Roja Dove etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Roja Dove etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

26 Kasım 2015 Perşembe

Roja Dove – Danger Pour Homme (2011)


Roja Dove – Danger Pour Homme (2011)

“Ben parfümlerimin isimlerini şöyle belirliyorum. Önce nasıl bir koku oluşturmak istediğimi düşünüyorum. O kokuyu hangi isim özetler diye kafa yoruyorum. Danger isimli parfümümü oluştururken, oryantal koku ailesine mensup parfüm yapmak istiyordum. O, erkeksi olacak ama klişe olmayacaktı. Bence birçok oryantal erkek parfümü birbirine benziyor. İçeriklerinde fazlaca vanilyamsı misk bulunuyor. Danger'ın nasıl bir kokusu olacağına dair fikrimi netleştirdim ve ismi seçtim. Zihnimde Danger ismini belirledikten sonra, kokuyu oluşturmak kolay oldu."

Ultra lüks niş parfüm evinin sahibi Roja Dove'un, Danger Pour Homme isimli parfümünü oluşturma hikayesinin küçük bölümü görülüyor bu söyleşide. Markasına kendi ismini veren parfümör Roja Dove, çoğu kişi tarafından "dünyanın en iyi burunlarından birisi" olarak övgülere mazhar oluyor. Markası ise gün geçtikçe yeni parfümlerle büyüyor. Roja Dove'un koleksiyonunun, özel serilerle birlikte kırktan fazla parfüme sahip olduğu biliniyor. Ve markanın ismi gittikçe çok daha ilgi çeker hale geliyor. Özellikle kışkırtıcı isimli parfümleriyle.

Fetish, Enigma, Scandal ve Danger. Şu isimlere bakar mısınız? Her biri ayrı çekici ve gizemli. Tabii biz isimlerden ziyade, şişenin içindeki sıvıya odaklanıyoruz çoğu zaman. Geçtiğimiz aylarda Roja Dove'un denediğim ilk parfümü Fetish Pour Homme'a hayran kalmıştım. O merakla ve hevesle ikinci Roja Dove parfümüne yelken açtım bir süredir. Bu seferki deneyimin adı Danger Pour Homme.


Danger Pour Homme, iki farklı konsantrasyona sahip: EDP ve Extrait. Benim kullandığım EDP olanıydı. Kendi sitelerinde Danger Pour Homme oryantal olarak sınıflandırılmış ve bizzat Roja Dove tarafından şöyle tanımlanmış: "Güçlü afrodizyaklar bulunan Danger Pour Homme, onu kullanan erkekler için değil, koklayan kadınlar için tehlikelidir."

Parfümün başlangıcı çok tanıdık. Eski kafa turunçgillerle müthiş bir açılış yapıyor. Tozlu bergamot ve nostaljik limon. Bu ikiliye ilerleyen saniyelerde lavanta da ekleniyor. Üst notaları umduğumdan daha ferah ve kullanılabilir. Başlangıcı çok güzel. Orta kısma geçiş yavaş oluyor. Başlangıçtaki zengin harman, orta bölümde de devam ediyor. Lavanta ve eski turunçgillere, tatlı olmayan baharatlar eşlik etmeye başlıyor. Karanfil ve kimyon olduğunu sandığım baharatlar kokuyu, farklı yöne doğru götürüyor. Orta notalardan itibaren retro baharatların etkisine giriyor. Lavanta hala oralarda. Baharatlardan ya da kuru tütünden gelen ilginç dumansılık mevcut. Başlangıçtaki ferah yapı, orta notalarda sıcak hale geliyor. Orta bölüm kimilerine göre çiçeksi, bana göre tütünsü-dumansı. Sanki buruk eğrelti otu ve ekşimsi-erkeksi yasemin de var. Emin değilim. Son kısma geçeyim. Meşe yosunu, tatlılık barındırmayan vanilya, vetiver ve misk alt notalara imza atıyor.

