21 Aralık 2012 Cuma

Lolita Lempicka – Lolita Lempicka (1997)



Lolita Lempicka – Lolita Lempicka (1997)  Markanın ilk ve en popüler kadın parfümü.

1954 yılında Fransa-Bordeux’da dünya geldi Josiane Maryse Pividal. Henüz altı yaşında oynadığı Barbie bebeklerine küçük kıyafetler yapmaya başladı. Genç yaşında evde annesinden pantolon dikmeyi öğrendi. 1970’li yıllarda ikinci el kıyafetleri yeni ve özgün görünmeleri için tekrardan tasarlıyordu. 1984 yılında ise en büyük hayaline kavuştu. Kocası ile beraber Paris’te ilk kıyafet butiklerini açtılar. Fakat tam bu noktada ilginç bir şeye imza attılar.

                                                                   Josiane Maryse Pividal

Moda dünyasında iş yapan tasarımcıların neredeyse tamamı, markalarının isimlerini kendi isimlerinden oluştururlar. Mesela Giorgio Armani, Roberto Cavalli, Thierry Mugler gibi. Josiane Maryse Pividal ise oluşturduğu yeni markanın ismini koyarken farklı bir yol izlemiş.

Lolita ismi Vladimir Nabokov’un 20. yüzyılın en tartışılan romanlarından olan “Lolita”dan gelmiş. Bu roman daha sonra da Stanley Kubrick tarafından aynı isimle beyaz perdeye de uyarlanmış. Lempicka ismi ise Art-deco akımının ünlü ressamlarından Tamara de Lempicka’dan geliyor. Yani Lolita ismi bir romandan, Lempicka ismi ise bir ressamın soyadından geliyor. İkisinin birleşiminden Lolita Lempicka ismi çıkmış.


Kıyafet tasarımlarında sık sık 1940’lı yıllardan esinlenmesine rağmen, modernlik ile nostaljiyi bir araya getirmesi markanın da başarı olmasının sebeplerinden olarak gösteriliyor. Lolita Lempicka, 1997 yılında parfüm pazarına girme kararı almış ve ilk parfümlerini bu tarihte piyasaya sürmüşler. Bugün yazacağım Lolita Lempicka ilk parfümleri. Belki de en popüler ve başarılı olanı. Evet o bir kadın parfümü olarak pazarlanıyor.      

Lolita Lempicka, Fragrantica’da çiçeksi, meyveli gourmand olarak sınıflandırılmış. Bence de çok doğru bir tanımlama. Zaten daha parfümü sıktığınız ilk anlardan itibaren bu üç öğe bir araya geliyor. Başlangıcında tatlı meyveler (muhtemelen kiraz, vişne), tatlı baharatlar ile size merhaba diyor. Üst notaları çok modern ve tatlı. Bence herkesin sevebileceği gibi. Güvenli sayılabilecek açılışı var Lolita’nın. Sonrasında bu meyveli baharatlı kombinasyona ballı badem ekleniyor. Biraz da yapay kremsi odunsu notalar. Ve tabiki meyan kökü. Lolita Lempicka aslında ağırlıklı olarak meyan kökü hissi veren bir kokuya sahip. Bazı kişilerin bu parfümü anasona benzetmesinin sebebi de büyük ihtimalle bu. Meyan kökünü çok sevdiğim söylenemez. Onun için orta notalar bana göre değil.


Son kısım ise klasik gourmand efekti ile kendisini gösteriyor. Yumuşak kremsi odunsu notalara bolca vanilya eşlik ediyor. Kendi sitelerinde praline’den söz etmişler. Sanırım vanilyaya destek veriyor praline. Tabiki miski de unutmayalım alt notalarda.

Lolita Lempicka’yı deneyen yada kullanan bir çok kişi Thierry Mugler’in başarılı parfümü Angel’a benzetmiş. Hatta kimileri de Chopard – Wish’le bağlantı kurmuşlar. İki parfümüde denemediğim için bir şey söylemem doğru olmaz. Anladığım kadarıyla Lolita Lempicka koku karakteri anlamında Angel’ın açtığı yoldan yürümüş.


Lolita Lempicka, tatlı meyveler, tatlı baharatlar, biraz badem, tatlı çiçekler ve vanilya üzerine kurulmuş. Dikkatinizi çektiyse sürekli tatlılıktan bahsediyorum. Günümüzün bir çok modern parfümü gibi Lolita’da oldukça tatlı hatta şekerlilik sınırında dolaşan bir arkadaş. Bu tatlılığı tonka fasulyesi veriyor olabilir. Kendi sitelerinde de bu yönde vurgular var.

