
“Söylemek istediğim şey şu: Parfümlerin içine konulan vanilya, cis-3 hexenol ve etil maltol gibi kimyasallar parfümü enfes yapıyor, aynı zamanda saf kokular kadar sağlıklı ve ekolojik. Hatta bazen daha ekolojik. Mesela saf sandal ağacı kokusu sürmek istiyorum diyorsunuz. O küçük şişedeki parfüm için Hindistan’daki ormanlar mahvoluyor. Halbuki kimyasal olarak hazırlanan sandal ağacı kokusu hem muhteşem hem de ağaçlara dokunmuyor.” diyor parfümler ile ilgili kitaplara imza atmış ünlü gazeteci Chandler Burr.
Modern kimya tekniklerinin ve teknolojisinin gelişmesiyle artık doğada bulunan yada bulunmayan bir koku, laboratuvar ortamında elde edilebiliyor. Vanilya mı istiyorsunuz, yada amber mi aradınız, limonu nasıl mı ekleyeceksiniz bir parfüme. Hiç sorun değil. Hadi Iso E Super ağırlık bir parfüm yapalım. Birisi Terre d’Hermes mi dedi? Yaşasın teknoloji!
Sadece cep telefonu yada plazma televizyonlar alanlarında olmuyor teknolojik gelişmeler. Tamam otomotiv endüstrisindeki teknoloji kullanımı göz alıcı durumda. Yada IPAD konseptini dünyaya armağan Apple’nin rahmetli CEO’u Steve Jobs değildi sadece teknolojiyi bir üst düzeye taşımaya çalışan.
Farklı alanlardaki mühendisler gece gündüz çalışıyorlar ve yeni teknikler arıyorlar hayatımızı kolaylaştıracak. Dev AR-GE bütçelerine sahip ilaç tröstleri, savunma sanayisinin milyar dolarlık projeleri, bütçeleri kimi ülkelerden bile büyük küresel petrol şirketleri. Kapitalizm ve liberal ekonomi, önlenmesi zor dinamizmi ile çalışmasına devam ediyor. Bizim için mi yoksa korkunç büyüklükteki kar oranları için mi bu kadar can-ı gönülden çalışıyorlar. Karar sizin.
Kimya endüstrisi de boş durmuyor anlayacağınız. Sentetik elementler neredeyse bütün parfümlerin ana ögesi artık. Bu yapay kokular ise 1992 yılında bir çocukluk hayalinin gerçekleştirmesi için aracı olmuş. Ünlü modacı Thierry Mugler’in çocukluğundaki pamuk şekeri kokusunun peşine düşmesi, “Angel” isimli parfümü ortaya çıkardı. Önemli oranda Etil Maltol aromasına sahip Angel, 1990’lı yılların başlarında parfüm dünyasında taşları yerinden oynattı adeta.
E637 gıda katkı maddesi koduyla bilinen aroma artırıcı etil maltol, çikolata, vanilya, şarap, meyve aromalı içecekler, hamur işi, şekerleme, tütün ürünleri, kozmetik ve ilaç sektörlerinde kullanılıyor. Parfüm sektöründe de kullanılan etil maltol, Angel isimli ikonik kokunun belirleyici tadını oluşturuyor. Daha fazla detaya girmeden geçelim bu efsane parfüme.
Thierry Mugler parfümlerinin başkanı Vera Strubi’nin büyük katkısı ile ortaya çıkan Angel, markanın ilk parfümü. Bazı kaynaklarda parfüm tarihindeki ilk “oryantal gurme” tarzında olduğu iddia ediliyor. Fragrantica’da ise oryantal vanilyalı olarak sınıflandırmışlar. Parfümün açılışı tatlımsı turunçgiller, tatlı karanlık baharatlar ve koyu bir çikolata kokusu ile gerçekleşiyor. Doğal ve yüksek kaliteli üst notalarını çok sevdim. Orta kısımdan itibaren parfümün ana karakteri ortaya çıkmaya başlıyor. Oldukça tatlı çikolata kokusu size kendisini yavaş yavaş gösteriyor. Karanlık ve koyu sayılabilecek çikolataya hafiften paçuli ekleniyor. Paçuli’de oldukça tatlımsı. Angel’in orta kısmına bayıldım. Geçelim sonlara. Alt notalarda paçuli bütün gösterişli haliyle karşımızda. Çikolatamsı koku geri plana geçiyor. Onun yerine vanilyalı, karamelize edilmiş paçuli öne çıkıyor. Ve tenden ayrılana kadar bu acımsı, buruk paçuli devam ediyor. Koku tenden ayrılmaya yakın deri de hissediyorum. Adeta paçulinin arkasına saklanmış deri, ara ara yüzünü gösteriyor. Son kısmı ise çok etkileyemedi beni.
