27 Mart 2019 Çarşamba

Moresque – Emiro (2015)

2015 yılında Cindy Guillemant, parfümör Andrea Casotti ile tanışıp, yepyeni bir niş parfüm markası oluşturmaya karar vermişti. En başından beri, İtalyan beğenisi ve Arap cazibesini bir araya getirme arzusuyla yola çıkıldı. Yolculuk, İtalyan beğenisinin ve Arap cazibesinin tekil karışımını içeren değerli bir şişeye hayat vermeye karar verildiğinde başladı. Modern sanata ve parfüm dünyasına olan ortak tutkuları, özveri, azim ve yaratıcılıkla çalışıp Moresque markası ortaya çıktı.

İlk parfümünü 2015 yılında piyasaya süren Moresque, 2019 yılının Mart ayı itibariyle 25 parfümlük seriye ulaşmış durumda. Emiro, markanın ilk çıkan parfümlerinden birisi. Çiçeksi deri olarak sınıflandırılan Emiro, ismindeki Emir kelimesiyle Arap-Ortadoğu’yu hedefleyen bir parfüm olduğu izlenimi veriyor. Zaten açıklanan notalarında bulunan son yılların popüler içeriği öd ve gül onu Doğu coğrafyasına yaklaştırıyor.

Emiro’nun açılışı bergamotlu gülle gerçekleşiyor. Ferah sayılamayacak canlı turunçgil ve meyveli güllü üst notaları çok kaliteli ve nefis. Orta kısımda gül ve öd temaları ağırlıklarını iyice arttırıyor. Turunçgillerin geride kaldığı orta bölümde tozlu ve hafiften sabunsu gül-öd ikilisi merkeze güçlü şekilde yerleşiyor. Sonlarda gül ortadan kayboluyor. Kuru ve silik deriyle kapanışı yapıyor Emiro.

Parfümün açılışı harika, orta kısmı fena değil, sonları eh işte olarak özetlenebilir. Başlangıçtaki lezzetli meyvelerle tatlı gülün nefis birlikteliğiyle umutlanmıştım. Ne var ki orta bölümde tozlu-pudralı gülün kadınsı tarafa yakın durduğunu hissettim. Alt notalardaki deriyi çok basit ve sıradan buldum.

Emiro için meyveli-güllü deri parfümü denebilir. Onun Black serisine ait olduğunu biliyoruz ve simsiyah şişesine bakarak karanlık koku formu bekleyebiliriz fakat tam olarak öyle değil. Emiro, tam da amacına uygun olarak Arap-Orta doğu pazarına layık kokuya sahip. Güllü ödlü ana yapıya eşlik eden safran ve pudramsılık, onu Doğu coğrafyasına yaklaştırıyor. Arabik tarafa yakın duran tarzıyla egzotik sayılabilecek bir parfüm.

İyi de kokusunu sevdim mi? Başlangıcı dışında harika olmadığını söyleyebilirim. Eğer tozlu-pudralı sayılabilecek gül-öd temalı ve yüksek kaliteli parfüm arıyorsanız Emiro iyi seçim olabilir. Yapaylığın rastlanmadığı Emiro, deneme listenizde olmalı mı siz karar verin.

EDP formundaki Emiro’nun performansı ilginç denebilir. Başlangıcı oldukça yoğun ve ağır. Az kullanmak gerekiyor fakat birkaç saat sonra tene yakın kalıyor. Kalıcılığı ise tenimde çok olmadı. Sanırım tenimle Emiro pek uyuşamadı. Tam bir sonbahar-kış parfümüne benziyor.

Koku Güzelliği:10/6

21 Mart 2019 Perşembe

Ermenegildo Zegna – Peruvian Ambrette (2014)

Ünlü İtalyan moda ve hazır giyim markası Ermenegildo Zegna’nın 2000’li yıllardan itibaren yoğunlaştığı parfümeri sektöründe ilerlemeye devam ettiğini görüyoruz. 2019 yılının Mart ayı itibariyle kırktan fazla parfüme imza atmış bulunan Ermenegildo Zegna, 2012 yılında “Essenze” isimli seriyi başlattı. Essenze serisi parfümlerin ilgi görmesiyle yeni eserler de eklemeye başladı Ermenegildo Zegna. 2014 yılındaysa Peruvian Ambrette piyasaya sürüldü.