Bence başlangıcı güzel. Tatlımsı meyveler ve baharatlardan çok az kişi nefret edecektir. Üst notaları güvenli diyebilirim. Orta kısımdaki yapay odunsular ve meyan kökü hoşuma gitmedi. Onun için bence en başarısız kısmı orta notaları. Sonları ise klasik hafif pudralı-kadınsı bir vanilya ile son buluyor. Eh işte diyebilirim. Çok ilginç değil. Kötü de değil.


Şimdi Lolita Lempicka benzersiz bir parfüm mü? Değil. Sanat eseri mi? Değil. Aklınızı başınızdan alabilecek yapıda mı? Bence değil. Peki neden bu kadar başarılı oldu? Cevabı basit. Lolita özellikle kadınların çok sevebileceği akorları bir araya getirmiş. Ve bunları iyi harmanlamış. Bir çok kadının çok cazibeli bulacağı bir koku ortaya çıkmış. İşte bence Lolita’nın başarısının sırrı burada.

Lolita’da kalite hissiyatı yüksek değil. Ortalama bir ana akım parfümü olduğunu düşünmenizi sağlıyor. Bu anlamda çok başarılı bulamadım. Ama genel konsept olarak oldukça giyilebilir ve sevilebilir buldum. Ne yazık ki bende her kullandığımda baş ağrısı yaptı. Sanırım bu arkadaş ile yıldızımız barışamayacak. Lolita Lempicka’yı sevdiğimi söyleyemem. Bence başarısız bir kokuya sahip.


Parfümümüz kadınlar için piyasaya sunulmuş. Fakat bazı yorumcular erkeklerinde kullanabileceğini söylemişler. Bence de kadın kullanımına daha yakın. Ama bir erkek olarak 3-4 gündür bu parfümü kullanıyorum. Eğer koku güzelliği hoşuma gitseydi sanırım kullanmaya devam ederdim. Şu haliyle uzun süreli olarak severek kullanacağımı sanmıyorum.

Parfüm yazarı Luca Turin’in kitabı yine beni şaşırttı. Lolita Lempicka’yı “Otsu Angel” olarak sınıflandırmış ve beş üzerinden beş yıldız vererek en sevdiği parfümlerden birisi ilan etmiş Tania Sanchez. Ve bakın şunları yazmış Tania Sanchez Lolita ile ilgili:

"Thierry Mugler'ın Angel'ına dayanan pek çok kokuyu ilk defa kokladığınızda düşündüğünüz ilk şey "Merhaba Angel" demek olur. Ama bu sefer değil. Parfümcü Annick Menardo'nun bulduğu taban varyasyonu tamamen kendine özgüdür. Angel'da yoğun meyvemsi çiçeklerden yasemin, mango ve siyah frenk üzümünün tıpkı birbirine bağlı trompetliler grubu gibi uyumları farkedilir. Aynı zamanda silhatın (paçuli) merkezinde yer alan maskulen tatlı odunumsu bölüm de desteklenmiş olur. Birlikte boğuk sesli bir şarkı söylerler. Lolita Lempicka, Angel ve sonrasında gelenlerden farklı ilk ve en iyisidir. Tatlı odunumsu kısmı korurken, taze anasonumsu melodilerle oynar ve  tuzlu meyankökünde başlar ve çeşitli yapraksı değişikliklerle tazeleyici misket limonu gazozu gibi hafifler, tıpkı Peggy Lee'nin meleğinde oynayan Doris Day gibi. Bu koku şık ve akıllı. Bunun yanısıra Menardo'un Bulgari için yaptığı Black gibi, bu da akıllı bir erkeğin de kolaylıkla kullanabileceği gibi akıllıca hazırlanmış kadınsı bir örnektir. Hatta bir keresinde; genç şeker bir adam bu parfümün bulutu içinde metrodan inmişti. Eğer bu koku kız arkadaşına ait ise umarım parfümü ondan aşıracak kadar akıllıdır. Ayrıca şişesine de bayıldım."


Parfümün en güzel taraflarından birisi de şişesi. Küçük, mavi elma şeklindeki şişesi çok yaratıcı. Eğer parfüm şişesi koleksiyonu yapıyorsanız bir tane edinmelisiniz.

Lolita Lempicka’yı Bulgari – Black, YSL – Body Kouros, Lancome – Hypnose, Givenchy – Xeryus Rouge, Hugo Boss – Boss Bottled gibi çok satan parfümlere imza atmış Annick Menardo tasarlamış.

