15 Mayıs 2017 Pazartesi

Giorgio Armani – Code Ultimate (2012)

“Gizemli, tehlikeli, bulaşıcı… Baştan çıkarıcı güç… Armani Code’nin sofistike ve yoğun yorumu.”

Giorgio Armani’nin ünlü ve popüler parfümü Code For Men’in 2012 çıkışlı küçük kardeşi Ultimate için az bile söylenmiş yukarıdaki tanıtım ifadeleri. Oysaki onun üstündeki baskı oldukça fazla. Code For Men gibi, dünya çapında büyük başarı hikayesinin arkasından gelen ve aynı ismi taşıyan parfüm olması altından kalkılacak kolay bir durum değil.

Code For Men’in yüksek satış grafiği, Giorgio Armani tarafından değerlendirilmeye devam ediliyor. 2017 yılının Mayıs ayı itibariyle Code For Men’in 10 taneden fazla devam parfümü çıkarılmış durumda. Code’un kadın versiyonunun devamlarını saymıyorum bile. Gerçi birçok devam kokusu genellikle büyük başarı beklenerek çıkarılmaz fakat Ultimate için ünlü yıldızların rol aldığı reklam kampanyası yapılması bize bazı ipuçları veriyor. Ultimate için yapılan bu yatırımın, geri dönüşü muhakkak bekleniyor. Bakalım Armani Code Ultimate, bana neler hissettirecek.

Parfümün açılışı şekerli turunçgillerle gerçekleşiyor. Tatlı ilk patlama, modern, tanıdık, leziz hafiften metalik ama çekici ve sevilesi. Orta kısma geçildiğinde turunçgillerin yerini tonka fasulyesi, vanilya ve baharatlar alıyor. Koyu ve hatta karanlık sayılabilecek baharatlara eşlik eden tonka, tatlılığı fazlasıyla yukarıya taşıyor. Pudramsı vanilya ise bu ikiliye seve seve eşlik ediyor. Son bölümde büyük değişim yok. Karanlık, tatlı baharatlara, sedir ağacı ekleniyor ve böylece kapanış gerçekleşiyor.

Armani Code Ultimate, kendi sitelerinde keskin bir EDT olarak değerlendirilmiş ve oryantal kategorisine konmuş. Koku anlamında oryantal olduğu bir gerçek. Tarzı büyük oranda ünlü abisi Code’a benziyor. Aynı şekerli, karanlık, baharatlı, tonka fasulyesi kombini, Ultimate’de tekrarlanmış. Code’un o kendine özgü ilginç ve çekici yapısından ne farkı var pek anlayamadım Ultimate’nin.

Ama başka bir şey fark ettim. O da klasik Code’dan daha başarılı buldum Ultimate’yi. Nasıl olur derseniz söylemesi zor. Sanırım Ultimate versiyonu, klasik Code’den daha olgun, daha kaliteli, daha performanslı ve daha az yapay. Normal Code, epey yapay ve sıradanlaşırken, ilerleyen saatlerde Ultimate fena değil. Bence klasiğinden daha iyi Ultimate.

Şunu da belirtmem gerekiyor ki, Code For Men’i rakiplerinden ayıran bir nota var, o da zeytin çiçeği. Klasiğinde de Ultimate olanında da zeytin çiçeği notası mevcut. Belki de kokusundaki o hafif yağlımsı havayı zeytin çiçeği veriyordur. Ultimate’de daha rafine verilmiş bu yağlımsı hava.

Sonuç olarak Ultimate zaman zaman bıkkınlık verecek kadar şekerli, baharatlı, pudralı, tonka fasulyesi-vanilya kombinasyonu. Geri kalan öğeler (turunçgiller ve odunsular) yan rollerde yer alıyor. Resmi, takım elbise kokusu gibi gelir bana her zaman için Code For Men. Ultimate versiyonunda bu durum benzer şekilde devam ediyor. Koyu ve karanlık kokusu, onu sonbahar-kış parfümü haline getiriveriyor.

Ultimate’yi harika bulmadım. Uzun süreli kullanımda sıkılacağımı hissetsem de abisi klasik Code For Men’den daha iyi bir seçenek olacağını düşünüyorum. Tabii ki kadınlar onu sevecek ve övgüler alacaksınız. Kullanması ve sevmesi kolay bir parfüm. Etkisi kanıtlanmış bir aroma Code. Bu anlamda işe yaraması büyük ihtimal.

EDT formunda. Kalıcılığı yeterli. Fark edilirliği normalin biraz altında. Gün içinde ara ara kendisini size hissettirerek küçük sürprizler yapmasını biliyor. Yaş sınırı olmaksızın herkes kullanabilir. Kokusunun tasarımını, Code For Men’e de imzasını atan Antoine Maisondieu yapmış.

