
Artık moda oldu niş markalar arasında Oud (Öd ağacı) temalı kokulara imza atmak. Nereden ve neden geldiğini bilmediğim bu öd merakı niş markaları adeta kasıp kavuruyor. Bir çok niş marka öd merkezli kokular çıkarıyor. By Kilian’dan Maison Francis Kurkdjian’a, M. Micallef’den Montale’e, Bond No.9’dan Byredo’a, Creed’den Amouage’a.
Bu gidişle öd temalı parfüme sahip olmayan niş marka kalmayacak. Doğal olarak da Fransız niş markası L’Artisan Parfumeur bu akıma kayıtsız kalamamış ve 2009 yılında öd temalı kokuya imza atmış. Hem de çok ünlü bir burun olan Bertrand Duchaufour’a tasarlatmış Al Oudh’u.
Al Oudh, kendi sitelerinde oryantal olarak sınıflandırılmış. Timbuktu, Dzongkha ve Fleur de Liane gibi markanın “Seyahat” serisine mensup. Yine kendi sitelerinde şöyle tanıtılmış:
“Arap odunlarının kuvvetli iksiri. Arap yarımadasının ilk koku örneğidir. Öd ağacı yüzyıllardır erkek ve kadınların güzellik ritüellerinde, ten ve saçlarında kullanılan yoğun dumansı kokudur. Al Oudh’daki deri, baharat, is kokusu; portakal çiçeği ve gülün zarif aranjesi ayrıca kurutulmuş meyvelerin ilavesiyle yumuşatılmıştır. Al Oudh’u duyguların iksiri olarak tanımlayan; misk, paçuli ve tonka fasulyesinin hipnotize edici dokunuşudur. Tek nota halindeki öd ağacının, sihirli, antik ve dumansı-derimsi çarpıcılığı, Binbir Gece Masalları’ndaki gibi hissettiriyor.”
Al Oudh’un başlangıcı karanlık sayılabilecek şekilde gerçekleşiyor. Hastane gibi kokan baharatlar (kimyon, tarçın), bir parça meyve dokunuşu (hurma veya erik) ve garip içki teması (neredeyse viski hatta şarap gibi) ile üst notalar size merhaba diyor. Başlangıç derin ve gizemli. Sevmesi ve çözmesi zor. Çok beğenmesem de benzersiz bir açılışı var. Fena değil diyelim. Geçeyim orta notalarına. Burada parfüme ismini veren öd ağacı kendisini gösteriyor. Ona biraz gül ve safran eşlik ediyor. Kimyasal his azalıyor. Onun yerine biraz hayvansallık hissediliyor. Azıcık da deri. Baharatlar hala etkili. Orta kısım bence parfümün en başarılı tarafı. Son kısım ise hiç güzel olmamış. Yapay ve sulandırılmış hissi veren misk çok sıradan. Ayrıca bariz yapaylık hissedilen odunsu notalar da neyin nesi? Sedir ağacı değil mi bu? Acaba nasıl böylesine vasat kullanılmış. Anlamak zor.
Al Oudh, isminden de anlaşılacağı üzere öd ağacı temasına sahip. Başlangıcından itibaren kendisini hissettiriyor Öd. Orta notalarda ise adeta dümeni ele geçiriyor. Parfümün ikinci nirengi noktasını tatlımsı baharatlar oluşturuyor. Kimyon-karanfil-tarçın efekti veren baharatlar geri planda gibi görünse de önemli ölçüde kokunun karakterine yön veriyor. Gül de iyiden iyiye kendisini hatırlatıyor. Ama karanlık, soğuk ve koyu bir gül kokusu diyebilirim. Hatta biraz kirli ve kimyasal.
Parfümün genel karakteri karanlık, derin, tuhaf öd ağacı-baharat tarzında. Gül de var fark edilir oranda. Kullanması kolay bir koku değil. En azından bende öyle bir izlenim bıraktı. Herkesin sevebileceği gibi güvenli olmayabilir. Daha deneysel bir kokuya sahip. Fakat çok çarpıcı değil açıkçası. Hatta bana biraz basit geldi. Büyük boy şişesini aldıracak kadar ilginç ve etkileyici gelmedi. Evet başlangıcı farklı. Orta kısım gayet iyi. Ama sadece o kadar. Bu kötü bir kokuya sahip olduğu anlamına gelmiyor. Sadece yeterince ilgimi çekemedi.
Parfümün tasarımcısı dünyaca ünlü Bertrand Duchaufour. Açıkçası onun ismini gördüğümde merakım bir kat daha artmıştı. Ne de olsa bir çok niş ve ana akım markaya başarılı parfümler tasarlamış bir isim. Ama onun imzası bile bu parfümü çok sevmemi sağlayamadı.
Al Oudh, uniseks olarak tasarlanmış. Bence erkek kullanımına daha yakın gibi duruyor. Ama içeriğindeki gül kadınlarında ilgisini çekecek gibi. Eau de Parfum (EDP) formunda satılıyor. Tam bir sonbahar-kış parfümü. Çok genç yaşlardaki arkadaşların kullanmasını tavsiye etmem. Denemeden almayınız çünkü hoşunuza gitmeyebilir. Özellikle başlangıcı pek alışıldık değil.
