Nishane etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Nishane etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

21 Mayıs 2018 Pazartesi

Nishane – Karagoz (2017)

İstanbul merkezli niş parfümevi Nishane’nin yeni parfümleri sadece ülkemizde değil, yurtdışında da epey ilgi görüyor. Parfüm platformlarında kendisine yer bulmaya başlayan Nishane’nin eserleri, zaman zaman ödüller de alıyor yurtdışından. İlerleyen yıllarda daha da başarılı olacağını düşündüğüm Nishane’nin 2017 çıkışlı gölge oyunu serisini sanırım biliyorsunuz.

Üç parfümden oluşan gölge oyunu serisinin Hacivat ve Zenne’sini kullanmıştım. Şimdi sıra geldi Karagoz’e. Nishane’nin internet sitesinde hala bu üç parfümden oluşan gölge oyunu serisine dair hiç bir bilgi bulunmaması kafamı karıştırsa da gayri resmi kanallardan karşımıza çıkan notaları ilginç bir koku formuna sahip olduğunu müjdeliyor Karagoz’ün.

Üzüm, ananas, neroli, öd ağacı, amber, yasemin ve paçuli, nota diziliminin ağırlığını oluşturuyor anlaşılan. Karagoz’ün başlangıcındaki lezzetli ve kaliteli turunçgilleri tabii ki sevdim. İlk saniyelerdeki meyvemsi hissiyatta portakal-neroli-bergamot benzeri narenciyelerin etkili olduğunu sanıyorum. Orta bölümde meyveli yapı devam ediyor. Bu sefer turunçgiller değil de üzüm-ananas ikilisi devreye giriyor. Buradaki ananas Creed’in ünlü eseri Aventus’taki gibi parlak, canlı ve ferah verilmemiş. Hafiften koyu tarafı olan meyvelerden bence üzüm daha ön planda Karagoz’de. Orta bölüm fena değil. Kapanışta büyük hayal kırıklığı var ne yazık ki. Son bölümde ortada ne meyveler kalıyor ne de kalite hissiyatı. Yapaylık sınırındaki neredeyse metalik ambere eşlik eden ruhsuz paçuliyle kapanışı yapıyor.

Karagoz’un başlangıcında ve orta kısmında bulunan dinamik ve leziz meyvelerin, son kısımda birden tırpanlanarak garip bir ambere dönüşmesi hem şaşırtıcı hem de üzücü. Evet, Karagoz için bir meyve parfümü diyebilirim. Gerek üst notalarındaki gerekse orta kısımdaki gerçekçi ve ağız sulandıran meyveler Karagoz’e karakter verirken, kapanışı parfümün genel gidişatıyla uyumsuz olmuş bence.

Tabii meyveler derken çok ferah meyvemsilik akla gelebilir. Buradaki meyveler ozonik-meyvemsilikten ziyade biraz daha olgun, çocukça kokmayan ve azıcık koyu-karanlık verilmiş gibi. Karagoz’de aklımda kalan en belirleyici nota ise üzüm. Zaman zaman marketlerde satılan üzüm sularını aklıma getiren Karagoz, bu anlamda duruşunu ortaya koymaktan çekinmiyor.

Karagoz, turunçgiller-ananas ve üzüm kokularından oluşan bir deneme sanki. Onlara destek veren sınırlı sayıdaki beyaz çiçek onu asla abartılı şekilde kadınsı tarafa taşımıyor. Karagoz hem kadınların hem de erkeklerin kullanabileceği hoş bir dengede duruyor. Karagoz’un büyük resmine baktığımızda başka parfümlere benzemeyen farklı yapısı memnun edici. Birbirinin aynısı parfümlere boğulduğumuz 2010’lu yılların sonlarında farklı kokularla karşılaşmak hem ufuk açıcı hem de geleceğe dair umut verici.

Fotoğraf fragrantica sitesinden alınmıştır.

