jeanne etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
jeanne etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

2 Mart 2018 Cuma

Amouage - Jubilation 25 Woman

Değerli parfümseverler bugün farklı bir yazıyla karşınızdayız. Zaman zaman sitemde parfümlerle ilgili dostlarımızdan gelen yazıları yayınlıyorum. Bugün bir parfümsever olan Leyla Erçel hanımefendinin kalbinden dökülen hüzünlü ve romantik yazıya yer vereceğiz. Ünlü ressam Modigliani’nin merkezde olduğu yazı, aslında parfüm kokan trajik bir aşk yazısı. Güzel kalpli bir hanımefendiden güzel bir yazı sizlerle…

Amouage – Jubilation 25 Woman

Kokumuzun kahramanı 18. yüzyılda yaşamış entelektüel burjuvazi kültürüne meydan okuyup eleştirel bir dille karşı çıkmış, hayatı doğaçlama yaşayan İtalyan asıllı Yahudi kökenli bir ressam “AMADEO MODIGLIANI” ve onun sevdiği kadın, mahzun ve hüzünlü güzel “JEANNE”.

Modigliani, bu mahzun güzele aşık olur. Jeanne Hristiyandır. Modigliani’nin ailesi bu ilişkiyi asla onaylamaz. Ama aşk yasak tanır mı? Yeni tanıştıkları dönemde Modigliani, Jeanne’nin  bir portresini çizmek ister. Bitirdiğinde Jeanne’a gösterir. Jeanne sevdiği adamın çizdiği kendi portresine heyecanlı ve meraklı gözlerle bakar ve gözlerimi neden çizmedin diye sorar. Modigliani gülümser Jeanne’a yaklaşarak, parmaklarıyla Jeanne’ın yüzüne dökülen saçlarını nazikçe geriye çeker ve aşkla, ihtirasla dudaklarına sarılır. Şehvetle Jeanne’ın naif güzelliğini öpücüklere boğarken, onun ipeksi saçlarından yayılan ve boynundan yükselen o enfes kokudan sarhoş olur. Modigliani, baygın gözlerle bakarken Jeanne’a cevap verir: “ RUHUNU GÖREBİLDİĞİMDE GÖZLERİNİ ÇİZECEĞİM…”

Birlikte daha çok zaman geçirmeye başlarlar. Modigliani’nin sağlığı çok iyi değildir. Tüberküloz ve ağır nefrit ile mücadele etmektedir. Ancak, dudaklarından sigarayı, elinden şarabı  hiç düşürmez. Bir gece Modi ve Jeanne Fransa sokaklarında, loş ışıkların aydınlattığı yollarda bardan çıkmış yürüyorlardır. Fonda Edith Piaf şarkı söylüyordur: “La Vie en Rose”… Jeanne boynundaki şalı çıkarıp Modigliani’nin boynuna dolar ve onu kendine çeker, aşkla öpüşürler yol boyunca. Jeanne’in kokusu her seferinde Modi’nin başını döndürmektedir. Bu arada Jeanne ikinci bebeklerine hamiledir ve yoksullukları her ikisini de çok yormuştur.

O günlerde şehirde bir yarışma düzenlenir ressamlar arasında. Büyük bir ödül vardır. Kimler yoktur ki… Picasso, Utrillo, Diego Riviera ve daha niceleri… Tabii ki Modigliani de… Yarışma günü gelmiştir. Herkes salonda heyecanla bekler. Bir tek Modigliani gelmemiştir. Jeanne gözü kapıda, sıkıntı içinde onu bekler. Saat gelir ve sonuçlar açıklanmaya başlar sondan birinciye doğru. İkincilik büyük ressam Picasso’nundur. Beyaz örtü kaldırılır ve Picasso’nun ikincilik alan tablosu açılır. Picasso, Modigliani’nin portresini çizmiştir.  Modigliani’ye olan hayranlığı bu yarışmada ona ikincilik kazandırmıştır. Artık birinci açıklanacaktır ve Modi hala gelmemiştir. O sırada Jeanne’a sürpriz yapmak üzere nikah kağıtlarını almaya gitmiş ve yolda hırsızlar tarafından saldırıya uğramıştır. Bu saldırıya yorgun ciğerleri dayanamaz ve karlar üzerine yığılır.

Yarışma salonunda heyecan doruktadır. Herkes nefesini tutmuş birincinin açıklanmasını beklemektedir. Sonuç açıklanır; birinci Modigliani’dir. Ve Modigliani sevdiği kadını yani Jeanne’ı resmetmiştir. Tablosunda onun bütün hüznünü, zarafetini eksiksiz çizmiştir. Orada bulunan Jeanne göz yaşlarına hakim olamaz. Çünkü Modi, Jeanne’in gözlerini de çizmiştir. Artık onun ruhunu görebiliyordur.  Salonda ilk alkışlayan Picasso olur birinciyi. Ve ardından herkes.

Herkes gider salon boşalır. Modi ortalıkta yoktur. Jeanne’da buruk bir sevinçle eve döner. Gece yarısı kanlar içinde evin kapısında Modigliani’yi bulur. Onu hemen hastaneye yetiştirirler ancak bedeni yaşam savaşında yenik düşer. 35 yaşında hayata gözlerini kapar. Sevdiği adamın ölüm haberini alan hüzünlü güzel Jeanne, evlerinin penceresinden karnındaki bebeğiyle kendini karların üzerine bırakır. İki aşık aynı gün aynı mezara gömülürler. Jeanne’in Modigliani’yi sarhoş eden, çılgına çeviren saçlarının o enfes kokusu yayılır karlar üzerinde…

Bu müthiş aşk hikayesini ateşleyen o muazzam koku “Amouage Jubilation 25 Women”dir.

Not: Bu yazıyı, değerli parfümsever Leyla ERÇEL kaleme almıştır. Kendisine teşekkür ederiz.