Not: Bu parfümü bana ulaştıran www.decantshop.com sitesine teşekkür ederim.

Koku Güzelliği:10/6

11 Mayıs 2017 Perşembe

Serge Lutens – Santal Majuscule (2012)

“Oboedi silentiis meis non imperii”

Maestro Serge Lutens’e göre Avilalı Teresa isimli azizeye ithaf edilmiş yukarıdaki cümle. “Emirlerime değil, sessizliğime riayet edin” olarak çevriliyor. Bay Lutens, Santal Majuscule isimli 2012 çıkışlı parfümü için bir Latin azizesine gönderme yapmakta ve şöyle demekte: “Santal Majuscule’yi tanımlamak için Avilalı Azize Teresa’dan bahsettim çünkü bana göre literatür, kokuya eşlik edebilecek kadar önemli bir sanattır. Bu parfüm kendimi iyi hissettiriyor. Parfüm sizi teşvik etmeli, sizi rahatlatmalı, sizi teyit etmeli, tehlikeye sokmalı.”

Kendi sitelerinde odunsu/şipre kategorisinde yer alan Santal Majuscule’nin açılışı yüksek kaliteli gül ve bir parça turunçgillerle gerçekleşiyor. Tatlı, modern ve canlı başlangıcı güzel. Orta bölümde parfüme ismini veren sandal ağacının o baharlı kokusu etrafa yayılıyor. Başlangıçtaki gül eşlik ediyor sandal ağacına. Bu andan itibaren tatlı meyvelerin ve baharatların kompozisyona katıldığını görüyorum. Meyve derken kırmızı ve mayhoş kiraz-böğürtlenden bahsedebilirim. Maestro, yine meyveleri bir parfümünde farklı şekilde bize sunmuş. Son kısımda saf ve sütsü sandal ağacı kapanışı yapıyor. Alt notalar yine yüksek kaliteli ve çarpıcı.

Nedendir bilinmez ama sandal ağacı baskın parfümlere karşı az da olsa önyargım var. Sandal ağacının o baskın ve enteresan kokusunu, parfümlere bir türlü tam anlamıyla oturtamıyorum. Geçtiğimiz aylarda ünlü sandal ağacı parfümü Samsara’yı kullanmış ve neden böylesine şöhrete sahip olduğunu anlayamamıştım. Sandal ağacının o gizemli, egzotik ve sıcak kokusu, birçok ünlü parfüme hayat vermeye devam ediyor. Mevzu bahis Serge Lutens gibi müthiş birisi olunca, onun sandal ağacı yorumunu hem merak ettim hem de hayal kırıklığı yaşarım endişesi yaşadım.

Santal Majuscule, Serge Lutens’in koleksiyonundaki üç sandal ağacı temalı parfümünden en yenisi. 2012 çıkışlı bu eser, oldukça tatlı ve sıcak kokuyor. Genel olarak sandal ağacı-gül-meyve ağırlıklı ilerliyor. Sandal ağacının koku profiline yakın olarak verilmiş gül ve kırmızı meyveler, gayet uyumlu ve leziz. Çoğu yorumcu kakaodan bahsetmiş ama bence çok baskın değil. Parfümde çikolatamsı hissiyat yok. Daha çok sıcak, baharatlı, güllü bir yapı mevcut.

Sonuç olarak aşık olmasam da, başarılı bir sandal ağacı kokusuna rastladığımı söyleyebilirim. Başlangıçtaki endişemin yersiz olduğu için sevinçliyim. Bay Lutens, yine hayal kırıklığına uğratmadı. Kompozisyon benzersiz olmasa da yüksek kaliteli, uyumlu, yumuşak ve cazibeli. Evet, o hissedilir oranda çekici ve egzotik. Bu anlamda kadın kullanımına yakın olduğunu düşünüyorum. Günlük kullanımda bol bol uyguladım ve rahatsız edici değildi. Yine de kadınlar kullansa daha iyi olabilir.

Özel ve tematik koktuğunu söylemek lazım. Sandal ağacı gibi farklı bir esans, daha özel anlar için kullanılmalı. Onun içindir ki, Bebek sahilinde spor kıyafetlerle pazar yürüyüşü yaparken kullanmak iyi fikir olmayabilir. Akşam kullanımına veya şık davetlere daha uygun olabilir.

EDP formunda. Performans anlamında gayet iyi. Kalıcılığı yüksek. Fark edilirliği başlarda iyi, sonrasında tene yaklaşıyor. Sonbahar-kış mevsimlerine uyacağını düşünüyorum.