Söylemeden edemeyeceğim. Kısaca ananas mevzusundan bahsedeyim. Son yıllarda özellikle niş markaların üzerinde durduğu birkaç nota var. Öd ağacı ve amber merkezli birçok esere imza atılırken, şimdi de araya ananas teması girdi. Tabii ananas kokusunun birden popüler olmasının sebebi bilineceği üzere Creed’in Aventus’u. 2010 yılında piyasaya çıkan Aventus öyle büyük ses getirdi ki rakipleri mecburen ananas merkezli parfümlere yer vermeye başladılar. 2010 yılı öncesinde bu kadar ananas temalı parfüme rastlamak imkansız gibi bir şeydi. Aventus’un ardından Tiziana Terenzi’nin Orion’u, M. Micallef’in Royal Vintage’i, Bond No.9’nın The Scent of Peace ve BondNo.9.com’u , Histoires de Parfums – Prolixe’si ve Mancera’nın Cedrat Boise’si hayatımıza girdi. Acaba Nishane’nin böyle bir dalganın üzerinde sörf yapma isteğinin sonucu mudur Karagoz bilemiyorum, sadece aklıma geldi paylaşmak istedim sizlerle.

Sonuç olarak ılık ilkbahar ve yaz akşamlarında kullanmak için ideal Karagoz. Kalite anlamında sonları dışında iyi. Koku güzelliği ise beni kendisine aşık edemese de bu tarz meyvemsi parfümleri sevenleri memnun edecektir.

Karagoz’un kokusunu parfümör Jorge Lee tasarlamış fakat markanın sahipleri Murat Katran ve Mert Güzel’de katkıda bulunmuşlar. Extrait de Parfum formundaki Karagoz’un performansı iyi. Kalıcılığı yüksek, fark edilirliği ilk yarım saat fena değil.

Koku Güzelliği:10/6

19 Kasım 2017 Pazar

Nishane – Zenne (2017)

Türkiye merkezli niş parfümevi Nishane’nin 2017 yılında piyasaya sürdüğü üç yeni parfüm aslına bakılırsa üçlemenin üyeleri. Nishane, geleneksel Türk gölge oyunu olan Hacıvat-Karagöz’den ilham alarak üç parfüme imza attı. Hacivat, Karagoz ve Zenne isimli bu üç parfümden Hacivat’ı kullanmış ve beğenmiştim. Nishane’nin gölge oyunu serisine devam edelim madem. Şimdi sıra Zenne’de.

Muhtemelen şişesinin rengi ve ismi yüzünden en ilgimi çeken parfüm olmuştu bu seride Zenne. Eski dilde kadın anlamına gelen Zenne anladığım kadarıyla farklı anlamlara da geliyor. Kadın kılığına giren erkek dansçıya da Zenne deniyor, gölge oyunundaki bütün kadın figürlerine de zenne de deniyormuş.

Zenne’nin açılışı farklı bir meyvemsilikle gerçekleşiyor. Tatlı ve leziz meyveler üst notaları tamamen kaplıyor. Bir parça turunçgiller ve üzüm benzeri meyveler var sanki üst notalarda. Orta kısımda üzümü andıran meyveler daha da ağırlığını arttırıyor. Bu meyveler koyu ve neredeyse karanlık denebilir. Orta bölümde bir parça da çiçeksilik var fakat ağırlık tatlı meyvelerde. Son bölümde vanilyanın devreye girdiğini düşünüyorum. Kapanıştaki vanilya harika olmasa da gayet kabul edilebilir tarzda.

Zenne, bence meyveli-çiçeksi-ambersi vanilya tarafına yakın. Çiçeklerden ziyade meyvemsilik ön planda. Modern ve leziz meyvelerden en öne çıkanı siyah üzüm sanki. Evet, Zenne’nin büyük bölümünü siyah üzüm oluşturuyor bana göre. Üzüme eşlik eden, abartılı şekilde kadınsı olmayan çiçekler ve yüksek kaliteli amber parfümün omurgasını meydana getiriyor. Ayarında tatlılık her daim parfümün üzerinde dolaşıyor.

Zenne, büyük değişim göstermeyen, yarı karanlık, kalite hissiyatı iyi, benzeri pek olmayan, koku trendlerine uymayan bir arkadaş. Belki yanlış algılıyorum ama Zenne’yi üzüm suyuna benzetiyorum. Hani marketlerde satılan üzüm suları vardır. Garip şekilde aklıma üzüm sularını getirdi Zenne. Şunu da söylemeliyim ki kullanması ve sevmesi kolay bir parfüm. Gündüz-gece, her ortama uyabilecek tarzıyla Zenne fena seçenek değil.