Bu parfüm bünyesinde bazı ilkleri barındırıyor. Bunlardan en bilineni ilk defa bir parfümde böylesine yoğun ve net şekilde çikolata ve karamel benzeri kokusunun kullanılması. Hatta açıklanan resmi notalarında çikolatadan bahsedilmesi. Günlük hayatta çikolata yemek mutluluk verici bir durumdur. İnsanın serotonin salgılamasını sağlar. Fakat o güzelim bitter çikolata kokusu üzerinizde ve teninizde nasıl durur acaba? İşte bu sorunun cevabını ilk veren parfümdür Angel.
Angel aynı zamanda çığır açan bir parfüm. Çünkü döneminin koku trendlerine müthiş bir başkaldırıdır. Hatta onun için parfüm endüstrisinin Che Guevarası bile diyebilirim. İlk defa bir parfümde böylesine çikolataya bandırılmış paçuli kullanılıyordu. Bu yanıyla dünya koku trendini değiştiren, parfüm sektörüne farklı bir istikamet çizen ve bizzat kendisi trend olan tarzıyla öncü olmayı başarmış bir eser.
Çikolata, karamel, şekerleme, jelibon, marshmallow, vanilya, kahve, kakao, tiramisu. Angel bu güzelim tatların hepsinden bir parçayı içinde harmanlamış adeta. Kısaca bitter çikolatalı paçuli diyebilirim Angel’i anlatmak için. Yada karanlık bir baharat-karamel kombinasyonu. Hatta çikolata soslu bir yaş pasta. İlginç olan ise orta notalarından itibaren alttan alta gelen tütün-pipo kokusu. Açıklanan notalarında olmasa da kesinlikle orada bir yerlerde tütün teması var. Benim için büyük bir sürpriz. Hatta alt notalarında bariz bir deri bile hissedebiliyorum.
Angel’ın kokusundaki önemli durumlardan birisi de tatlılık-şekerlilik oranı. Günümüzün modern parfümlerinde bol tatlılık kullanımı Angel’da da var. Zaman zaman şekerli hissi veren Angel, bu tarz kokulara mesafeli duranlar için iyi bir seçenek gibi görünmüyor. Şimdiden uyarayım.
Angel genel olarak düz çizgide ilerleyen bir parfüm hissi veriyor. Ama zengin ve derin. Bir tarafta kırmızı orman meyveleri, bir tarafta koyu baharatlar, bir tarafta karamelize çiçekler. Sanki hepsi var ama hepsi de yok gibi. Şaşırtıcı ve sürprizlere açık bir parfüm. Saldırgan ve güçlü. Egzotik ve gizemli. Seksi ve provokatif.
Şüphesiz o bir süper star. Neredeyse ilk çıktığı yıldan itibaren dünyanın en çok satan parfümlerinden birisi. Eğer bugünkü pop müziğinin kraliçesi Lady Gaga olduğu varsayılıyorsa, kadın parfüm dünyasının süper starı da Angel’dır. Hatta Chanel – No.5 ile birlikte dünyanın en popüler kadın parfümü dersem yanılmış olmam. Ve en çok taklit edilen… Bu anlamda Angel tam bir başarı öyküsü. Hem de ne öykü. Şişesinin yıldız formunda olması bile onun “Star” karakterini vurguluyor adeta.
Kimi yorumcular Angel’i “ya aşık ol ya nefret et” diye nitelemişler. Bence hayat bu kadar keskin çizgiler üzerinden yürümüyor. Her zaman gri tonlarda olmalı yaşamımızda. Ben yine de bu parfüme aşık olanlar kategorisindeyim. Bilemiyorum belki de tenime çok uydu. Bazı kişilerin tenlerinde hiç de güzel tepkiler vermediğini okuyorum. Demek ki biraz ten seçen bir parfüm. Yani o güzel yüzünü herkese göstermek istemiyor. Onu sınırlı sayıda kişi arzulasın istiyor.