Danger Pour Homme, tam bir eski kafa aromatik fujer. Brut, Azzaro Pour Homme, Sartorial gibi parfümleri seviyorsanız, onlardan daha yüksek kaliteli ve zengin alternatifi buldunuz, tebrik ederim. Tabii ki akıl almaz yükseklikteki fiyat etiketini gözden çıkarabilirseniz. Başlangıçtaki baş döndüren notalar, orta kısımdaki erkeksi fujerlere öykünme, sonlardaki inanılmaz rafine hissiyat. Ustaca tasarlanmış bir eser var karşımızda. Bazı yorumcuların onu "baba parfümü" olarak yaftalaması yanlış değil. O, kırk yaş üzeri, resmi giyinen erkeklere yakışacaktır. Vladimir Putin bu parfümü kullandığını açıklasa hiç şaşırmam.


Danger Pour Homme. Onun için ne söylenebilir emin değilim. Erkeksi bir imza veya modern bir maço, kararı siz verin. Hatırladığım kadarıyla bu kadar derin ve zengin eski tarz aromatik fujer daha önce hiç kullanmadım. Tozlu turunçgiller, lavanta, sıcak baharatlar, meşe yosunu ve kısık sesli vanilya. Hani neredeyse parfümün üzerinde, baharatların arkasına saklanmış tütünsü-dumansı hayalet gezindiğini bile söyleyebilirim. Şaşırtıcı bir kalite ve oldukça çarpıcı bir maskülenle karşılaşmış olmanın mutluluğu içindeyim. Aynı zamanda hem ferah hem de sıcak. Her role hazır bir aktör gibi Danger Pour Homme. Artık pek üretilmeyen erkeksi kokulara damga vurmayı amaçlayan, yeni nesil bol tatlı baharatlı oryantalleri ciddiye bile almayan, başka bir evrenin üyesi adeta. Fizikçilerin bir türlü kanıtlayamadığı paralel evrenlerde geziniyor sanki. 2015 yılının koku trendlerine uzak ama 2011 yılında üretilmiş! Şüphesiz burada Roja Dove, bize unutulmaz bir ders vermek istemiş.

Evet o bir taraftan çok tanıdık ama bir taraftan da kendine özgü. Danger Pour Homme’a en yakın parfüm olarak, denediklerim arasında Sartorial’ı gösterebilirim. Tabii çok büyük benzerlikler olmasa da bence iki parfüm birbirini andırıyor.

Parfümün kalitesine ve zenginliğine övgüler yağdırıyorum ama şunu atlamayayım ki, bu tarz aromatik fujerleri kendime yakın bulmuyorum. Ve Danger Pour Homme için de durum değişmiyor. Bu tarz kokuları sevsem, hayatımın parfümü olacağına eminim ama yine de kimilerinin onu "traş köpüklerine" benzetmesi ne yazık ki doğru. Fakat şunu söyleyebilirim ki hayatımda kokladığım en güzel ve rafine traş köpüğü kokusuna sahip. Amma onu üzerimde duyumsamak ister miyim? Pek sanmıyorum.

Danger Pour Homme'u kendim için kullanılabilir bulamadığım için notunu yüksek vermeyeceğim ama sakın onun vasat olduğunu düşünmeyin. Eğer yaşınız henüz yirmilerdeyse hiç denemeyin bile. Onu taşıyabilmek için (evlilik programlarındaki gibi konuşmaya başladım sonunda) belli bir statünüz, yaşınız, birikiminiz ve hayat tarzınız olmalı. Bu saydıklarım sizde bulunmuyorsa sorun değil, çok yüksek limitli kredi kartınız da iş görür J

Son bir not ileteyim. Bizzat Roja Dove, Danger Pour Homme’un, markanın en çok satan erkek parfümü olduğunu söylemiş. Hatta Danger Pour Homme’un bu kadar talep görmesi onu biraz şaşırtmış.