Parfümün ismindeki Ambrette, amber çiçeği olarak geçen bir bitki. Farklı sözlüklerde farklı anlamları da karşımıza çıkabilir. Ermenegildo Zegna’nın internet sitesinde Peruvian Ambrette’nin tanıtımı şöyle yapılmış: “Hayvanlardan elde edilmeyen tek doğal misk olan misk amberi, Peru’da Ermenegildo Zegna için özel olarak seçilmiş amberçiçeği tohumlarından elde ediliyor. Essences Koleksiyonu’na yeni katılan bu ürün, gücü ve sıcaklığı ile erkeksi lüksün en iyi örneğini sunuyor.”

Parfümün açılışı tatlı, yumuşak misk ve baharatlarla gerçekleşiyor. Keskin ve yoğun değil ilk dakikalar, aksine yumuşak ve kolay sevilebilecek tarzda başlangıcı. Orta kısımda büyük değişim yok. Aynı beyaz miskli, yumuşak baharatlı yapı devam ediyor. Orta kısımda ek olarak deriyi andıran plastiğimsi bir nota ekleniyor. Açıklanan notalarında kaşmir ağacı var, belki de oradan geliyor bu koku. Sonlarda da büyük değişim yaşanmadan devam ediyor aynı koku formu.

Peruvian Ambrette, düz çizgide ilerleyen yumuşacık bir miskli, odunsu, çiçeksi parfüm. Misk parfümün hemen her alanını kaplıyor. Buradaki misk, pamuk gibi, modern, tatlı ve adeta sütsü hissiyata sahip. Çiçeksi dediğime bakmayın, kadınsı çiçeksilikten bahsetmiyorum. Açıklanan notalarındaki iris, muhtemelen o yumuşak hissiyatı veriyor. Kremsi odunsularsa keskin ağaçsı değil, plastiğimsi tarza yakın.

Peruvian Ambrette, sakin, yufka yürekli, süper star olmak istemeyen, hoş, kaliteli, basit bir parfüm. Saldırgan değil, rahatsız edici tarafı yok, yeni nesil piyasa parfümlerine benzemiyor ama sıradışı, çok çarpıcı veya akılda kalabilecek tarza da sahip değil. Bu parfüm bende sütsü, kremsi miskle plastiğimsi derinin karışımını çağrıştırdı. Hafiften pudramsı tarafını da unutmamak gerekiyor.

Peruvian Ambrette’nin resmi olarak açıklanan notalarında orris, gaiac ağacı ve ambrette var. İlginç şekilde Dior Homme Intense’nin de notaları arasında iris çiçeği, ambrette ve gaiac ağacı var fakat iki parfüm birbirlerine pek benzemiyor. Peruvian Ambrette’yi biraz Divine – L’Homme Sage’nin orta kısmına benzettim. Peruvian Ambrette, Olivier & Co’nun açılışını da andırıyor. Ayrıca Comme des Garçons’un Odeur’larının daha kullanılabilir hali gibi de davranıyor. Benzetme işini abartırsak Emporio Armani Si’ye hatta Helmut Lang – Cuiron’a yakın denebilir.

Bu haliyle bir şişesini almaya gerek var mı çok emin değilim. Bu basit koku formu, konforlu ve size kendinizi dingin hissettirecektir. Onun kokusunu bir renge benzetmek istesem bu kesinlikle beyaz olurdu.

EDT formundaki parfümün kalıcılığı harika değil, etrafa yayılımı ortalamanın altında. İlkbahar-sonbahar kullanımı için daha uygun gibi. Erkek parfümü olarak lanse edilse de kadınlar rahatlıkla kullanabilir. Günlük kıyafetlere uyabilecek kolay kullanıma sahip yapısıyla sizi memnun edecektir.

Koku Güzelliği:10/7

17 Mart 2019 Pazar

Vertus – Paradox (2017)

“Cömertliği ve zarafeti ifade eden bir paradoks. Mükemmel uyumdaki zıtlıklar. Niş baharatların en karşıt anlarda ortaya çıkan gücü. Sertliğin gül ile yumuşatılan özel yorumuyla tanışın. Klasik vanilyanın, beyaz çiçeklerle kuşatılmış etkisine karşı koymak imkansız. Zirvedeki şıklığın paradoksunda yeriniz hazır. Gücü tek bir nefeste içinize çekerken, yeni bir öykü yaratacaksınız.”

