
Dolce&Gabbana modaevinin 2006 yılında piyasaya sürdüğü The One isimli parfümlerinin iddiasını anlamak için markanın tanıtım yüzüne gözlerimizi çevirmemiz gerekiyor. Dünyaca ünlü aktris Scarlett Johansson’un reklam yüzü olduğu The One, bu anlamda büyük bir pazarlama kampanyasıyla gün yüzüne çıktı. Anlaşılan Dolce&Gabbana’nın The One’dan beklentileri oldukça yüksekti.
Beklentilerini karşıladı mı bilemiyoruz fakat 12 yıl içinde The One parfümleri seri haline geldi. İki yıl sonra çıkan The One For Men ve devamlarıyla birlikte 16 parfüme ulaştı The One ismi. Artık The One serisine ismini veren ilk parfüme yer vermenin zamanı gelmişti Parfüm Merakı’nda.
Kendi sitelerinde çiçeksi oryantal olarak sınıflandırdıkları The One’ın açılışı kadınsı çiçekler ve tatlı meyvelerle gerçekleşiyor. Pek başarılı bulmadığım turunçgillere litçi isimli tropikal meyve eşlik etse de sevemedim ilk saniyeleri. Orta kısımda meyvelerin rolü azalırken çiçeklerin gücü giderek artıyor. Çiçekler derken oldukça kadınsı ve burnu-algıları tırmalayan beyaz çiçeklerden bahsedebilirim. Açıklanan orta notalarında leylak var. Muhtemelen yasemin de destek veriyor leylağa. Orta bölüm benim için fazla yapay, zor ve kadınsı. Kapanış neyseki durumu kurtarmaya çalışıyor. Çiçeklerin ve meyvelerin neredeyse kalmadığı alt notalarda kremsi leziz vanilya tek hakim diyebilirim. Kremsi vanilyaya aynı şekilde kremsi ve neredeyse tropikal denebilecek sütsü misk eşlik ediyor. Parfümün en sevdiğim yeri kapanışı oluyor.
The One hiç şüphesiz ki meyveli-çiçeksi kokuyor. Modern, yapay, kadınsı meyveler ve çiçekler üst-orta notaları fena halde domine ediyor. Bu tür ağır kadınsı çiçekler çoğu zaman başımı ağrıtır ve The One’da bu kuralı değiştirmiyor. Kapanışta huzura ve olgunluğa ulaşan The One için saatlerce eziyet çekmenin benim için anlamı yok.
Evet tam bir kadın parfümüyle karşı karşıyayız. O, her şeyiyle baskın bir dişi. Her ne kadar etrafa yayılım olarak saldırgan davranmıyorsa da oldukça iddialı bir parfüm. Onu kullandığınızda gerçek bir parfümü üzerinizde taşıdığınızı hissediyorsunuz. Buraya kadar pembe hayallerle geldik. Şimdi gerçeklere geçeyim.
The One, kaliteli ve doğal kokan bir parfüm değil. Üst-orta bölümdeki sıradan şekerli meyveler ve çiçekler onlarca yeni nesil kadın kokusunda karşımıza çıkacak türden. Son bölümdeki başarılı kremsi vanilyaya ulaşana kadar baş ağrısından ölmezseniz şanslısınız. Allah’tan performansı yüksek değil The One’ın. Bir de çok kalıcı ve fark edilirliği yüksek olsaydı, o vasat aromaya saatlerce nasıl dayanabilirdim bilemiyorum.
The One benim için hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Doğru kadında çok daha ilginç kokacak The One benim üzerimde başarısızdı. Bolca tatlı ve piyasa işi gibi davranan kokusunu kadınların seveceğini görmek zor değil. Kullanım döneminde orta kısımdaki çiçekleri biraz Coco Mademoiselle’e benzettim. O parfümü de sevememiştim The One’ı da sevemedim.
The One, EDP formunda. Kalıcılığı idare eder, fark edilirliği zayıf. Sonbahar-kış mevsimine uyacağını düşünüyorum. Genç kız arkadaşlardan ziyade 25 yaş üzeri hanımefendiler kullansa belki de daha iyi olur.
Not: Bu parfümü bana ulaştıran www.decantshop.com sitesine teşekkür ederim.
Koku Güzelliği:10/5
Bence yorumlarınıza katılmıyorum yorum yapmasını daha doğrusu parfüm den anlamıyorsunuz..
Türkçe çevirisi ne zaman gelir acaba ?
Merhaba ben de yorumlarınızı yakından takip ediyorum ve çok ilgimi çekiyorlar. Sizin de yeşil parfümlerden hoşlandığınızı umarak “Balenciaga Paris” parfüm yorumunuzu çok merak ediyorum. Denemiş olabilir misiniz? Hala almadım ama her sıktığımda kendimi o kadar iyi hissediyorum ki. Sonlara doğru ise gerçekten baştaki bütün büyüsünü kaybediyormuş izlenimine kapılıyorum. Belki de başta beni çok yükseklere çıkardığı için kim bilir…
Selamlar, henüz kullanmadım Balenciaga Paris’i. Evet, taze, ferah ve yeşil parfümleri seviyorum. Elimde bulunmuyor Paris, eğer ulaşabilirsem tabii ki yazarım. Öneriniz için teşekkürler.
Parfüm yorumlarınızı çok beğeniyorum. Çok uzun yıllar paloma picasso ve midnight poison kullandım. 2-3 senedir Chanel no 19 dışında hiçbir parfümü beğenerek kullanamadım. Önereceğiniz kalıcılığı yüksek bir parfüm var mı? Roberto cavalli noir, tresor, hypnose, costume national, Jasmin noir, versace crystal noir, sun, lou lou, öne million, Carolina herrara, poison, beautiful, Allien son 2 yıldır kullanıp beğenemediğim parfümler. Saygılar
Teşekkür ederim fakat ne yazık ki parfüm önerisi veremiyorum. Chanel No.19 müthiş bir parfüm. İyi bir seçim yaptığınızı söyleyebilirim. Denediğiniz ve beğenmediğiniz parfümlere baktığımda genellikle ağır, oryantal parfümleri sevmemişsiniz. Ve gayet ferah ve yeşil kokan No.19’u sevmişsiniz. O zaman tercihiniz yeşil-ferah parfümlerden yana olabilir.
Şöyle yapabilirsiniz. Sitenin sağ alt tarafında çeşitli kelimelerden oluşan etiketler var. Orada yeşil yazan kelimeye tıklayıp, karşınıza çıkan parfümlerin içinden kadın kullanımına uygun olanları not edip, onları deneyebilir ya da araştırabilirsiniz.
Bize kendinizi tanıtan bu işe nasıl başladğınızı anlatan bi yazı yazabilir misiniz? (tabi canınız ne zaman yazmak isterse)
Kendimle ve parfümlere olan merakımla ilgili küçük ipuçlarını bazı yazılarımda az az da olsa veriyorum. Onun dışında bir özgeçmiş yazmak gibi projem bulunmuyor 🙂
Selamlar kendinizi tanıttığınız bir yazı varmıdır acaba ? Nerelesiniz,ne iş yaparsınız,kaç yaşındasınız…
Kendimi tanıttığım bir yazı bulunmuyor. Bir dünya vatandaşıyım, otuzlu yaşların sonlarına yaklaşıyorum, ne iş olsa yaparım 🙂
Bi de escentric molecules elinize geçse keske de yorumlasaniz cok merak ediyorum yorumunuzu
Ne yazık ki elimde bulunmuyor 🙁