Koku Güzelliği:10/6.5
bu parfümü nereden edinebiliriz
Harvey Nichols mağazalarında olabilir.
Parfüm merakı ama başlangıcı güzel demi spicebomb un bide egoiste ben biraz benzettim acaba yanılıyormuyum egoiste daha kaliteli bencede ama sanki biraz andırıyo geldi bana yada benim burnumda bi tuhaflık var:))
Başlangıcı güzel Spicebomb'ın. Ama öyle harikalar yaratmıyor yine de üst notalar. Egoiste'e çok benzemiyorlar bence. Egoiste'de daha eski ve tozlu gül teması vardı hatırladığım kadarıyla. Eğer benziyorsa başlangıçları benziyor olabilir.
Her parfüm başka parfümlere benzeyebilir Volkan. Burnunda sorun olduğunu sanmıyorum 🙂
Spicebomb faciası derken? çok acımasız bir eleştiri olmuş bence. Parfümü yeterince koklamadığınızı, yüzeysel,baştan savma yorum yaptığınızı düşünüyorum.
Eleştirilerine saygı duyuyorum ama yine çok genel ve tam olarak bir şeyden bahsetmiyorsun. Yuvarlak laflar ediyorsun. İyi de nasıl yüzeysel, neresi baştan savma yazının? Başlangıcı mı, orta notaları mı, sonları mı, yapaylığı mı, yeşil kokan başarısız vetiver'i mi? Sentetik sedir ağacı mı? Gayet detaylı anlatmışım her şeyi. Daha ne söyleyeyim ki?
Spicebomb'u 1 haftadan fazla sürekli kullandım. Dışarıda, evde, soğukta, ılık havada. Bir parfümü anlamak için mutlaka 6 ay kullanıp, 2 şişesini bitirmeye gerek yok ki.
bence kendiniz bi deneyip kararı siz verin ben denemiştim fresh kehribari bir koku yaza uyar bence..
parfüm merakı sizin siteniz sayesinde resmen parfüm manyağı oluverdim. cenneti daha çok arzulamamız ve bunun için çabalamamız adına bize bahşedilen 3 güzel şeyden biri kuş sesi, sevgi ve güzel koku üçlemesinden birini bize kazandırdığınız için sizi yürekten kutluyorum.Sizden bir ricam bayan parfümlerine de biraz yorum katmanız çünkü bildiğiniz gibi piyasada tonlarca parfüm var ama elle tutulur parfüm bulmak zor şimdiki parfümler eskisini aratır oldu geçenlerde birtane denedim markasını vermiyim bildiğiniz deterjan gibi böcek öldürücü gibi kokuyor sonuçta kimse tonla para verip böyle kokmak istemez..
Merhabalar adsız,
Kuş sesi ve sevgi konusunda çok bir şey yapamayabilirim ama güzel kokular hakkında elimden geldiğince hissettiklerimi yazıyorum. Sizlerinde katkılarıyla daha da keyifli olacaktır sohbetlerimiz.
Bir çok okuyanım kadın parfümlerini yazmamı istemiyor. Sen ise kadın parfümlerini yazmamı istiyorsun. Söyle şimdi ne yapayım ben 🙂
Elimde bir miktar kadın parfümü var. Önümüzdeki günlerde onları da yazacağım. Hele birisi var ki son yılların en büyük kadın parfüm bombası. Ve sessizce onu koklamamı bekliyor.
Yeni nesil parfümlerden ise çok fazla şeyler beklememeni tavsiye ederim. Örnek Spicebomb faciası… Yine ne varsa eskilerde var anlaşılan.
Kadın parfümü yazılmasını istemeyenler niye istemiyormuş anlayamadım okumak mı zor geliyormuş? Ben sizin yorumunuzla ve erkek hisleriyle kadın parfümlerinin yorumlarını okumayı çok istiyorum. Bir de keşke burada cinsiyet ve yaş gruplarına göre sınıflandırmalar olsa da kendimize uygun parfümleri daha rahat görebilsek diye öyle bir içimden geçiriyorum 🙂
Deniz, daha çok erkek parfümleri yazdığım için ağırlıklı olarak erkekler okuyor Parfüm Merakı'nı. Onun içinde erkek parfümü yazmamı istiyorlar. Kadın parfümlerini kendilerine yakın görmüyorlar. Zaten ara ara kadın parfümleri yazıyorum. Yazmaya da devam edeceğim.
Fakat bu sınıflandırma işine pek sıcak bakmıyorum. Burada biraz "Armut piş ağzıma düş" durumu seziyorum okuyucularımdan 🙂
üstat yazının kapağı güzel olmuş.amma o zihniyet yapısındakiler anlar mı bilmem. üstadım müsadenle birşey sormak isterim. ESTEE LAUDER INTUITION MEN nasıldır bir fikir verebilir misin ve en önemli konu yazın sıcak havalarda gider mi?
Değerli Kadir, Estee Lauder'in hiç bir parfümünü denemedim ne yazık ki. Onun için bir şey söyleyemeyeceğim. Ama okuduklarımdan hatırladığım kadarıyla yaz mevsimi için pek uygun değil Intuition for Men.
eyvallah üstadım sağolasın. o zaman ben yazlık parfüm aramaya devam ediyorum. bir tavsiyen olursa da ziyadesiyle memnun olurum.