Bence Angel, seksi ve frapan bir kadın rolünü iyi oynar. Hatta tam tersi evinde çocuklarına çikolatalı kurabiyeler yapan anaç ev kadını rolünü bile hakkıyla yerine getirir. Gece kulüplerinin vazgeçilmez müdavimlerinin parfümü olduğunu sanırım söylemeye gerek yok. Ona hangi rolü verirseniz verin hiç fark etmez. O hepsinin üstesinden gelecektir. İsminin Melek olması ise kesinlikle tesadüf değil bence. O hem bir iyilik meleği olabilir hem de kötülüğün kraliçesi şeytan.
Bir başka ilginç durum ise şişesinin ve içindeki sıvının rengi ile ilgili. Parfüm dünyasında mavi şişeli ve mavi isimli parfümler genellikle ozonik, akuatik, deniz tabanlı ferah parfümler olarak bilinir. Fakat Angel’ın şişesinin mavi olduğuna bakıp, onun ferah bir deniz kenarı parfümü olduğunu düşünmeyin. Yoğun, biraz karanlık, güçlü ve baskın bir karakteri var.
Luca Turin’in kitabında Angel meyveli paçuli olarak sınıflandırılmış. Beş üzerinden beş yıldız alarak en beğenilen parfümler listesine girmeyi başarmış. Hakkındaki incelemeyi ise Tania Sanchez yazmış. Bakın şunları söylemiş Tania hanım:
“Angel’ı ilk koklayışım, uzun boylu ve geniş omuzlarını gökyüzü mavisi takım elbisenin bile sevimlileştiremediği bir satış görevlisinin, tezgahtan bana doğru uzanarak parfümü üzerime haşince püskürtmesiyle gerçekleşti. Bir duraklama anı. “Şaka mı bu?” Seneler boyunca bu kokunun, kokladığım en çirkin şey olduğunu düşündüm. O zamanlar kadınların sadece çiçek ya da şeker kokması gerektiği gibi naif inanışlara sahiptim. Oysa ki Angel, sapkın bir yoldan giderek, ikisini birden sahiplenmişti. Klasik bir floralle, ‘Hayalet Avcıları’nın yok etmeye çalışacağı, alevlere atılmış şekerden oluşan kötü bir kahramanın, Marshmallow-Man’in birleşimi gibiydi. Seneler boyunca başka parfümler tarafından taklit edilen bu koku, kızlar için hayata geçirilmiş gurme bir şekerleme olarak lanse edildi. Bu yalanlara kanmayın ve Angel’ın “Adem Elması”’nın peşine düşün: Yakışıklı, reçineli, odunsu paçuli, pipo ve deri terlik gibi erkeksi objeleri çağrıştırıyor. Frenk üzümü ve beyaz floraller ise feminenliğe oynuyor. Bu iki zıt kutup, maskülen ve feminen, ağız sulandırıcı bir seksapel yaratarak Angel’a duygusuz, buz gibi bir kayıtsızlık kazandırıyor. Aynı filmin başında ‘bu adama dayanamıyorum’ deyip sonunda o adamla evlenen kadın karakterler gibi ben de her seferinde Angel’ı bir kere daha koklamak istedim ve böylelikle satın almak zorunda kaldım.”