Danger Pour Homme’un ismindeki kışkırtıcılığa aldanmayın. Bence o tehlikeli bir parfüm değil. Gerçi bir parfüm nasıl tehlikeli olabilir o konuda emin değilim. Eğer tehlikeden kasıt, onun erkeksi ve maço yönüne vurguysa olabilir. Fakat onun çok sert ve zorlu olduğunu söylemem mümkün değil. Gayet aromatik davranıyor. Yani ismine bakıp da ondan uzak durmayın derim. 

Benim kullandığım EDP formuydu. Kalıcılığı çok iyi. Fark edilirliği yüksek. Başlarda oldukça saldırgan davranıyor. Sonra neyse ki sakinleşiyor. Kullanım dönemi olaraksa bahar aylarını tercih ederim ben olsam. Serin ilkbahar-sonbahar onun için gayet uygun olacaktır. Çok soğuklarda ve çok sıcaklarda iyi tepkiler vereceğini düşünmüyorum. Çok yüksek fiyatlara satıldığı için muhakkak deneyin ve alım kararınızı öyle verin. Çünkü kokusu genel beğeniye hitap etmiyor.

Koku Güzelliği:10/7.5

Roja Dove – Danger Pour Homme (2011)

“Ben parfümlerimin isimlerini şöyle belirliyorum. Önce nasıl bir koku oluşturmak istediğimi düşünüyorum. O kokuyu hangi isim özetler diye kafa yoruyorum. Danger isimli parfümümü oluştururken, oryantal koku ailesine mensup parfüm yapmak istiyordum. O, erkeksi olacak ama klişe olmayacaktı. Bence birçok oryantal erkek parfümü birbirine benziyor. İçeriklerinde fazlaca vanilyamsı misk bulunuyor. Danger’ın nasıl bir kokusu olacağına dair fikrimi netleştirdim ve ismi seçtim. Zihnimde Danger ismini belirledikten sonra, kokuyu oluşturmak kolay oldu.”

Ultra lüks niş parfüm evinin sahibi Roja Dove’un, Danger Pour Homme isimli parfümünü oluşturma hikayesinin küçük bölümü görülüyor bu söyleşide. Markasına kendi ismini veren parfümör Roja Dove, çoğu kişi tarafından “dünyanın en iyi burunlarından birisi” olarak övgülere mazhar oluyor. Markası ise gün geçtikçe yeni parfümlerle büyüyor. Roja Dove’un koleksiyonunun, özel serilerle birlikte kırktan fazla parfüme sahip olduğu biliniyor. Ve markanın ismi gittikçe çok daha ilgi çeker hale geliyor. Özellikle kışkırtıcı isimli parfümleriyle.

Fetish, Enigma, Scandal ve Danger. Şu isimlere bakar mısınız? Her biri ayrı çekici ve gizemli. Tabii biz isimlerden ziyade, şişenin içindeki sıvıya odaklanıyoruz çoğu zaman. Geçtiğimiz aylarda Roja Dove’un denediğim ilk parfümü Fetish Pour Homme’a hayran kalmıştım. O merakla ve hevesle ikinci Roja Dove parfümüne yelken açtım bir süredir. Bu seferki deneyimin adı Danger Pour Homme.

 

Danger Pour Homme, iki farklı konsantrasyona sahip: EDP ve Extrait. Benim kullandığım EDP olanıydı. Kendi sitelerinde Danger Pour Homme oryantal olarak sınıflandırılmış ve bizzat Roja Dove tarafından şöyle tanımlanmış: “Güçlü afrodizyaklar bulunan Danger Pour Homme, onu kullanan erkekler için değil, koklayan kadınlar için tehlikelidir.”