Vertus’un genişleyen koleksiyonundaki en yeni üyelerden Paradox’un tanıtım yazısı, parfüm hakkında az çok fikir veriyor. Markanın 2017 çıkışlı yeni parfümleri arasında yer alan Paradox, çiçeksi oryantal tarafa ve yeşil temaya yakın görülmüş. Yeşil kokan parfümlere meraklı birisi olarak önceliği Paradox’a vermek istedim ve bir süredir birlikteyiz kendisiyle.

Paradox’un başlangıcı şekerli, lezzetli ve sulu meyvelerle gerçekleşiyor. Eriğe benzettiğim üst notalardaki meyvemsilik ferah sayılamayacak kadar olgun ve koyu. Orta kısımda meyvelere tatlı baharatlar ekleniyor. Biber, orta bölümde kendisini en çok gösteren baharat diyebilirim. Hoş bir sürpriz olarak gül yağlarına benzemeyen tarzda verilmiş gül temasıyla karşılaşıyoruz orta notalarda. Bu kısım için biberli, meyveli gül kokuyor diyebilirim. Sonlarda kuru sayılabilecek yasemin devreye giriyor. Sandal ağacıyla desteklenen yasemine bir parça misk de ekleniyor. Kapanışta vetiver de dikkat çekici şekilde yer alıyor. İşte size Paradox’un özeti.

Paradox’un açıklanan notalarına bakalım. Meyveler, baharatlar, yasemin, gül, müge, biber, sandal ağacı, vetiver, labdanum ve vanilya. Dikkatinizi çektiyse genellikle kadın parfümlerinde rastladığımız üç çiçek mevcut Paradox’ta: Müge, yasemin ve gül. Bu çiçekleri görünce Paradox’un çok kadınsı olduğunu düşünebilirsiniz. Başlangıçtaki meyveler hafiften kadınsı hissettirse de sandal ağacı, biber ve erkeksi verilmiş yasemin, parfümün kadın tarafına kaymasına izin vermiyor. Bu anlamda uniseks kullanıma yakın duruyor.

Paradox, bolca tatlı, modern, meyveli, baharatlı, çiçeksi kompozisyona benziyor. Başlangıçtaki leziz miskli meyveler pek bana göre olmasa da orta kısımdaki baharatlı güllü bölümü sevdim. Baharat ve gül kompozisyonları özenli verildiği zaman koklanmaya doyulmuyor. Vertus, orta kısımdaki başarılı işçiliği sonlara pek taşıyamasa da maskülen yaseminli kapanış ilginç olmuş. Meyveli başlayan, baharatlı devam eden, sandal ağacı sayesinde odunsu vetiverle kapanan bir parfüm Paradox.

Gelin biraz da dedikodu yapalım. Kullanım döneminde Paradox’un başlangıcını, modern zamanların en kült parfümlerinden birisi haline gelmiş Tom Ford’un Black Orchid’ine benzettim. İki parfümün açılışındaki tanımlanması zor meyveler benzeşiyor. Gerçi Black Orchid’in meyveleri karanlık sayılabilecekken, Paradox’un meyveleri daha genel beğeniye uygun denebilir. Tabii orta kısımdan itibaren iki parfüm farklı yönlere doğru yol alsa da Paradox’un meyvemsiliğini ve kalite hissiyatını Black Orchid’e göre biraz daha başarılı buldum. Yine de Black Orchid hakkındaki düşüncelerim belli. Paradox’un, asla sevemediğim bir arkadaş olan Black Orchid’e benzeyen kısmına yine ısınamadım.

Sonuç olarak rahatsız edici yapaylığa rastlanmayan Paradox’un kokusunu hep başka bir parfüme benzettim ama bulamadım. Hüzünlü ve buruk kokan Paradox’u bir parfümseverin Rose 31’e benzettiğini gördüm. Uzun zaman önce kullandığım Rose 31’in kokusunun hafızamdan büyük oranda silindiğini de bu benzetmeyle fark ettim. Evet, belki de Le Labo’nun ünlü Rose 31’ini andırıyor Paradox, ahh benim yaşlanan koku hafızam 🙂

EDP formundaki Paradox’un kalıcılığı iyi, etrafa yayılımı ilk on beş dakika idare eder, sonrasında normale dönüyor. Sonbahar-kış dönemine uygun koku profili çiziyor. Kadın-erkek herkesin kullanabileceği, arabik kokmayan bu postmodern Fransız’ı yüksek fiyatına istinaden denemeden almayın, ne olur ne olmaz.