Angel ile ilgili hoş bir yazıya rastladım internette. Ondan kısa bir bölüm sunmak isterim size:
“Thierry Mugler’in parfümleri, notalarının tadından başka adları, kahramanları ve dünyalarıyla da bana ayrı bir tat verir. Bunu da doğal karşılıyorum çünkü Thierry Mugler hayatının bir döneminde bale sanatçısı idi! Ve güzel sanatlarda eğitimini bitirdikten sonra Paris’e giderek moda dünyasında adını stilist olarak duyurdu. Daha sonra da estetik duygusu ve yaratıcılığını fotoğraf sanatıyla da pekiştirdiğine tanık olduk. Bütün bu özellikleriyle beni en çok etkileyen ve üzerimde iz bırakan şey ise, parfümleri ile yarattığı kadınları ve onların düşsel alemleridir… Melek ve yabancı…
Thierry Mugler ilk parfümünü 1992’de dünyaya sundu. Parfümümün ismi Angel, ama biliyoruz ki melekler iyi de olabilirler, kötü de… Mugler melek gibi masum görünen, ama Mavi Melek gibi baştan çıkarıcı olabilen bir kadın çiziyordu. Bu yüzden de onu, önce New York gökdelenlerinde Estelle Hallyday canlandırdı, sonra da mavi bir okyanusa benzer çöllerde kürklere bürünmüş bir Jerry Hall çıktı karşımıza. Kokuya katılan karamela, bal, çikolata ve vanilya notalarıyla, meyvemsi notaların buluştuğu Angel, bize aynı zamanda çocukluğumuzu, annelerimizin kurabiyelerini, kır gezilerini hatırlatıyor. İştah açan notalarıyla Angel her tende farklı duruyor, bu yüzden her kadına hitap etmese de özellikle “çocuk kadınlara” çok yakışıyor. Angel o kadar tutuldu ki, bugün dünyanın en çok satan on parfümünden biri oldu. “http://www.kuraldisidergi.com/1896/parfumun-oykusu
Angel’ın iki versiyonu var. Birisi EDT diğeri de EDP. Asıl versiyonu EDP olanı. EDT daha sonraki yıllarda çıkarıldı. Ben de EDP versiyonunu denedim. Angel’in büyük başarısından sonra aynı isme sahip 21 farklı parfüm çıkarmış Thierry Mugler. Tabii ki bunların çoğu limitli üretimdi. Bu bile Angel’ın nasıl bir isim gücüne sahip olduğunu gösteriyor.
Gelelim bu parfümü kimler kullanabilir sorusuna. Angel kadın parfümü olarak piyasaya sürüldü. Bunda kuşku yok. Fakat Angel’in çok sayıda erkek kullanıcısının olduğunu biliyoruz ve okuyoruz. Objektif olarak bakmaya çalışırsam Angel’ı erkeklerde rahatlıkla kullanabilir. Bence yoğun bir kadınsılık barındırmıyor. Hatta zaman zaman erkeksi vurgular bile hissediyorum. Yine de denemeden almak iyi fikir değil. Ne olur ne olmaz. Sıcak yaz günleri için biraz fazla yoğun ve baskın kalabilir. Tam bir sonbahar-kış parfümü.
Koku Güzelliği:10/8.5
Merhaba,
Oncelikle o kadar guzel anlatmissiniz ki Angel’ı tekrar tekrar okuyasim geldi kaleminize saglik. Ben de 2017den beri Angel’i kullaniyorum ara ara baska parfumler de denememe ragmen Angel kadar farkli carpici bir kokuya rastlayamadim suana kadar. Angel muse’u da kullandim fakat fazla karamelli geldigi icin Angel kadar baglamadi beni kendisine. Sizden ricam acaba Angel’in klasmaninda benzer ve etkileyici baska bir parfum oneriniz varsa ogrenebilir miyim acaba ? Simdiden cok tesekkurler
Selamlar, güzel sözleriniz için teşekkür ederim. Angel gerçekten de baş yapıt ve vazgeçmesi zor bir parfüm. Benzer olarak Chanel – Coromandel ve Serge Lutens – Borneo 1834’ü deneyebilirsiniz.
Merhaba tekrardan,
Asil ben tesekkur ederim onerileriniz icin, hemen deneyecegim merakla. İlginiz ve hemen geri donusunuz icin cok tesekkurler
Rica ederim.
Merhaba, vanilya ve çikolata kokulu parfümlere bayılırım, ama yanık şeker kokusu sevmiyorum, tom ford black orchid denedim güzel ama biraz maskülen gibi. Daha kadınsı ve yanık şeker kokusu barındırmayan tavsiyeniz ne olabilir?
Selamlar, ne yazık ki parfüm önerisi veremiyorum. Şöyle yapabilirsiniz. Sitedeki yazıların sonlarında verdiğim puanlardan 8 ve üzerinde olan parfümleri not alıp, deneyebilirsiniz.