Koku Güzelliği:10/7

8 Mayıs 2017 Pazartesi

Birisi çekiliş mi dedi :) (Çekiliş bitti kazanan açıklandı)

Ve kazanan belli oldu:

Asıl kazanan: Ahmet – kaskanahmet@gmail.com

Yedek: Mert – mert.orho@gmail.com

Selam parfümseverler, yine kazanma zamanı 🙂 Vertus’un Oriental Rose isimli parfümünü, çekilişle bir kişiye hediye edeceğim. Çekiliş için tek şartım “parfummerakiofficial” Instagram adresinin takip edilmesi. Instagram adresini takip ettikten sonra bu başlığın altına çekilişe katılma isteğinizi bildirip, e-posta adresinizi de yazmanız önemli çünkü eğer kazanırsanız, size e-posta üzerinden ulaşacağım.

Çekilişe katılım 8 Mayıs 2017 Pazartesi günü saat 12.00’de başlayacak ve 9 Mayıs Salı günü saat 12.00’de sona erecek. Çekiliş sonucunu, salı günü yine bu başlıktan açıklayacağım. Lütfen herkes tek sefer katılsın, aynı kişiden gelen birden fazla mesajı ciddiye almayacağım.

Herkese bol şans.

Parfüm Merakı’nın resmi Instagram hesabı: https://www.instagram.com/parfummerakiofficial

7 Mayıs 2017 Pazar

Jacques Bogart – One Man Show (1981)

Ülkemizde pek bilinmese de Jacques Bogart’ın, yurtdışında sıkı bir hayran kitlesi var. Düşük fiyatlı fakat yüksek kaliteli ve güçlü parfümler üretmesiyle tanınan Jacques Bogart ile ilk tanışmam onların 2004 çıkışlı eseri Bogart Pour Hommme’la gerçekleşmişti. Tabii Bogart Pour Homme, markanın yeni nesil parfümlerinden. Asıl Jacques Bogart’ın ünü, eski klasiklerinden geliyor. 1975 çıkışlı ilk parfümleri Bogart ve 1981 çıkışlı One Man Show, markanın en önemli eserleri olarak hala karşımızda duruyor.

Her ne kadar birçok yeni parfüme imza atsa da, parfümseverlerin gözünde hala yeri ayrıdır One Man Show’un. Belki de 1980’li yılların nostaljisini hatırlattı için ilgi görüyor One Man Show. Kendi sitesinde parfümlerle ilgili tek tek hiç bilgi yok. Farklı blog sitelerinde şöyle bir tanıtım cümlesine rastladım One Man Show için: “Her erkeğin hayatı tek kişilik bir şovdur”. Tabii burada onun baskın erkeksi karakteri vurgulanıyor ve ismine gönderme yapılıyor. Zaten 1980’li yılların erkek parfümlerinin genlerini taşıyor.

One Man Show’un açılışı yeşil bergamotla gerçekleşiyor. Üst notalarında eski-nostaljik turunçgillere, seyreltilmiş hissi veren misk eşlik ediyor. Çok ilgi çekici değil başlangıcı. Orta bölümde yeşil yapı daha da belirginleşiyor. Çam ağacını andıran odunsu ana yapıya yüksek kaliteli ve tatlı olmayan tütsü destek veriyor. Geri planda kuru ve erkeksi baharatlar varsa da asla öne çıkmıyorlar. Son bölümde bir parça meşe yosunu, deri, misk ve odunsular var. Parfümün en güzel yeri şüphesiz ki kapanışı.

Açıkçası sert erkeksi yapı beklerken, aromatik yeşil, çamsı, miskli kokuyla karşılaştım. Sabunsuluk, orta kısımda iyice kendisini gösteriyor. Buradaki rafine erkeksi sabunsuluğu bir parça Grey Flannel’a benzetebilirim. Parfümün genelindeki yeşil kokuysa Polo Green’e benzetilebilir. Kimi yorumcuların Italian Cypress kıyaslamasıysa makul ölçülerde kabul edilebilir.

Sonuç olarak tatlılığı az olan, büyük yapaylık sorunları yaşamayan, eski ve erkeksi davranan, günümüzde pek karşılığı bulunmayan, üst yaş guruplarını hedefleyen, tavırlı-karakterli yapıya sahip. Yeni nesil erkek parfümlerine hiç benzemeyen tarzı, klasikleri sevenler için denemeye değer. Gerçi ben kokusunu pek başarılı bulmasam da, her kokusever erkeğin en azında birkaç defa denemesi gereken bir eser.

EDT formunda. Çoğu yorumcu güçlü ve dolgun olduğundan bahsetmiş ama bence performansı zayıf. Kalıcılığı idare eder, fark edilirliği ortalamanın altında. Muhtemelen zaman içinde geçirdiği reformülasyonlar onu bu hale getirdi. Yaz mevsimi dışında her zaman kullanılabilir. 30 yaş üzeri erkeklere öneririm. Kokusunun tasarımını Roger Pellegrino yapmış.

Not: Bu parfümü bana ulaştıran www.decantshop.com sitesine teşekkür ederim.

Koku Güzelliği:10/6