Koku Güzelliği:10/6

12 Mart 2019 Salı

Kenzo – World EDT (2018)

Kenzo modaevinin sanat yöneticileri Carol Lim ve Humberto Leon’un vizyonunu yansıtan World isimli kadın parfümü 2016 yılında Eau de Parfum olarak piyasaya sürülmüştü. Carol Lim ve Humberto Leon, World isimli kadın parfümünün, Kenzo markasının kimi özelliklerini taşıması gerektiğini düşünmüşlerdi. Mesela cesur, kendiliğinden, şaşırtıcı, eğlenceli ve renkli…

2016 yılı çıkışlı World EDP’nin dikkat çekici bir özelliğiyse kokusunu ünlü burun Francis Kurkdjian’ın tasarlamasıydı. Kendi markasıyla ismini güçlü şekilde duyuran Francis Kurkdjian’ın dışarıya pek iş yapmadığı biliniyor. Kenzo ile Francis Kurkdjian’ın işbirliğiyle ortaya çıkan ilk World’den bir yıl sonra World Intense raflardaki yerini aldı. 2018 yılındaysa World’un Eau de Toilette versiyonu karşımızdaydı. World EDT’nin kokusunaysa Francis Kurkdjian ve Maia Lernout imza attı.

Kenzo’nun internet sitesine göre “markanın ruhuna sadık, eğlenceli ve dinamik” bir parfüm olan World’un açılışı tatlı ve modern meyvelerle gerçekleşiyor. Üst notalarda armut benzeri oldukça tatlı meyvemsilik sizi karşılıyor. Çok ilgi çekici olmayan başlangıcından sonra tatlılık bir parça azalıyor orta bölümde. İlerleyen dakikalarda çiçekler bizi karşılıyor. Sabunsu sayılabilecek pürüzsüz, sakin ve huzurlu çiçekler şakayık ve gül olsa gerek. Parfümün açıklanan notalarında badem çiçeği var ki parfümlerde pek karşımıza çıkmıyor bu nota. Dikkatli koklandığında orta bölümde bademsi-çiçeksi yapı hissediliyor. Orta bölüm hoş olmuş. Son kısımda tatlılığın biraz daha azaldığını sevinerek izledim. Alt notalarda kuru ve tozlu sayılabilecek orris ile kapanış yapılmış. Sabunsu hissiyat tenden ayrılana kadar devam ediyor. Son bölümü en sevdiğim yeri oldu.

World EDT, meyveli-çiçeksi bir arkadaş. Başlangıcı meyveli, orta kısmı çiçeksi olsa da ağırlıklı olarak beyaz bahar çiçekleri her daim ön planda. Piyasadaki birçok bu tarz parfümü andırıyor World. Çok farklı, sıradışı ve yaratıcı tarafı yok. Temiz, sakin, naif, duru, sabunsu, barışçıl, saf bir tarzı var. Asla saldırgan ya da rahatsız edici değil. Genel olarak dengeli ve yumuşak kokuyor.

Kimi kullanıcıların eleştirdiği sabunsu-pudralı tarafı bence el kremlerine benzemiyor. Burada yağlı hissiyat yok tam tersi kuru/tozlu bir parfüm sonlara doğru. Hani ipeksi dokunuş diye tabir vardır, hemen hemen öyle orta kısımdan itibaren World. Onun anaç karakteri olduğunu düşünüyorum ya da bu tarz kokular bende öyle izlenim uyandırıyor.

Sonuç olarak dünyayı yerinden oynatmayacak bir parfüm olsa da kullanımı rahat ve konforlu. Kullanan çoğu kadının ondan nefret etmeyeceğini düşünüyorum. Başlangıcı ucuz deodorantları ya da kolonyalı mendilleri andırsa da orta kısımdan itibaren güzel ve sakin çiçeksiliğe doğru evriliyor.

World EDT’nin ne yazık ki performansı zayıf. İlk dakikalarda etrafa yayılsa da kısa süre sonra tene yaklaşıyor. Bu kadınsı, basit ve temiz koku formu her yaştan hanımefendiye yakın duruyor. İlkbahar, en iyi sonucu verecek dönem gibi görünüyor. Yaz mevsiminde de kullanılabilir. Şanslıydım ki kullanım döneminde hava Mart ayına göre gayet ılıktı ve tam mevsimiydi. Günlük kullanıma da uyum sağlayacaktır.

Koku Güzelliği:10/6