Raşit hocam selamlar,
Her 2 parfümüde kokladım ikiside çok güzel karar veremedim sizin bilginize ve görüşünüze danışmak istedim 🙂 Thierry Mugler Angel Parfüm EDP 75 Ml. ile Thierry MuglerAngel Vertical Refillable Star Parfüm EDP 100 Ml. arasında önceliğiniz hangi parfüm olurdu acaba 🙂
Teşekkür ederim.
Angel EDP’yi kullandım ama diğer bahsettiğiniz parfümü denemediğim için karşılaştırma yapamayacağım. Size önerim en çok hangisini sevdiyseniz ona yönelmeniz 🙂
Zorda olsa kararımı verdim 🙂 Thierry Mugler Angel EDP 75ml ile yoluma devam ediyorum 🙂
Merhaba, şuan bir internet sitesinden parfüm almayı düşünüyorum, hypnotic poison ile Angel sucree arasında kaldım, sitenizde angel sucree Hakkı’nda bilgi bulamadım, hangisini tavsiye edersiniz ?
Selamlar, Angel Sucree’yi hiç kullanmadığım için aralarında kıyaslama yapamayacağım ne yazık ki.
Parfüm sever olarak benimle yürüyen bir koku olacak ümidiyle Angel bugün itibariyle dolabımda
Merhabalar,
bugün bir çekmecede refillable Angel şisesi buldum. Açtım, 10 küsur yıl sonra tatlı tatlı kokuyordu hala. Yakıştığı tende harikalar yaratıyor bu parfüm. Moda olan her şeyi alıp sonra kenara attığımız devirlerde yaşıyoruz. Çoğunluk için bu durum geçerli. Bu güzel parfüme, şimdilerde öyle tuhaf yorumlar yazılıyor ki, şaşıyorum. Yorum değil, ağız dolusu hakaret içerenler var. Gergin zamanlardayız, zamanın deli gibi aktığı bir dünya ama biz gene de biraz sakin olsak. Neyse, bu güzel parfüme hak ettiği değeri verip objektif yorumlar eklemişsiniz. Teşekkürler.
Eşimin tükenmesin diye kenarda bekletip durduğu Angel şişesi, benim sayemde hızla tükenmeye başladı. Açılışı biraz feminen gibiyse de o keskin meyveli kısmın tadına doyulmuyor. Sonradan tamamen unisex hatta maskülen bir yöne doğru gidiyor. Çok eskiden de severdim eşimin üzerinde ama bana biraz boğucu, fazla tatlı falan gelirdi, kendi üzerimde kullanmayı hiç düşünmezdim. Aradan geçen yıllarda demek ki parfümleri algılayışımda bayağı değişiklikler olmuş, şimdi müthiş keyifli geliyor. Ortalardaki tütünümsü kokuyu belirgin bir şekilde ben de alıyorum. Sonları en karanlık kısmı ama silhat bende negatif bir etki yaratmıyor. Baştan sona sevebildiğim parfümlerden. Kalıcılığı ve farkedilirliği ile de çok memnun ediyor. Daha ne olsun.
Heyecanla bekliyorum üstat yalnız bayan olanın :))
Parfüm merakı senden lancome hypnose yorumuda bekliyoruz. Bu kadar tutulmuş bir parfüme yorum yapmaman çok üzücü şimdiden teşekkürler.
Söz vermeyeyim ama önümüzdeki aylarda olur inşallah.
Ben aslında Cuba'yı sana daha önce sormuştum. Tam o anda da kuzenim Amerikadan gelicekti ve sipariş verdim. Tüm olabilecekleri hem de.
Elimde şuan Grey, Black, Gold, Red, Orange ve Blue mevcut.
Evet Red'in içinde Tütün var hatta başlangıç hafif ekşimsi bir meyve ile başlıyor ve ortada devam ediyor ama sonradan koku tatlımsı bir hal alıp öylece devam ediyor. Ben ise özellikle Gri ve Black olacağını sanıyordum ki yanılmışım.
Gold ise bildiğin JPG – Le Male 🙂
Blue CK – One ile Be karışımı 🙂
Orange o da muhtemelen bilinen bir markaya benziyordur ama ben bilmiyorum. Fakat Keskin Turunçgil içeren bir koku en beğendiğim o oldu zaten.
