22 Eylül 2014 Pazartesi

Frederic Malle – Vetiver Extraordinaire (2002)




Frederic Malle – Vetiver Extraordinaire (2002)

"Diğer parfümörlerin hepsinden apayrı bir yerde tuttuğum, jenerasyonunun en iyisi olduğunu düşündüğüm bir parfümör var: Dominique (Ropion). Birlikte altı parfüm yaptık. Bana kalırsa dünya üzerindeki en iyi parfümör, en azından yaşayanlar arasında… Dominique’in sınırları yoktur, sınırlara inanan birisi değil. İkimiz de parfümeriye çılgın bir tutkuyla bağlıyız ve başkalarının hiç girmediği yollara sapmak gibi bir alışkanlığımız var. Denemekten, keşfetmekten büyük keyif alıyoruz. Ve sırf bu yüzden işleri batırdığımız da oluyor. Üzerinde bir yıldan fazla çalıştığımız bir parfüm vardı, bir gün onu arayıp “Dominique biz ne yapıyoruz, bu işin içine ettik.” dedim. O sırada belki de onbirinci varyasyonu kokluyorduk, oysa ikinci de durmalıydık. Telefonun öbür ucundan kahkaha attığını duydum, “Haklısın, ne bok yiyoruz biz?” dedi. Ve sonra telefonu kapattık."

Parfüm editörü Frederic Malle'in, markası için parfüm tasarlayan ünlü burun Dominique Ropion ile aralarında geçen bu ilginç anekdotu, Ayşecan İpek'in nefis söyleşisinden öğreniyoruz. Bir parfümün, yaratım aşamasının başlangıcını göstermesi bakımından gayet öğretici olduğu söylenebilir. Hep merak edilen konulardan olan parfümör ile işvereni arasındaki ilişki biçimi her zaman böyle olmuyorsa da muhtemelen benzerdir. Tabii Malle parfümevinin niş karakteri, işleri daha özenli ve farklı bir noktaya taşıyor olabilir.

Frederic Malle'in yaşayan en iyi parfümör ilan ettiği Dominique Ropion, 2002 yılında markanın vetiver (kabe samanı) temalı parfümüne imza atmış durumda. Vetiver Extraordinaire (Sıradışı Vetiver) isimli bu parfümün oluşumu aşamasında, bay Malle'in fikren katkıları olduğunu düşünmek saflık olmaz. Muhtemelen aklında odunsu bir vetiver parfümü tasarlatmak vardı ve bu iş için uygun kişinin Ropion olduğunu düşündü. Ropion'un üzerinde çalıştığı vetiver ile aklındaki odunsu notaların kombine edilmesi sonucu Vetiver Extraordinaire'in oluşturulduğuna dair bilgi kırıntıları var. Tabii en doğrusunu bay Malle ve Ropion bilir.


Vetiver Extraordinaire, özellikle kabe samanı kokusu severlerin sürekli gündeminde olan parfümlerden birisi. Üzerinden on iki koca yıl geçmesine rağmen hala ilgi çekmeyi sürdürüyor. Oysaki ne kadar fazla kendi gibi niş rakibi var. Onlarca marka vetiver temalı parfüm piyasaya sürerken, herbirisinden farklı olmak, aralarından sıyrılmak gibi zor bir görevi var Vetiver Extraordinaire'in. Zaman onun aleyhine işliyor. On iki yıl önceki formülü, yeni ve zımba gibi rakiplerinin gerisinde kalma tehlikesiyle karşı karşıya olabilir.

Kendi sitelerinde az görülür şekilde yüzde yirmi beş oranında vetiver kullanıldığı söylenen parfümün başlangıcı keskin ve garip gerçekleşiyor. Topraksı köksü vetiver ve kuru baharatlar daha ilk saniyelerde sizi karşılıyor. Kuru sayılabilecek vetiver ve baharatlar (biber) zaman zaman hastane-eczane kokusunu andırıyor. Başlangıcını biraz tematik ve zor buldum. Orta bölümde koku formu daha yumuşuyor ve ferahlıyor. Başlangıçtaki keskinlik azalıyor. Daha ıslak ve nemli bir vetiver bu sefer kendisini gösteriyor. Bu andan itibaren dumansı sayılabilecek tütsü de hissediliyor. Tütsü bir parça karanlık yapıya bürünmesini sağlıyor kokunun. Orta bölüm açık ara en sevdiğim yeri oldu. Sonlarda tütsünün yerini odunsu notalar alıyor. Sedir ağacının etkinliği büyük. Hafiften Iso E Super de algılıyorum. Ölçülü bir misk, son bölümde yerini alıyor. Kapanışta odunsuluk başrolde denebilir.

Vetiver Extraordinaire, odunsu-reçineli-tütsülü- vetiver parfümü olarak kayıtlara geçebilir. Ana strüktür bu üç elementin elinde. Vetiver zaten parfüme ismini veriyor ve başlangıçtan itibaren konuya dahil. Tütsü orta kısmın büyük bölümünü domine ediyor ve iyiki de öyle yapıyor. Odunsuluk ise son kısımlarda etkin.


