modern etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
modern etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13 Ekim 2016 Perşembe

Yves Saint Laurent – Noble Leather (2013)

Yves Saint Laurent’nin, “Doğu” temasını kullanmasını bekliyordum parfümlerinde. Ünlü tasarımcının doğu coğrafyasına ve doğu kültürüne olan ilgisi biliniyor. Tasarladığı kıyafetlerinde doğu temasını kullanıyor mu bilemiyorum ama 2013 yılında başlattıkları Oriental Collection serisi büyümeye devam ediyor. 2013 yılında üç parfümle başlayan Oriental Collection, 2016 itibariyle altı parfüme ulaşmış durumda. Bu serinin oldukça yüksek fiyatlara satıldığını düşünürsek, Yves Saint Laurent’nin niş markalara küçük bir cevabı olarak görebiliriz Oriental Collection’ı.

Noble Leather, serinin ilk üç parfümünden birisi. İsminden de anlaşılacağı üzere deriyi merkeze almış. Parfümün açılışı kuru sayılabilecek deriyle gerçekleşiyor. Yeni alınmış deri ceketleri andıran başlangıcı erkeksi ve yüksek kaliteli. Orta kısımda deriye tatlımsı kuru meyveler eşlik ediyor. Hafif ekşimsi bu meyveler, deri kokusunun lezzetli hale gelmesini sağlıyor. Orta bölümde sıcak baharatlar ve reçine de algılıyorum. Gayet güzel. Son bölümde yumuşak odunsulara sıcak baharatlı kuru meyveler destek veriyor. Kremsi vanilyayı unutmamak gerekiyor alt notalarda. Zayıf kapanışı fena değil.

İsminin hakkını verircesine deriyi ön plana çıkarıyor Noble Leather. Erkeksi deriye eşlik eden kuru meyveler hoş bir kombinasyon olmuş. Ama bir dakika! Size de tanıdık gelmedi mi bu durum? Evet, Noble Leather, bir parça Tuscan Leather’ı andırıyor. Derinin ve meyvelerin verilişi benzer şekilde. Noble Leather’de deriden çok meyveler hissediliyor. Tuscan Leather’da ise o acımsı deri hep etkili. Noble Leather için sıcak, reçineli, meyveli deri diyebilirim rahatlıkla.

Yüksek kaliteli, leziz, kullanması ve sevmesi kolay Noble Leather, benden rahatlıkla geçer notu alıyor. Tuscan Leather ya da diğer sert deri parfümleri gibi itici değil. Kimi deri parfümlerindeki benim ayakkabı boyasına benzettiğim yapı, Noble Leather’da neredeyse yok. Tabii burada mayhoş kuru meyvelerin rolü büyük. Parfümü sevimli hale getiren meyvelere eşlik eden sıcak baharatlar da işini iyi yapıyor.

yatik noble yen

Sonuç olarak severek kullandım Noble Leather’ı. Erkeksi, şık, modern, tatlı ve kremsi kokuyor. Üst-orta-alt bölüm ayrımları algılanabiliyor. Bu anlamda derin ve detaylı koktuğunu söyleyebilirim.

Aşık oldum mu? Hayır. Ama gayet başarılı buldum genel yapısını. Özellikle soğuk kış mevsiminde içinizi ısıtacaktır Noble Leather. Bir yorumcunun “Tuscan Leather’ın daha kullanılabilir hali” tespitine katılıyorum.

Tabii parfümün oldukça yüksek fiyatından bahsetmem gerekiyor. Kendi sitelerindeki 250 dolarlık fiyat etiketi, Yves Saint Laurent gibi ana akım bir marka için çok gibi görünebilir. Niş parfümlerle yarışan fiyatını göze alırsanız, denemenizde fayda var.

tasli noble yen

EDP formunda. Kalıcılığı gayet iyi, fark edilirliği normal. Performans canavarı olduğu söylenemez. Uniseks olarak piyasaya sürülse de erkek kullanımına yakın.

Koku Güzelliği:10/8

4 Mayıs 2016 Çarşamba

Comme des Garçons 3 (2002)

Hayal ile gerçeğin birbirine karıştığı zamanlardan geçiyoruz belki de. Tam da bu karmaşık ve tuhaf modern zamanların markası Comme des Garçons. Tabii böyle bir markanın parfüm tasarımlarının da sıradan olmasını bekleyemeyiz. Şuna ne dersiniz: Hayali Çiçekler. Yok mistik bir öğretiden ya da derin bir tasavvufi konudan değil, Comme des Garçons’un 3 isimli parfümünün konseptinden bahsediyorum.