Bu arada Red'i sonradan farkettim Cacharel – Amor Man
Araştırmalarıma şimdilik devam edeceğim. Bakalım daha kaç sene sürecek?
Demek aldın Red ve diğerlerini. Aradığın parfümün markasının Cuba olduğunu bilmen iyi çünkü bu seçenekleri oldukça azaltır. O zaman yapacağın iş, Cuba'nın diğer bütün eski parfümlerini almak olmalı. Böylece muhakkak o parfüme ulaşacaksın.
Merhaba Parfüm Merakı.
Sana bir sorum olacaktı. Açıkçası bu soruyu bu post'un altına yazmak daha mantıklı geldi. Nedeni ise o aradığım şeyi bana ilk andıran Angel olmuştu.
Neyse soruma geçeyim. Yıllar önce tam 17 yıl önce ilk kokladığım parfümdü. Adı Cuba'ydı. Oturduğum Semtteki bir parfüm dükkanından almıştım. Tabi o zaman böyle alışveriş merkezleri yok veya internet yok tabi. Parfüm muhtemelen çok bilinen bir markanın taklidiydi. Koku çok basit aslında ayrı ayrı notalar yok. Tek bir nota var. Ağırlık Kakao, ama öyle ham çekirdek Kakao gibi değil. Adeta Vanilyayla karışık tatlı Kakao'lu bir Cuba puro'su gibi. Yıllardır arıyorum. Hiç bir şekilde bulamadım.
Bu koku tam anlamıyla Thierry Mugler – Angel'ın en son notasındaki koku. Ama sıkıldıktan 1 saat sonraki değil, yaklaşık 12 saat geçmiş kokunun zirve yapmış olduğu andaki koku.
Aslında aynı koku Guerlain – L'Instant de Guerlain Pour Homme'un aynı Angel da da olduğu gibi en son bıraktığı koku olduğunu farkettim ti Listemin en başında bulunan kokudur o.
Acaba tarif ettiğim ya da etmeye çalıştığım bu kokunun Thierry Mugler – A*Men Pure Havana olma ihtimali var mı veya senin düşüncelerin neler?
Samimiyetine güveniyorum, yaptığın ya da yapacağın yorumlar için şimdiden Teşekkür ediyorum.
Merhabalar değerli Sertan,
17 yıl önceki bir parfümü arıyorsun anladığım kadarıyla. Fakat Pure Havane piyasaya çıkalı henüz 3 sene oldu. Yani Pure Havane olma ihtimali yok.
Bahsettiğin parfümü sanırım anladım. Cuba demişsin. Ülkemizde bilinmese de özellikle Amerika'da bilinen bir parfüm markası Cuba. Aynen dediğin gibi Cuba purosu gibi şişeleri.
Aradığın parfüm sanırım Cuba – Red yada Cuba – Gold. Red olan tütün ağırlıklıymış. Gold ise vanilyalı. Benim de ilgimi çeken parfümler ikisi de. Parfüm platformlarında oldukça güzel şeyler söylenmiş haklarında. Hem de fiyatları çok çok uygun. Ülkemizde 1-2 sitede vardı Cuba'nın parfümleri. İnternetten araştır bakalım. Muhtemelen vardır.
Eğer oysa aradığın parfüm güzel bir buluşma olur yıllar sonra…
Angel'ın kalıcılık ve farkedilirlik değerleri nasıl ?
walla ben alien kullanıyorum ve begenmeyen zevksizdir tabi benim zevkime göre 🙂 ama angel cok agır geldi ama yinede gidicem bidaha denicem bakalım 🙂
Ben beğenmiyorum..
14-15 yaşındaydım bu parfümü ilk kokladığımda. arkadaşımın evinde annesinin aynasında dışarı çıkmak için hazırlanıyorduk. burnuma acaip güzel bir koku geldi, sniff sniff diyerek şişeye uzandım bir pıstlattım… ebedi aşkım o zaman başladı 🙂 angel acaip bir parfüm, her notasına aşığım. 2 gün sonra yağmur sonrası toprak kokusu kalıyor resmen kıyafetlerimde… belki o bahsi geçen çocuksu kadınlardan olduğum içindir 🙂
muhteşem bir yazı olmuş bu arada, ellerine sağlık!