Parfümün başlangıcı çok tanıdık. Eski kafa turunçgillerle müthiş bir açılış yapıyor. Tozlu bergamot ve nostaljik limon. Bu ikiliye ilerleyen saniyelerde lavanta da ekleniyor. Üst notaları umduğumdan daha ferah ve kullanılabilir. Başlangıcı çok güzel. Orta kısma geçiş yavaş oluyor. Başlangıçtaki zengin harman, orta bölümde de devam ediyor. Lavanta ve eski turunçgillere, tatlı olmayan baharatlar eşlik etmeye başlıyor. Karanfil ve kimyon olduğunu sandığım baharatlar kokuyu, farklı yöne doğru götürüyor. Orta notalardan itibaren retro baharatların etkisine giriyor. Lavanta hala oralarda. Baharatlardan ya da kuru tütünden gelen ilginç dumansılık mevcut. Başlangıçtaki ferah yapı, orta notalarda sıcak hale geliyor. Orta bölüm kimilerine göre çiçeksi, bana göre tütünsü-dumansı. Sanki buruk eğrelti otu ve ekşimsi-erkeksi yasemin de var. Emin değilim. Son kısma geçeyim. Meşe yosunu, tatlılık barındırmayan vanilya, vetiver ve misk alt notalara imza atıyor.

Danger Pour Homme, tam bir eski kafa aromatik fujer. Brut, Azzaro Pour Homme, Sartorial gibi parfümleri seviyorsanız, onlardan daha yüksek kaliteli ve zengin alternatifi buldunuz, tebrik ederim. Tabii ki akıl almaz yükseklikteki fiyat etiketini gözden çıkarabilirseniz. Başlangıçtaki baş döndüren notalar, orta kısımdaki erkeksi fujerlere öykünme, sonlardaki inanılmaz rafine hissiyat. Ustaca tasarlanmış bir eser var karşımızda. Bazı yorumcuların onu “baba parfümü” olarak yaftalaması yanlış değil. O, kırk yaş üzeri, resmi giyinen erkeklere yakışacaktır. Vladimir Putin bu parfümü kullandığını açıklasa hiç şaşırmam.

 

Danger Pour Homme. Onun için ne söylenebilir emin değilim. Erkeksi bir imza veya modern bir maço, kararı siz verin. Hatırladığım kadarıyla bu kadar derin ve zengin eski tarz aromatik fujer daha önce hiç kullanmadım. Tozlu turunçgiller, lavanta, sıcak baharatlar, meşe yosunu ve kısık sesli vanilya. Hani neredeyse parfümün üzerinde, baharatların arkasına saklanmış tütünsü-dumansı hayalet gezindiğini bile söyleyebilirim. Şaşırtıcı bir kalite ve oldukça çarpıcı bir maskülenle karşılaşmış olmanın mutluluğu içindeyim. Aynı zamanda hem ferah hem de sıcak. Her role hazır bir aktör gibi Danger Pour Homme. Artık pek üretilmeyen erkeksi kokulara damga vurmayı amaçlayan, yeni nesil bol tatlı baharatlı oryantalleri ciddiye bile almayan, başka bir evrenin üyesi adeta. Fizikçilerin bir türlü kanıtlayamadığı paralel evrenlerde geziniyor sanki. 2015 yılının koku trendlerine uzak ama 2011 yılında üretilmiş! Şüphesiz burada Roja Dove, bize unutulmaz bir ders vermek istemiş.

Evet o bir taraftan çok tanıdık ama bir taraftan da kendine özgü. Danger Pour Homme’a en yakın parfüm olarak, denediklerim arasında Sartorial’ı gösterebilirim. Tabii çok büyük benzerlikler olmasa da bence iki parfüm birbirini andırıyor.

Parfümün kalitesine ve zenginliğine övgüler yağdırıyorum ama şunu atlamayayım ki, bu tarz aromatik fujerleri kendime yakın bulmuyorum. Ve Danger Pour Homme için de durum değişmiyor. Bu tarz kokuları sevsem, hayatımın parfümü olacağına eminim ama yine de kimilerinin onu “traş köpüklerine” benzetmesi ne yazık ki doğru. Fakat şunu söyleyebilirim ki hayatımda kokladığım en güzel ve rafine traş köpüğü kokusuna sahip. Amma onu üzerimde duyumsamak ister miyim? Pek sanmıyorum.