Parfümümüz Eau de Parfum (EDP) konsantrasyonunda. Bir de EDT versiyonu çıkmış sanırım. Onu denemedim. Sonbahar-kış için kullanmak daha uygun olacaktır. 30 yaş ve altındaki hanımlara tavsiye ederim. Daha üst yaş grubu için uygun değil bence. Bu parfümde “genç kız” havası seziyorum.

Not: Bu parfümün bana ulaşmasını sağlayan www.siparis.im sitesinin çalışanlarına ve Levent beye teşekkürü borç bilirim.

Artıları:
+ Başlangıcı gayet güzel.
+ Genel olarak seksi ve cazibeli kokusu.
+ Kalıcılığı fena değil.

Eksileri:
- Orta kısmındaki yapaylığı sevmedim.
- Her kullandığımda baş ağrısına sebep oldu.
- Kaliteli bir parfüm hissiyatı vermiyor.

Koku Güzelliği:10/5

19 yorum:

  1. Yazınızı okudum ama parfümü tanımlamada en azından bir kez denemiş olan birinin yorumu olacağına inandığımı söyleyemeyeceğim efendim, sık koku değiştiren biri olarak, kokunun orta notası değil açılış notası anasondur, ilk başta yer alan anason, angel kadar tiksindirmeyen çiçek-baharat notaları; vanilya, tonka,bal vs.. gibi notalarla bütünleşmiştir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhabalar ❤makeuparfume❤, paylaşımın için teşekkür ederim.

      Lolita Lempicka'nın 50 ml.lik şişesine sahibim. Bu parfümü de bol bol kullanarak denedim. Ve yazımı öyle kaleme aldım.

      Bu konuda sana katılamayacağım. Şöyleki: Lolita'nın başlangıcı bence kesinlikle tatlı meyveler ve baharatlardan oluşuyor. Zaten açıklanan üst notalarında ananas ve limon var. Bana daha çok kırmızı ekşi meyveler gibi geldi.

      Lolita Lempicka zaten genel olarak "Meyan Kökü - Anason" kokusuna sahip. Sadece üst notalarında değil, tamamında Meyan kökü - anason ikilisinin etkisi hissediliyor.

      Bloguma katkılarınızı beklerim.

      Sil
    2. görüşlerinize saygı duyuyorum, ananas ve limon üst notalarda mevcut gösterilse bile bu kadar baharatın arasında en iyi burun bile bu kokuyu farkedemez, çünkü baharat meyveleri genel olarak nötrler, tenden tene değişir tabi durum birde bu açıdan bakınca ananas ve limonu hissetmeniz mümkün, benim koku hakkında yorumum anasonla başlayıp orta notalarında yer alan irisle yasemin kokusundan hızla geçiş yapan muskla bütünleşmiş vanilya kokusu lolita.

      fenomenleşmiş sahtelerinin her yerde satılması nedeniyle orjinalininde eskisi kadar rağbet görmemesi lolitayı biraz ucuzlattı.Kullandığım ilk 1 aylık süreçte lolitadan hoşlanmadığımı söylemeliyim, ama tuhaftır ki lolitanın hem erkekler hemde bayanlar üzerinde tuhaf bir etkisi var, ben şekerli meyvelerden daha çok anasonla baharatların bütünleştiğinde algıyı bulandırdığını düşünüyorum =)

      yardımcı olabileceğim bir durum olursa her zaman bana yazabilirsiniz, mailim : perfemma@gmail.com

      Bu arada bloğuma da beklerim.

      Sil
  2. Parfüm merakı elinde ana akım parfümlerinden popüler kokular yokmu merak edilen mesela (encounter ck,a men pure shot,davidoff adventure,hugo boss hugo,shiseido zen for men,lanvin avant garde vb:))) türde parfümleri merakla bekliyoruz çok şey istemiyoruzdur umarım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İsmini verdiğin parfümlerin hiç birisi elimde yok Volkan ne yazık ki. Zaten elimde de bahsettiğin gibi çok popüler olan parfüm fazla kalmadı. Sanırım önümüzdeki günlerde niche parfümlere biraz daha ağırlık vereceğim. Senin için kötü haber :))

      Tabiki çok şey istemiyorsun ama bahsettiğin parfümler zaten hemen her yerde ulaşılabilecek, denenebilecek, koklanabilecek arkadaşlar. Onları yazmamın pek anlamı olmaz. Gidip bir yerlerde deneyip fikir sahibi olabilirsiniz. Her istediğim parfüme ulaşmak da ayrı bir problem.

      Bence parfümün "Sanat" kısmına daha önem vermemiz lazım. O da ağırlıklı olarak niche markalar aracılığı ile oluyor.

