3 Kasım 2011 Perşembe

Serge Lutens – Ambre Sultan (1993)


Serge Lutens – Ambre Sultan (1993) Markanın en ilgi çeken parfümlerinden.

Bugün özel bir markanın özel bir parfümününden bahsedeceğim. Parfüm meraklılarının, parfüm severlerin, güzel kokulu suların sihrini bir kere tatmış insanların Serge Lutens markasını bilmemeleri bence büyük bir eksiklik. Çünkü bu marka, ortaya çıkması ile bence parfüm dünyasında küçük çaplı bir deprem yaratmış durumda. Hatta kuralların yeniden yazıldığı bir oyun oynuyor. Gördüğüm, okuduğum kadarıyla da bu oyunda gayet başarılı. Ambre Sultan ise markanın en sevilen, en çok ilgi çeken ve hakkında en çok konuşulan parfümlerinden birisi.

Öncelikle isminden başlayalım. Anlaşılacağı üzere parfümümüz amber merkezli. Amber nasıl bir kokuya sahip derseniz anlatması zor. Anlamanın en kolay yolu bazı camilerimizin önünde küçük şişelerde satılan versiyonunu koklamak. Tabiki oralardaki amber kokusu Ambre Sultan’daki amber kalitesini hiçbir zaman veremeyecektir. Ama en azından bir fikir verebilir size amberin kokusuna dair. Sultan ise bildiğimiz Osmanlı döneminde de kullanımına rastladığımız Sultan. Yani Serge Lutens bu isimle tamemen doğu kültürüne bir gönderme yapıyor. Zaten kokusunu kullanmaya başladığınızda isminin neden Ambre Sultan olduğunu anlıyorsunuz. Genel olarak baharatlı bir amber parfümü. Geçelim detaylara.

İlk sıkıldığında tatlı bir amber sizi karşılıyor. Genellikle alt notalarda parfümlerin kalıcılığını arttırmak için kullanılan amber burada henüz üst notalarda size merhaba diyor. Fakat amber geri planda kalırken keskin otlar (herbal) ve reçine ön planda. Hatta dikkatlice kokladığınızda bariz bir çam reçinesi kokusu alıyorsunuz. Çam ağaçlarının üzerinde olan reçineyi bilmeyenimiz azdır. İşte başlangıç bana bu hissi verdi. Zaten kendi internet sitelerinde reçinemsi bir yapısı olduğundan bahsetmişler. Fakat bir Polo Classic’deki gibi çam ağacı kokusu beklemeyin. Daha derin ve amber etkisindeki çam reçinesi diyebilirim. Geçelim orta notalara.

Bu kısımdan itibaren reçinemsi otsu koku geri çekilirken ortaya hafif tatlı, egzotik baharatlar çıkıyor. Amber yine altlardan kendisini hissettiriyor. Bu baharatlı amberli bölümüde gayet derin ve karanlık. Denge müthiş ayarlanmış. Son kısıma geçildiğinde ortada sadece bir amber kokusu kalıyor. Ama ne amber… Zaten yurtdışındaki parfüm platformlarındaki yorumcuların “şimdiye kadar yapılmış en iyi amber temalı parfüm” övgülerinin altında sanırım o nefis amber kokusu var. Ne baygınlık verici, ne de ucuz kokan. Tam olması gerektiği gibi. Yani sonuç olarak şöyle özetleyeyim: Reçinemsi, otsu bir başlangıç, baharatlı amber ve amber… Parfümün her bölümünde muhtemelen amberden kaynaklanan bir tatlılık var. Fakat kesinlikle iç bayan yada şekerimsi bir tatlılık değil. Çok yerinde kullanılmış bir tatlılık.

Artık şuna eminim ki 2000’li yıllar parfüm dünyasının dönüm noktalarından. Özellikle batı medeniyetinin 2000 yılı merakını zaten 11 sene önce bol bol görmüştük. 2000 sayısının çok özel bir anlamı olmasa da, ona yükledikleri anlam (Millennium) o zamanlar bana hayli garip gelmişti. Sanki 2000 yılına gireceğimiz gün bütün dünya değişecekti. Savaşlar, açlık ve düşmanlıklar bitecek, bir üst bilinç seviyesine çıkacaktık. Ama gerçek hiçte bize sunulan gibi değilmiş. Aradan geçen 11 yılda bunu anlamış durumdayız. 


2000 yılının parfümler anlamında nasıl bir değişimi getirdiğini Ambre Sultan’ı kullanınca daha iyi anladığımı sanıyorum. Her ne kadar 1993 yılında piyasaya çıktıysa da zamanının ötesinde bir parfüm olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Sanki daha 1990’lı yılların başlarında parfüm endüstrisinin geleceği noktayı sezmiş ve adeta öncülük eden bir parfüm piyasaya sürmüş Serge Lutens.