Hayali Çiçek. İstediğiniz kadar hayal etmeye çalışın zordur, somut bir olguyu zihinde tasarlamak. Böyle bir işin altından kim kalkabilir: Mark Buxton.

Comme des Garçons’un sessiz ve sedasız parfümlerinden birisi 3. Kabul etmek gerekir ki 2 kadar popüler olamayacak. Incense serisi kadar bohemleri tavlayamayacak. Odeur serisi gibi post moderniteyi zorlayamayacak. Ama bir dakika durun! Ya başarabilirse!

3’ü kullanmak nereden aklıma geldi bilmiyorum. Belki de şeffaf, gösterişsiz şişesi beni kendisine çekti. Ya da vicdanım devreye girdi ve bir köşede tek başına yalnız şekilde duran bu çocuğu sahiplenmek istedim.

masa sis

3, Comme des Garçons’un ampirik parfümlerinden birisi. Laboratuvar ortamında oluşturulmuş izlenimi verecek şekilde steril ve temiz, doğada var olabilecek şekilde doğal ve tanıdık. Ya da Yin Yang gibi. Yapaylığın içindeki doğallık veya doğallığın içindeki yapaylık, birbiri içine girmiş iki kavram. Artık ne derseniz.

Başlangıcı konusunda rivayetler muhtelif. Ben, plastiğimsi sedir ağacı algılıyorum ama gayet ferah. Turunçgil yok boşuna beklemeyin. Meyvemsilik varsa bile alışılagelmiş şekilde kavun-karpuz-şeftali şeklinde değil. Yeşil tema her daim güçlüce hissediliyor. Çok çiçeksi değil, çok baharatlı değil. Gayet ferah ve sabunsu da bir vetiver var sanki. Yoksa da canı sağ olsun. Aromatik otlar da tozlu verilmiş sanki.

3, soyut ferahlıkla, eklektik kaliteyi birleştiriyor ve karşımıza doğaüstü bir orman çıkarıyor. Bu öyle bir orman ki, ağaçların hemen yanında filizlenmiş sabun bitkileri (o nasıl oluyor demeyin bir masalın içindeyiz şu an), gökyüzünde uçuşan kuru vetiver kökleri, kötü kalpli cadının kulübesinin önüne yığılmış kocaman bir çimen balyasının içindeki, baharata benzemeyen baharatlar ve Melek Otunu andıran süper basit ve minimal bir kompozisyon. Bu öyle bir orman ki, hiç bir zaman yanmayacak denli rutubetli, tozlu, ıslak ağaçlarla çevrili ve bembeyaz. Ağaçlar bile beyaz!

Yazının burasına kadar bir şey anlamadıysanız sizi suçlayamam fakat böyle bir yazı için kendimi de suçlayamam kusuruma bakmayın. Sonuç olarak, femferah, bembeyaz, apağaçsı, yemyeşil, ıpıslak, bambasit, sapsabunsu bir vetiver-çiçek (asla kadınsı değil, nötr)-ağaçsı deneme ve bence başarılı.

Alakasız olabilir ama yeşil temanın verilişi hafiften Un Jardin Sur le Nil’i hatırlatıyor fakat 3, çok daha az meyveli, daha sabunsu ve ağaçsı. 3, güvenli sayılabilecek hoş bir yazlık. Ve popüler abisi 2’den koku güzelliği anlamında daha başarılı. Niye hep kötüler daha çok sevilir ve iyiler mutsuzdurlar. Hayat neden böyle?

comme des garcons 3

EDT olduğu konusunda iddialar var ki, araştırmaya değer. Yaş olarak her yaşa, ortam olarak günlük kullanıma rahatlıkla uyar. İlkbahar-yaz kokusu olduğunu düşünüyorum. Kötü haberi en sonda vereyim. Performansı çok kötü 3’ün. Hem kalıcılığı hem de fark edilirliği oldukça az. Bu anlamda alım kararını vermeden önce iyice düşünün.

Bay Turin’in 3 için odunsu çiçeksi nitelemesine ve beş üzerinden dört puan vermesine yine katılıyorum.

Not: Bu parfümü bana ulaştıran www.decantshop.com sitesine teşekkür ederim.

Koku Güzelliği:10/7