük boy şişesini almak
konusunda ısrarcı olacağımı sanmıyorum. Yine de onu kullandığım için pişman
değilim. Koku hafızama farklı bir hatıra daha kazınmış oldu.
Denemeden
alınması halinde pişman olma olasılığı yüksek. Uniseks olarak geçse de kadın
kullanımına yakın gibi. Sonbahar-kış mevsimi için daha uygun olacaktır. Parfümün
tasarımını, sektörün tanınan isimlerinden Christine Nagel yapmış. Eau de Parfum
(EDP) konsantrasyonuna sahip.
Koku
Güzelliği:10/6.5
Çok anlamlı bir logosu var.
YanıtlaSil