Ambre Sultan’ı bu kadar özel yapan ne? Bu soruya cevabım “doğu etkisi” olacaktır. Parfüm markaları özellikle 2000’li yıllardan itibaren yoğun bir şekilde doğu kültürüne göndermeler yapan parfümler üretmeye başladı. Hatta bu durumun ilk örneklerinden sayılabilecek marka Yves Saint Laurent diyebiliriz. Ünlü modacının doğu kültürüne olan ilgisini diğer bir yazımda kısaca değinmiştim. Ve artık 2011 yılı itibariyle birçok ana akım ve niche parfüm markası doğu etkileri olan parfümler piyasaya çıkarıyorlar. Ağrılık olarak amber ve öd (oud) temaları kullanılıyor. Özellikle batı toplumlarında son yıllardaki mistik, gizemli doğu kültürlerine ilgi arttıkça, parfüm markaları da bu alanlarda eserler veriyorlar. Ambre Sultan’da bence tam da böyle bir tema düşünülerek üretilmiş.

Ambre Sultan’ı giydiğim zaman sanki kendimi dar ve gizemli Mısır sokaklarında geziyormuş gibi hissediyorum. Yürümekten yorulmuşum. Bir nargile kafe görüyorum. İçeride nargile içip, sohbet eden kızlı erkekli masalar. Bazıları yer sofraları gibi minderlerde oturuyorlar. Bende bir köşeye geçiyorum. Bir nargile söylüyorum. İçerisi nargilelerin dumanıyla dolu. Garip bir şekilde rahatsız etmiyor beni. Gözüm duvarlara takılıyor. İslam sanatında sıkça kullanılan çiniler duvarları süslemiş. Batı medeniyetinin doğu kültürlerini ve felsefelerini neden bu kadar merak ettiklerini biraz daha iyi anlıyorum.

Ambre Sultan’ı giydiğim zaman Fas’ın kapalı çarşısında yolumu kaybetmiş gibiyim. Yada Yemen’in sonu gelmeyen çöllerinde gece ateşin başında bedevilerle çay içiyorum sanki. Çöllerde gündüzler ne kadar sıcaksa gecelerde bir o kadar soğuk. Ambre Sultan tam da o soğuk çöl geceleri için tasarlanmış sanki. Pakistan’da baharat satan bir dükkanın kapısından içeriye girdiğinizde burnunuza gelen o tarif edilemez kokuların bir karışımı gibi Ambre Sultan. Gerisi sizin hayal gücünüze kalmış.

Parfümümüzün EDP olması kalıcılığını gayet iyi hale getirmiş. Bir günden fazla teninizde kendisini hafif hafif hissettiriyor. Farkedilirlik başlarda gayet yüksek. Daha sonra normal seviyenin biraz üstünde kalıyor. Size tavsiyem çok fazla sıkmamanız. En fazla üç dört fıs yeterli olacaktır. Yeterince güçlü bir yapısı var. Sonbahar-kış mevsimi için harika olacaktır. 25 yaş üstü herkese tavsiye ederim. 

Kimi kaynaklarda kadın parfümü olarak geçse bence tam bir unisex. Erkeklerde rahatlıkla kullanabilir. Hatta bana bir parça erkeksi bile geldi.  

Artıları:
+ Ambre Sultan bir parfümden çok bir seyahat yada deneyim bana göre.
+ Özellikle orta notalardaki baharatlı amber kokusuna bir daha başka bir parfümde rastlayabilirmiyim şüpheliyim.
+ Kalıcılığı gayet iyi.

Eksileri:
- Sonlara doğru tek başına kalan amber kokusu bazı kişiler için sıkıcı olabilir.
- Her yerde bulabilmeniz zor. Bulsanız bile fiyatı yüksek.

Koku Güzelliği:10/8   Kalıcılık:10/8   Farkedilirlik:10/8

9 yorum:

  1. Ambre Sultan'ı koklamadım ama Tom Ford Private Blend Amber Absolute kullanıyorum.Harika,yoğun ve çok kalıcı bir amber kokusu.Onu yorumlamanızı çok isterim.Eminim Ambre Sultan ve Amber Absolute birbirlerine çok benziyordur.Orkun Öztürk

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet isimlerinden ikisi de amber kokusu. Ama çok benzediklerini ancak ikisini de denedikten sonra söyleyebiliriz.

      Tom Ford'un Private Blend serisinde o kadar çok parfüm var ki hangi birini deneyeceğimi şaşırıyorum. Ama elimde Amber Absolute ne yazık ki elimde yok.

      Sil
  2. bond no 9 amberıde denemelısın,bond no 9 sonunda ıyı parfum cıkartmıs

    YanıtlaSil
  3. Bana göre Chergui'den daha güzel. Orta notaları müthiş gerçekten de. Kalıcılık ve farkedilirlik değerleri ise mükemmel.

    YanıtlaSil
  4. Nereden bulabilirim serge lutens -sultan veya chergui..denemek istiyorum..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bizim forumumuzda satan arkadaşlar vardı. Oradan temin edebilirsiniz. Adresimiz şu: http://parfummerakiforumu.blogspot.com/

      Sil
  5. çamsı ve reçinemsi bir başlangıç çok hoş ve tatlı sıcak baharatlar la devam eden orta notalar bir diğer serge lutens parfumu fille en aiguilles e benzettim doğrusu yine klasik serge tatlılığı ve yine beğendim

    YanıtlaSil
  6. Merhaba parfüm merakı acaba sizin en çok sevdiğiniz veya aşik olduğunuz kızı etkimek için kullanacağınız parfüm hangisidir

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhabalar,

      Aşık olduğunuz kızı hiçbir parfüm etkileyemez :)

      Sil