Karşımızda yüksek sayılabilecek fiyatlara satılan bir niş parfüm var. Bu açıdan bakıldığında çarpıcı, katmanlı, baş döndüren yapısının olmadığını söylemeliyim. Tek düze ilerlediğini ve büyük vaatler sunmadığını düşünüyorum Zenne’nin. Evet, iyi, hoş koku ama o fiyat etiketini hak ediyor mu şüpheliyim. Eğer meyveli parfümleri seviyorsanız listenize alabilirsiniz.

Zenne, Extrait formunda. Kalıcılığı iyi, fark edilirliği ortalama seviyede. Uniseks olarak piyasaya sürülmüş. Bence iyi bir denge kurmuşlar. Hem erkekler hem de kadınlar rahatlıkla kullanabilir. Sonbahar-kış dönemine daha çok uyacağını sanıyorum. Kokusunun tasarımını Jorge Lee yapmış.

Koku Güzelliği:10/6

2 Ekim 2017 Pazartesi

Nishane – Hacivat (2017)

İstanbul merkezli niş parfümevi Nishane’nin 2017 yılında tanıtımını yaptığı yeni parfümler ilgi çekmeye devam ediyor. Eski Türk ve Osmanlı kültüründe önemli yer tutan öğelerden gölge oyunundan ilhamını almış yeni kokular. Karagöz, Hacivat ve Zenne, markanın kurucuları Murat Katran ve Mert Güzel’in deyimiyle “bu parfümlerle bu toprağın hikayelerini anlatmaya başladık” demişler ki çok haklılar.

Birçok niş markanın kendi ülkelerinin kültürel öğelerini parfümlere yansıttıklarını düşünürsek, Nishane’nin Karagöz, Hacivat ve Zenne’yi konu alması tutarlı ve dışarıdan bakan gözler için gayet ilginç ve otantik.

Bir süredir kullandığım Hacivat’a odaklanmak istiyorum. Söylenceye göre Karagöz ve Hacivat’ın Bursa’da yaşadıkları ve cami inşasında çalışan iki işçi olduğu iddia ediliyor. Hacivat’ın asıl adının Hacı İvaz olduğu ve Karagöz’e göre daha nüktedan ve uyanık olduğu söylenir. Nishane’nin kendi sitesinde bu üç parfümün resmi tanıtımlarının henüz olmadığını farkettim veya ben bulamadım.

Hacivat’ın açılışı güçlü turunçgillerle gerçekleşiyor. Açılışta tropikal meyveleri andıran yapıya eşlik eden turunçgiller fena değil. Bence portakaldan ziyade mandalinaya yakın duruyor açılışı. İlerleyen dakikalarda mandalinamsı his geri çekilirken parfümün başrol oyuncusu metalik ananas ortaya çıkıyor. Buradaki ananas, turunçgillerle harmanlanmış. Kremsi ve yumuşak değil orta bölüm. Kapanışta büyük değişim yok. Tek fark yumuşak odunsular. Sedir ağacını andıran odunsulara yine ananas destek veriyor. Biraz da paçuli var alt notalarda.

Hacivat’ı kimi yorumcuların şipre olarak tanımlaması anlaşılabilir. Hacivat’ı ilk kullandığımdan itibaren içerisinde elma, portakal, kivi, nar ve ananas bulunan karışık meyve sularını hatırlıyorum. Tatlı (içinde fruktoz şurubu bulunan) endüstriyel meyve sularını andıran parfümün geneli, modern ve leziz denebilir. Bence meyveli-odunsu tarafa yakın Hacivat. Meyve derken kimi zaman leziz portakal-mandalina benzeri narenciyeleri kimi zaman enteresan tropikal meyveleri anımsatıyor. Buradaki meyveler gayet canlı, pozitif, tek düze, uyumlu fakat hafiften pürüzlü, özgün değil ama eğlenceli denebilir. Meyveler ne erkek ne de kadın kullanımına yakın. Parfümün unisekse yakın duran hoş bir dengesi var. Her ne kadar sonlardaki ağaçsılar ve bir parça paçuli hafiften erkek kullanımını çağrıştırsa da kadınların sevebileceğini düşünüyorum Hacivat’ı.