Danger Pour Homme’u kendim için kullanılabilir bulamadığım için notunu yüksek vermeyeceğim ama sakın onun vasat olduğunu düşünmeyin. Eğer yaşınız henüz yirmilerdeyse hiç denemeyin bile. Onu taşıyabilmek için (evlilik programlarındaki gibi konuşmaya başladım sonunda) belli bir statünüz, yaşınız, birikiminiz ve hayat tarzınız olmalı. Bu saydıklarım sizde bulunmuyorsa sorun değil, çok yüksek limitli kredi kartınız da iş görür J

Son bir not ileteyim. Bizzat Roja Dove, Danger Pour Homme’un, markanın en çok satan erkek parfümü olduğunu söylemiş. Hatta Danger Pour Homme’un bu kadar talep görmesi onu biraz şaşırtmış.

 

Danger Pour Homme’un ismindeki kışkırtıcılığa aldanmayın. Bence o tehlikeli bir parfüm değil. Gerçi bir parfüm nasıl tehlikeli olabilir o konuda emin değilim. Eğer tehlikeden kasıt, onun erkeksi ve maço yönüne vurguysa olabilir. Fakat onun çok sert ve zorlu olduğunu söylemem mümkün değil. Gayet aromatik davranıyor. Yani ismine bakıp da ondan uzak durmayın derim.

Benim kullandığım EDP formuydu. Kalıcılığı çok iyi. Fark edilirliği yüksek. Başlarda oldukça saldırgan davranıyor. Sonra neyse ki sakinleşiyor. Kullanım dönemi olaraksa bahar aylarını tercih ederim ben olsam. Serin ilkbahar-sonbahar onun için gayet uygun olacaktır. Çok soğuklarda ve çok sıcaklarda iyi tepkiler vereceğini düşünmüyorum. Çok yüksek fiyatlara satıldığı için muhakkak deneyin ve alım kararınızı öyle verin. Çünkü kokusu genel beğeniye hitap etmiyor.

Koku Güzelliği:10/7.5

9 Eylül 2015 Çarşamba

Roja Dove – Fetish Pour Homme (2012)


Roja Dove – Fetish Pour Homme (2012)

Fetiş için sözlüklerde "uğurlu sayılan şey, tapınırcasına sevilen şey veya kimse, saplantılı biçimde cinsel coşku uyandıran karşı cinse ait eşya" anlamları karşıma çıktı. Genellikle ilkel toplumlardaki tapınılan nesneleri tanımlayan olgu olsa da, günümüzde anlamı ve bağlamı biraz değişmiş olarak hala karşımıza çıkıyor fetişin. Eski toplumlarda büyücülere de fetişçi dendiği söyleniyor. Tabii artık tek tanrılı dinlerin büyük oranda dünyayı etkisine aldığı düşünülürse, uzak doğunun bazı ülkeleri dışında nesneye tapınmacılık pek yok. Bu anlamda, fetişin içi boşalmış kavramlardan olduğu düşünülebilir.

Modern zamanlarda fetiş, daha çok sapkınlık sınırındaki bazı cinsel davranışları tanımlamak için kullanılıyor. En bilinen fetişizm ise ayaklar üzerine. Evet düşünüldüğünde çoğu kişi için komik ve anlamsız gelse de fetişizm, hala var ve muhtemelen gelecekte de olmaya devam edecek. Fakat yine cinsellik üzerinden mi devam edecek fetişizm tartışmaları onu bilemiyorum.