Aromatik-yeşil-temiz yapıya sahip olduğu söylenebilir. Zaman zaman da karanlık, dumansı ve grotesk tarafını ele veriyor. Çoğu zaman efendi-uslu ferah, köksü, reçineli gibi davranıyor. Yeni kesilmiş ağaç veya talaşı da andırıyor. Başlangıçtaki köşeli yapı fazla uzun sürmüyor. Genel olarak stabil kalıyor. Çok katmanlı bir parfüm olduğu izlenimi vermiyor. İsmindeki sıradışılık on iki yıl önce doğru olabilirmiş fakat 2014 yılında bu parfümü kokladığımda başlangıcı dışında çok da fantastik öğelerle karşılaşmıyorum.

Yapaylığa rastlanmayan kokusundaki notaların müthiş kaliteli ve benzersiz olduğunu söylemek zor. Şunu da ilave edeyim uyduruk piyasa işi bir ana akım parfüm kalitesi yok karşımızda. Fakat aklımı başından alacak kadar da sıradışı bulmadım onu.

Yorumcular onu Guerlain - Vetiver, Chanel - Sycomore ve Encre Noire'e benzetmişler. Galiba üçüne de benziyor. Encre Noire'in karanlık tarafını andırıyor, Sycomore'un parlak, ferah, ıslak yanını çağrıştırıyor, Guerlain - Vetiver'in aromatik yeşil tarzına gönderme yapıyor. Fazlaca tatlılık barındırmayan, günümüzün popüler parfümlerine tarz olarak benzemeyen, erkeksi odunsu notalardan haz alan arkadaşları hedefleyen, ortalama üzeri başarıdaki Vetiver Extraordinaire, ismindeki ve arkasındaki marka-parfümör gücünü kokusuna tam olarak yansıtabilmiş mi emin değilim. Sanırım Sycomore varken, elim Vetiver Extraordinaire'i kullanmaya uzanmayacak.


Yine çok övülen bir Malle edisyonu yine içimde bir boşluk ve burukluk duygusu... Hayır o kötü bir parfüm değil. Aman bir şişesini almayın da demeyeceğim. Fakat açıklayamadığım bir eksiklik karşıma çıkıyor Malle'nin parfümlerinde. "İşte budur" diyebileceğim hiç bir işlerini hatırlamıyorum. Ya benim anlayamadığım alt-anlamlar üzerinden konuşuyor Bay Malle, ya da Fransız züppeliğini iyi pazarlıyor. Çok yüksek fiyatını hak ediyor mu ona bile karar veremiyorum.

Evet Encre Noire ve Sycomore güzel parfümler ve yanlarında Vetiver Extraordinaire her zaman için duracak. Eğer vetiver baskın parfümleri seviyorsanız ağır-sıklet bir boksör ile tanışmış durumdasınız. Ama onun hiç bir zaman şampiyon olamayacağını düşünüyorum. O, ne Muhammed Ali ne Mike Tyson ne de Evander Holyfield.

Eau de Parfum (EDP) konsantrasyonuna sahip. Kalıcılığı fena değil ama harikalar da yaratmıyor. Farkedilirliği başlarda iyi. Çabucak uysallaşıyor ve tene yakın durmayı tercih ediyor. Erkeksi tarafının ağır bastığını düşünüyorum. Bir kadının üzerinde çok ilgi çekici durmayacağı söylenebilir. Otuz yaş ve üzerindeki arkadaşlarıma tavsiye ederim. Dört mevsimde, dozajını ayarlamak kaydıyla rahatlıkla kullanılabilir.

Luca Turin'in kitabında köşeli vetiver olarak sınıflandırılmış ve beş üzerinden dört puan almış.


Not: Bu parfümü bana ulaştıran www.decantshop.com sitesine teşekkür ederim.

Koku Güzelliği:10/7.5

2 yorum:

  1. asla chanel sycomore un pırıltısının yanından dahi geçemeyecek bir parfüm, hatta bence tdc sel de vetiver de bundan daha iyi, her ne kadar sdv nin klasmanı biraz farklı olsa da, ayrıyeten parfümde beni rahatsız eden ,"plastik" kokusu gibi bir koku mevcut ki çevremdekilerden de aynı şeyleri duydum,sanırım niche işine amouage, kilian gibi nisbeten daha bold, kalın, yoğun parfümlerle girdiğim için bu "fransız" tipi parfümleri sevemiyorum, aynı hayalkırıklığını çok methedilen poal'de de yaşadım,sanırım parfüm zevkimize bağlı olarak zamanla ister istemez bazı markalarda yoğunlaşıyoruz ve bütün parfümlerde onlardan izler arıyoruz,birde fm vt. ex. bana biraz ılık geldi, nasıl desem yazın biraz boğdu, herhalde sizin de bahsettiğiniz vetiverin "nemli" yapısından kaynaklanıyor

    YanıtlaSil
  2. Benim de beklentimin gerisinde kalan bir parfüm olmuştu. Şaşırtıcı, çok ilginç bir yanını görememiş ve biraz hayal kırıklığına uğramıştım. Kötü değil ama adına ve hakkında oluşturulan havaya oranla yavan kalıyor.

    YanıtlaSil