Güzel demissin cilekliturta. Bu parfümü ben bile kullanıyorum. Gerçekten çok güzel bir koku.
Angel, her ne kadar forum sitelerinde bayanlar tarafından ağır bir koku olarak nitelendirilse de, bence bir bayana en çok yakışacak parfümlerin başında geliyor.
Kız arkadaşıma hediye edeceğim son parfüm Thierry Mugler Angel. Çünkü testerı bileğime sıktırdığım an transa geçtim kalbim çarptı bir taraflarım kabardı.çok seksi,çok asi,çok zeki istediğini bir çırpıda elde eden esmer bir kadının şişedeki sıvıya dönüşüp hapsolmuş hali canlandı gözümde.Alıp ben kullanıcam
Raşid bey Thierry mugler angel'ı en ucuz nerede hangi mağzada bulabilirim.Çok pahalı ama koleksiyonuma mutlaka eklemek istiyorum mutlaka.Bide channel mademoiselle inceleme fırsatınız varmı yakın zaman içerisinde.Yukarıdaki adsız arkadaşa cevaben bence hiç listeye bakma saçma sapan parfümleri yere göğe sığdıramamış Azzaro pour homme,Tommy girl gibi parfümlere 5 yıldız vermiş tabi benim listem doğruysa
Merhabalar,
Angel'ı çok ucuza bulabileceğinizi sanmıyorum. Eğer çok ucuza bulursanız muhtemelen sahte olacaktır. Güvenilir mağazalardan ve internet sitelerinden araştırıp, karar verebilirsiniz.
Angel bence de her parfüm severin koleksiyonunda olmalı. Channel – Coco Mademoiselle elimde yok ne yazık ki.
Meraba parfüm merakı bazı yazılarınızda dikkatimi çeken luca turinin parfümlere 5 üzerinden verdiği notlar oluyor.Sizde Luca Turinin tam not verdiği parfümlerin listesi varmı.İnanın araştırmadığım web sitesi kalmadı hepsinde farklı şeyler yazıyor,haliyle kafam karıştı.
Evet bende o liste var. Fakat internette mevcut diye hatırlıyorum bazı yerlerde. Biraz daha sıkı araştırman gerek demek ki 🙂
Ben bu kokudan önce bond no 9 nuits de noho denedim bu kokuya çok benzetiyorlarmış bende bu kokuyu denedim gerçektende çok benziyor bond no 9 a 790 verceğime bunu alırım daha ii çok beğendim kokusunu tam bir unısex koku
Tek bi sorunu var . Tek çizgide gidiyor gibi. Ama onun dışında A men dan daha başarılı
Ya üstad aşağıda verdiğim linkteki üründe refill yazıyor .Acaba güvenilip te alınır mı ?
http://monviki.com/tr/parfum-ozel-siparis/angel-by-thierry-mugler-eau-de-parfum-spray-refillable-.8-oz-238-ml.html
yasin, refill dediği yeniden doldurma yedek şişesi. Yani orijinal tabiki. Ama siteyi bilemem 🙂
Parfüm Merakı, herkes genelde Alien'ı beğenirken sen Angel'ı daha çok beğenmişsin. Şöyle karşılaştırma yaptığında hangisi daha alınası?
Herkes Alien'ı mı beğeniyormuş? Kimmiş bakayım onlar 🙂
Ben Agel'cıyım. Olay benim açımdan gayet açık. Alien çok kadınsı ve sıradan bir çiçeksi. Tek artısı cazibeli ve vurucu olması. Ama bir kadın için…
Habit Rouge ne yazık ki hala elimde yok Volkan.
Parfüm merakı Guerlain Habit Rouge ile ilgili düşüncelerini de merak etmekteyiz el atmayı düşünüyormusun önümüzdeki aylar içersinde acaba??
Gerçekten harika bir yorumlama az sıkılarak yaz akşamları için kullanilabilir görünüyor bende.
Vedat Ozan bey in de angel ı düzenli kullandığını biliyormuydunuz?