Fetişizm gibi ilgi çeken bir olgunun parfümlerde kullanılmaması düşünülemezdi. Dünyadaki trendleri, fikir akımlarını, sanatı, yakın tarihi ve diğer güncel olayları en iyi okuyan sektörlerden birisi bana göre parfümcülük. Gerek parfümlerin isimleri gerek konseptleri gerekse vermeye çalıştıkları mesajlar, çoğu zaman hepimize tanıdık gelen olgular. Fetiş temalı muhtemelen en bilinen parfüm Annnick Goutal'ın Ambre Fetiche'i. Bu nefis eseri kullanma şansına erişmiştim ve çok sevmiştim. Şimdi ikinci fetiş temalı parfüm tenimi süslüyor. Yine bir niş marka. Yine fetişi merkeze alan bir parfüm: Fetish Pour Homme.


Roja Dove için ultra lüks niş marka diyebilirim. İngilizlerin çok iddialı bu niş markasının arkasında muhtemelen dünyanın en saygın parfümörlerinden Roja Dove var. Kendi ismiyle kurduğu niş parfüm evi arka arkaya bomba gibi kokulara imza atarken, yorumculardan ve kullanıcılardan bol bol övgüler alıyor. Benim de bir süredir ilgi alanımdaydı Roja Dove'un parfümleri. İnanılmaz yüksek fiyatlara satılan Roja Dove parfümlerinden Fetish Pour Homme, gündemimi meşgul ediyordu bir süredir.

Fetish Pour Homme’un, kendi sitelerinde şipre koku ailesine mensup olduğu belirtilmiş. Derili, tatlı, tensel ve baharatlı yapısına dikkat çekilmiş. Parfümü üzerime sıktığımda beni deri notası karşılıyor. Ama ne deri... Biraz hayvansallık barındıran deri, çok koyu, çok karanlık, çok acımasız. Oldukça sert ve kuru deri ilk saniyelerde şaşkına çeviriyor beni. Bu kadar direkt bir başlangıçla uzun zamandır karşılaşmamıştım. Üst notalardaki deri harika verilmiş. Orta kısma geçildiğinde harikalığın seviyesi artıyor. Karanlık deriye, yüksek kaliteli hafif tatlımsı baharatlar (biber, kakule, zencefil, karanfil ve tarçın) ve enfes tütsü ekleniyor. Bu haliyle çok zengin orta notalar olabileceğin en iyisi. Geleyim sonlara. Başlangıçtaki ve orta kısımdaki zengin yapı biraz sakinleşiyor kapanışta. Genel konsepte uygun olarak alt notalarda karanlık yapı devam ediyor. Biraz reçinemsi amber ekleniyor sonlarda deri-tütsü-baharat üçlüsüne. Alt notalarına kötü demek çok zor.

Fetish Pour Homme, çok karanlık, sağlam, güçlü karaktere sahip. Deri temasının baştan sona kadar etkili olduğunu düşünüyorum. Onun için deri parfümü diyebilirim. Deriye en büyük katkıyı karanlık baharatlar veriyor. Çok güzel verilmiş baharat karışımının deriyle uyumu muazzam. Öte yandan tütsünün bu ikiliye güçlü destek vermesi güzel bir sürpriz. Tütsü, parfüme dumansı ve gizemli hava veriyor. Başlangıçtaki hayvansallığı ise atlamamak lazım. Kendi sitelerinde Castoreum notasından bahsedilmiş. Hayvansallığı veren bu nota olmalı fakat çok abartılı hayvansallık yok. Sonlara kadar parfümün üzerinde ince bir tül gibi dolaşıyor ama rahatsız etmiyor. Çok dengeli verilmiş hayvansallık. Zaten fazla olsaydı büyük ihtimalle beğenmezdim. Hayvansal notalarla aram olmasa da bu parfümdeki uygulama gayet iyi.