      Sil
    2. Zaman bulursanız ve tabi elinize geçerse d squared parfümlerini de blogda görmekten mutlu oluruz. Bence koku olarak ortalamanın üzerinde/iyi parfümleri, en azından benim denediğim 2-3 parfümü öyle. Şişe dizaynları da çok hoş bence

      Sil
  3. Luca Turin şu notlandırma işinde bazı parfümlere gereksiz bir beğeni bazılarına ise hak etmediği bir notlandırma yapmıyor mu ? Artık şunu düşünmeye başladım notlandırırken bazen parfümün teorik yapısı üzerine değil kendi beğenisi üzerinden notlandırma yapıyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence gayet normal yaptığı. Sonuçta herkes kendi beğenileri doğrultusunda bir parfümü sever yada sevmez. Not verirken de kendi beğenileri doğrultusunda davranır.

      Bende Luca Turin'in bazı parfümler hakkında verdiği notlara katılmıyorum. Hatta abartılı buluyorum. Mesela YSL - Kouros'a nasıl beş yıldız vermiş anlayamıyorum. Aynı şekilde bence Grey Flannel'da beş yıldızlık bir kokuya sahip değil.

      Ama genel anlamda onu anlayabiliyorum. Çünkü bir çok parfümde onun verdiği notlara yakın puanlar verirken buluyorum kendimi. Ki onun yazdıklarına en son bakıyorum fikirlerimi etkilemesin diye.

      Sil
    2. Ee yani orası öyle sonuçta adam kendi beğenisini sembolize eden sayılar kullanıyor.Kime ne diyebilir.Belki işin kimyasıyla ilgili bizim göremediğimiz farklı şeyleri değerlendiriyordur.

      Sil
    3. Kouros'a beş yıldız verdi ya gözüm açık gitmez artık :)

      Sil
  4. Niche parfümleride alabilen var alamıyan var parfüm merakı çok pahalılar:(( Harvey kapısından kaçkere geri döndüm cesaret edip giremiyorum:((

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yahu Volkan Harvey Nichols'da adam mı kesiyorlar :)) Cesaret edecek bir şey yok ki.

      İçeriye girip orada 1-2 parfüm deneyip, mümkünse parfüm bölümünde çalışan arkadaşlarla sohbet edip, çıkıp gideceksin. Bir şey alman şart değil ki.

      3-4 ay önce Ankara'ya işim düşmüştü. Tabi hemen işlerimi bitirince Harvey Nichols'a gittim. Ellerindeki çeşitlere baktım. Oradaki parfüm uzmanı olduğunu öğrendiğim genç bir arkadaşla uzun uzun sohbet ettik. 2-3 tane de parfüm deneyip çıktım.

      O kadar gözünde büyütme Harvey Nichols'ı falan.

      Sil
    2. Bu Volkan ile alakalı bir şey değil, malesef ülkemizdeki satış görevlileri bu anlayışı yerleştiriyor zihnimize. Ben de bir yere girdiğimde bir şey almadan çıkarsam rahatsız hissediyorum. Özellikle içeri girip niche parfümleri deneyip, beğenip almazsam gerilirim.

      Sil
  5. Her girdiğimiz mağazadan bir ürün almaya kalksak kredi kartlarımızın kölesi olurduk herhalde.
    -Sihirli cümle bakıyorum deyin geçin.Utangaç,çekingen olmanın bir manası yok.
    -Denemeden fikir sahibi olunmayacağına göre TÜKETİM TOPLUMUNUN bir parçasıyız ama almak zorunda da değiliz.

    YanıtlaSil
  6. Merhaba Raşit bey, siparis.im sitesi güvenilir mi? parfümleri orjinal mi? önerirmisiniz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Güvenilir olduğunu düşünmeseydim ismini bana hiç bir güç yazdıramazdı.

      Normalde hiç bir mağazanın yada internet sitesinin reklamını yapmıyorum buradan. Ama siparis.im'im yöneticisi Levent bey hem çok ilgiliydi, hem de sitelerindeki bazı yanlışlıkları düzeltmelerine yardımcı oldum.

      Sil
    2. teşekkür ederim bilgilendirdiğiniz için.

      Sil
  7. Bu parfumu dp den kullanmistim kokusu tatli bir koku. Bayan parfumu olmasina ragmen bir arkadas onerisiyle kullandim. unisex olarak kullaniliyormus zaten.
    Bu arada bir sorum olacak yogun bi sekilde karanfil kokusuna benzettigim cok luks kokan bir erkek parfumu onerebilirmisiniz. Daha once boyle bir koku aldim fakat kullanan kisiye ismini sorma imkanim olmamisti.

    YanıtlaSil
  8. kardeşim biraz geç olacak ama aradığın parfüm cn homme olabilir.

    YanıtlaSil