Şimdi ananas ilginç bir meyve. Hem o garip ve sevimli dış görünüşü hem kabuğunu soyup meyvesine ulaşmanın zorluğu hem de ekşimsi tadı pek Türk halkının alıştığı gibi bir meyve olmadığı izlenimi veriyor. Zaten tropik bir meyve olan ananasın parfümlerde verilen kokusu genellikle Hacivat’taki gibi metalik ve parlak karşımıza çıkıyor. Hacivat, bu anlamda klasik bir ananas kokusunu narenciyelerle karıştırıp sunuyor. Çok ilginç mi kokusu? Değil. Yaratıcı bir koku formu mu var karşımızda? Pek sanmıyorum. Yüksek kaliteli mi? Eh işte. Herkes sevip, kullanabilir mi? Şüphe yok.

Tabii önemli bir durumdan daha bahsedeyim. Biliyorsunuz Creed’in fenomene dönmüş durumdaki Aventus’u, ananas kokusunu merkeze alıyor ve dünya çapında büyük başarı sağladı. Bir türlü neden bu kadar popüler olduğunu hala anlayamadığım Aventus, ananas denildiği zaman akla gelen ilk parfüm artık. Ve doğal olarak ananas temalı parfümler özellikle niş segmentindeyse hemen Aventus’la kıyaslanıyor. Şimdi kimi yorumcuların Hacivat ile Aventus’u birbirlerine benzer bulmaları gayet doğal. Bence de başlangıçları ve orta kısımları benzerken, sonlarda epey ayrışıyor iki parfüm. Aventus birch denilen dumansı garip bir ağaçsılıkla son bulurken Hacivat, sedir ağacı benzeri odunsuları az kullanıyor ve kapanışta meyvemsiliğe daha çok yer veriyor. Yani birbirinin aynısı iki parfüm olmadığını dikkatli parfümseverler farkedeceklerdir.

Sonuç olarak basit, barışçıl, derinliği olmayan, dünyayı yerinden oynatma gibi iddiası bulunmayan, kullanan çoğu kişinin hoşuna gidecek, günlük kullanıma rahatlıkla uyum sağlayabilecek, yaz sıcaklarında hatta plajlarda bile kullanılabilecek bir arkadaş.

Kokusunun tasarımını Jorge Lee yapmış. Hacivat’ın enteresan tarafı Extrait formunda olması. Kalıcılığı yeterli, farkedilirliği ortalama seviyelerde. Tabii bir Extrait’ten harikalar beklemek gibi eğilimimiz var ama hayatın her alanında olduğu gibi beklentiyi hiçbir konuda abartmamak gerekiyor. Yaş sınırı olmaksınız herkes kullanabilir.

Koku Güzelliği:10/6

23 Eylül 2016 Cuma

Nishane – Fan Your Flames (2016)

Size güzel haberlerim var çaresiz koku bağımlısı dostlarım. Mert Güzel ve Murat Katran’ın kurdukları Nishane, koleksiyonu büyütmeye devam ediyor. Türkiye merkezli ilk niş parfümevi olan Nishane, 2012 yılında çıktığı niş parfüm serüvenine, 2016 yılında iki yeni eser ekledi. Hundred Silent Ways ve Fan Your Flames, isimlerinin ilhamını Mevlana’nın şiirlerinden almışlar.

“Set your life on fire. Seek those who fan your flames.” İşte bugünkü konuğum Fan Your Flames parfümünün ilhamını aldığı Mevlana’nın dizeleri. İlk defa Nishane parfümü deniyorum. Fan Your Flames’in açıklanan notalarını gördüğümde tam bana göre olduğunu düşündüm. Hindistan cevizi, rom içkisi, tütün, tonka ve günün sürprizi meşe yosunu. Açıklanan altı notadan beşi genel olarak sevdiğim notalar. Bir de ek olarak sedir ağacı var ki, kullanım tarzına göre değişiyor sevip sevmeme durumum.