Modern ama aynı zamanda eski-kirli-tozlu hava vermeyi başarabilen enfes bir sanat eseriyle karşı karşıyayız. 2012 yılında piyasaya sürülmesine rağmen sanki geçmişten ve eski erkek klasiklerinden kaynağını alıp, günümüze gelmiş gibi Fetish Pour Homme. Guerlain ya da Hermes'in ünlü tarihi erkek parfümlerinden birisini kokladığımı düşündürtüyor bana. Kalite anlamında çok iyi yerde. Koku zenginliği, çarpıcılık ve erkeksiliğin vurgulanması görülmeye değer. Basit, sıkıcı ve sıradan piyasa parfümü değil.

Derin, riskli, şaşırtıcı, gaddar, asık yüzlü, koyu ve resmi bir parfüm. Tematik yönü ağır basıyor. Sevmesi ve kullanması zor ama bir severseniz kolay kolay bırakılacak gibi değil. Genç arkadaşların, fazlaca parfüm deneyimi olmayan kişilerin, henüz yolun başındaki koku severlerin denemeden almamalarını önemle tavsiye ederim.

Son yılların en iyi çıkış yapan parfümlerinden birisi olduğunu düşünüyorum Fetish Pour Homme'un. Çoğu kullanıcı onu Puredistance'ın başarılı parfümü M'e benzetmiş. Bence de haklılık payı var. M'in biraz daha dumansı olduğunu hatırlıyorum. Bir kişi onu İnterlude Man'e benzetmiş. Tarz olarak andırıyor Interlude'u. Ayrıca Hermes'in klasiği Bel Ami ve Moschino'nun üretimi bitirilmiş parfümü Moschino Pour Homme'a benzetilmiş. Reçineli yapı Ambre Sultan'a, karanlık yapı Ambre Fetiche'e ve genel toplamda verdiği hissiyat bakımından Andy Tauer'in eserlerine benzetilebilir biraz daha zorlarsak. Hatta yer yer L'Air du Desert Marocain esintileri bile bulunabilir onda. Ama dediğim gibi sadece esintiden bahsedilebilir. Azıcık da Bandit derisi mi desem? Kafanızı daha fazla karıştırmayayım.


Geleyim isim-konsept uyumu meselesine. Roja Dove'un birçok parfümü dikkat çekici ve kışkırtıcı isimleriyle sunuluyor pazara. Fetish Pour Homme, ilk anda güçlü cinsellik çağrısı yapıyor. Bence seksi bir koku değil Fetish Pour Homme. Çok etkileyici hatta imza kokunuz bile olabilir ama cinsel anlamda bir fetiş nesnesi çağrışımı yapmıyor bir türlü. Parfümdeki sınırlı hayvansallık da vermiyor o havayı. Fetish Pour Homme daha çok mistik, asosyal, depresif, karanlık ve uçlarda bir parfüm.

Fetish Pour Homme'u, evinizde çıkacak bir yangında ilk kurtarılacaklar listenizin başına almanızı öneririm. Böyle bir yangında evdeki yaşlı ve yürümekte zorlanan babaannenizi kurtarmak ile dolabınızda duran Fetish Pour Homme'un şişesini kurtarmak arasında kalırsanız ve sadece birisini kurtarmak için vaktiniz varsa seçiminizi Roja Dove'dan yana kullanabilirsiniz. Şaka, şaka. Siz önce babaannenizi kurtarın :)

Benim kullandığım EDP olanıydı. Sanırım bir de Extrait versiyonu var. EDP'nin kalıcılığı ve fark edilirliği gayet yüksek. İlk kullanımda az sıkmama rağmen rahatsız edici oldu. Dozajını iyi ayarlamanızı öneririm. Tam bir sonbahar-kış parfümü. Hatta kışın en soğuk günlerinde bu parfümün aurasının daha da değişeceğini düşünüyorum. Otuz yaş üzeri erkeklere öneririm.


Kokusuna, markanın kurucusu ve sahibi Roja Dove bizzat imza atmış.

Koku Güzelliği: 10/9