Ee be Parfüm Merakı yapılır mı şimdi bu ,yaz aylarına girerken böylesine güçlü ve yoğun bir parfümü incelemeye alıp bizlerinde damarına damarına basıyorsun.Şeytan diyor yaz gelirse gelsin banane diyip git al bu şaheseri 🙂
Mükemmel bir incele sunmuşsun yine beynine burnuna ellerine sağlık
Bu arada aynı kokunun bir kaç değişik şişede versiyonu var anlayamadım
Parfüm merakı size bir sorum olacak bir parfümün benim tenime ne ölçüde uyduğunu nasıl anlıyabilirim mesele sadece tenimde güzel kokması mı kalıcılık mı farkedilirlik midir yoksa bunların hepsinden mi başarıyla geçmek gerekir mesela bende güzel kokup kalıcılığı düşük olan parfüm arkadaşımda güzel kokmayıp kalıcılık yönünden başarılı oluyorsa o parfüm ikimize demi uymadı demektir.Birde bir parfümün ten seçtiğini sadece kendimize sıkarak anlyabilirmiyiz ve bazı parfümler neden ten seçer teşekkürler?
Aslına bakılırsa çoğu parfüm ten seçmez. Herkes de aynı kokuyu verir. Fakat bazı parfümler bu kurala uymayabilir. Yani onun için endişelenecek bir durum yok.
Dediğiniz üç kriterde parfümün size uyup uymadığını gösterebilir. Tabiki bunlar kuralları somut olan şeyler değil. Sizin kendinize hangi parfümü yakıştırdığınız önemli.
PARFÜM MERAKI,Mekke merkezli 1932 yılına uzanan köklü bir marka olan Abdul Samad Al Qurashi'nin hakkında düşüncelerin neler.Nişantası valikonağında konumlanan bir mağazası bulunuyor.
O markanın açtığı mağazanın haberlerini izlemiştim. Biraz fazla abartılıydı açılış. Fakat hiç bir parfümünü denemedim. İsmi pek geçen markalardan değil.
Angel gerçekten tepeden tırnağa bir başarı öyküsü. Anaakım parfümeride belki de yegâne cüretkâr parfümevi Thierry Mugler. Geçen günlerde yorumlamam üzerine sizinki de hoş bir tesadüf olmuş, bunaltıcı havalara rağmen Angel bir şekilde aklımızdan çıkmamayı başarıyor.
Etil maltol demişken L'Artisan Parfumeur'ün Vanilia'sı da oldukça eğlenceli bir tasarım, transparan yapısıyla yaza daha kolay uyum sağlıyor.
Bu arada yazmayı unutmuşum. Bir Naomi Watts hayranı olarak o da ayrı bir estetik ve güzellik katmış kokuya:).
Süper öğretici bir girizgahtan sonra mükemmel bir analiz daha. Angel'ı bugün sadece tenimde denedim ama erkeğinden çok daha fazla hoşuma gitti, gerçekten Raşit Bey dediğin gibi o çikolatamsı ve karamalize hissi daha önce doğal olarak hiç bir parfümde alamamıştım, bu konuda farklı bir deneyim oldu benim için. Üzerimde parfüm olmasaydı üzerimde de deneyecektim onu da en kısa zamanda gerçekleştireceğim.
Parfüm Merakı yine batıracaksın bizi 🙂 Bir rahat bırak da biraz para biriktirelim yav 🙂
Para biriktirip ne yapacaksın şu üç kuruşluk dünyada Modern. Boşverr 🙂 Sen internet sitesi araştırmaya başla bence Angel'ı uygun fiyata alabileceğin.
ben yeni aldım ama kullandım fişi de duruyo 80ml 300tl ye aldım ama tenime yakıştıramadım almak isterseniz 200e satıyorum orjinal ykm den aldım fişi de duruyor
Vallahi ben de müthiş baş ağrısı yaptı üstadım.. Şekerden midir bilmiyorum ama test ettiğimde bana çok ama çok itici geldi.
tatlı kokulardan pek hazzetmeyen bana bile "acaba mı" dedirtecek ve yıllardır orda burda hakkında yazılanlara rastlayıp da yüzüne bakmadığım bu parfüme sahip olma isteği uyandıracak bir post olmuş:)
Bence "acaba"dan bir basamak yukarı çıkıp, Angel'ı nereden alabilirim düzeyine gelmeniz lazım 🙂