Fan Your Flames’in açılışı keskin ve yoğun dumansı içki temasıyla gerçekleşiyor. Başlangıçta tütsü ve derinin olmasından şüpheleniyorum. Üst notalarındaki rom, parfümün başlangıcını domine ediyor. Hindistan cevizi ise epey geri planda. Güçlü açılışını sevdim. Orta kısımda sıcak içki temasına tütün ekleniyor. Islak tütünden ziyade dumansı kuru tütünden bahsedilebilir. Azıcık baharatlar da var sanki. Başlangıcı kadar çarpıcı değilse de fena değil orta bölüm. Kapanışta içki temasından ziyade odunsuluk etkili. Parlak, kadifemsi, yapaylık sınırındaki sedir ağacı kapanışta kendisini hissettiriyor. Meşe yosununa ise rastlayamadım alt notalarda. Bence parfümün zayıf karnı son kısım.

Yüksek kaliteli, sıcak içki notasıyla çarpıcı şekilde açılan Fan Your Flames, yine sıcak tütünle devam ediyor yoluna. Kimilerinin nargileye benzettiği tütün, bence o etkiyi vermiyor. Burada daha çok modern ve kuru tütün kullanımı var. Benim gibi tütün kokusu sevenleri memnun edecektir. İçki ile tütün notaları zaten genelde uyumlu oluyor. Fan Your Flames’de bu anlamda doğru seçim yapılmış. Alt notalar bence soru işareti. Kadifemsi ve neredeyse metalik yapaylık, hem kalite hem de koku güzelliği anlamında yeterli değil. Hatta baş ağrısı yapmaya aday.

kendi3 fan your yen

Benim açımdan durum şu: Başlangıcı müthiş, orta kısmı çok iyi, son bölümü eh işte. Genel olarak son kısmı dışında pürüzsüz ve kaliteli. İçkimsi-tütünsü-odunsu tema baştan sona pek değişmiyor. Detaylı ve zengin kokmayan Fan Your Flames, steril kalitesiyle sizi bekliyor. Açıklanan notalarında deri, tütsü ve amber yok ama burnum beni yanıltmıyorsa parfümde mevcutlar. Umarım yanılmıyorumdur.

Bana katılır mısınız bilemem ama bir parça Ambre Russe’ye benzetim Fan Your Flames’in havasını. Hatta abartıp Interlude Man’i bile çağrıştırıyor olabilir dumansı tarafı. Gerçi Ambre Russe’deki içki votkaydı, burada rom var. İki parfümünde sıcacık içki-tütün kokusuna göz kırpması böyle düşünmemi sağlamış olabilir.

Hindistan cevizi ve meşe yosununu daha baskın bekliyordum ama değilmiş. Hindistan cevizinin egzotik, kremsi ve sütsü hava vereceğini düşünüyordum ama etkisinin çok sınırlı olduğunu gördüm. İçki ve baharat destekli tütünü çok başarılı buldum. Ağırlık genel kompozisyonda içkiye verilmiş anlaşılan. Eğer bu tarz kokular ilginizi çekiyorsa deneme listenize mutlaka almanızı tavsiye ederim.

kendi2 fan your yen

İçki ve tütün kokusunun ağırlıkta olması onu erkek kullanımına yaklaştırıyor. Soğuk havaların parfümü Fan Your Flames. Kış mevsiminde daha iyi sonuç vereceğini sanıyorum. Extrait de Parfum formundaki parfümün kalıcılığı kıyafet üzerinde müthiş. Tende daha düşük kalıcılığı ama yeterli. Fark edilirliği başlangıçta epey yüksek. Onun içindir ki dikkatli kullanmak gerekebilir. Fazlası boğucu olabilir. Karşı cinsin beğenebileceği güvenli parfümlerden değil belli ki. Biraz parfüm deneyimi ve yaş istiyor. Oldukça tematik ve sert sayılabilecek yapısını göze alıyorsanız, sizi farklı bir deneyim bekliyor.

Koku Güzelliği:10/7