29 Ekim 2014 Çarşamba

Robert Piguet – Baghari (2006)


Robert Piguet – Baghari (2006)

Kariyerinde L'Air du Temps, L'Interdit, Monsieur de Givenchy gibi döneminin önemli parfümlerine imza atmış Francis Fabron'a acaba Robert Piguet ne söylemişti? Onunla nasıl bir anlaşma yapmıştı? Onun için piyasaya süreceği parfümün tasarım aşamasına ne kadar müdahil olmuştu? Belki de bay Fabron'dan "hayalperest kadının arzulayacağı " bir koku istemişti Robert Piguet. Kim bilir.

Baghari isimli kadın parfümünün yaratılış öyküsünü ne yazık ki bilemiyorum. 1950 yılında, dönemin en önemli parfüm markalarından birisi olan Robert Piguet'in, koleksiyonuna yeni parça tasarlaması için Francis Fabron'un kapısını çaldığını ise biliyoruz. Bu eşsiz parçanın adı Baghari olacaktı. Bundan tam altmış dört yıl önce, Piguet'in dördüncü parfümü olarak dünyaya gelecekti Baghari.

Robert Piguet'in diğer görkemli klasikleri gibi Baghari'de çok uzun yıllar üretilmedi ve üzeri tozlanan pırlanta gibi gün yüzüne çıkmayı bekledi sabırla. 2006 yılı, onun ikinci doğum tarihi oldu adeta. Piguet'nin diğer klasikleri ile beraber, genç parfümör Aurelien Guichard tarafından yeniden yorumlandı ve dünya parfüm pazarına sunuldu. Uzun zamandır çekmecemde duran yeni formülasyon Baghari'ye elim nedense bir türlü gitmemişti. Demek ki herşeyin bir zamanı varmış ve doğru gün bugünmüş.


Fragrantica'da çiçeksi oryantal olarak sınıflandırılan Baghari'nin başlangıcı tertemiz turunçgiller ile gerçekleşiyor. Baskın portakal olarak düşünmeyin üst notaları. Daha çok portakal çiçeği kıvamında çiçeksi bir dokunuş. Açılışı fena değil Baghari'nin. İlerleyen dakikalarda benzer tavır devam ediyor. Portakal çiçeğinin yerini beyaz çiçekler alıyor. Sümbülteber benzeri çiçeksiliği yasemin ve iris (süsen) sağlıyor olabilir. Aldehitler müthiş bir rol oynuyor. Abartılı kullanılmamış aldehitler biraz pudralı hissiyat veriyor ama neyseki No.5 EDP'nin başları gibi değil. Azıcık da menekşe ve gül mü var orta kısımda? Bu bölümü biraz banyo sabunlarına benzettim ve kendime yakın bulmadım. Son bölümdeki değişim görülmeye değer. Beyaz çiçeksi yapı neredeyse yok alt notalarda. Kremsi, bembeyaz vanilya ve yine bembeyaz yumuşacık misk karşılıyor sizi. Harika vanilyayı koklamaya doyamıyorum. Sonları nefis Baghari'nin. Açık ara en sevdiğim yeri oluyor kapanış kısmı.

Baghari'nin kadın parfümü olarak tasarlandığını düşünürsek, çiçeksi karaktere sahip olması şaşırtıcı değil. Tabii burada çok kadınsı bir çiçeksilikten bahsedemem. Nötre yakın beyaz çiçekler, takıntısız erkekler için rahatlıkla giyilebilir. Aldehitlerin sınırlı ve kibar kullanımı gayet akıllıca. Sonlardaki kremsi-lezzetli vanilya adeta süt tadında ve kıvamında. Vanilyaya eşlik eden amber ve misk yeni yıkanmış ve mis gibi kokan nevresim gibi.

Merak edenler için söyleyeyim. Baghari, erkekler için tasarlanmış Prada'nın Amber Pour Homme'undan veya Francis Kurkdjian’ın Apom Pour Homme’undan daha kadınsı değil. Eğer Amber Pour Homme ve Apom Pour Homme, erkek parfümüyse, Baghari'yi de erkekler de kullanabilir. Günümüzün modern parfümlerine öykünen bu yeni formülasyon, ayarı kaçırılmamış tatlılık barındırıyor.


Carnal Flower ya da Fracas gibi baskın sabunsuluk ve beyaz çiçek temasına sahip değil Baghari. Onu kullanmadan önce okuduklarımdan dolayı fazlasıyla çiçeksi olacağını düşünüp, tedirgin olmuştum. Kullanım sürecinde o bilindik insanın içini bayan çiçeklerle karşılaşmadım. Bence Baghari, yoğun bir dişilik yaymıyor etrafa. O daha çok huzurun, barışın, hayal dünyasının, şefkatin, mutluluğun kokusu.

Yapaylık ve Maison Francis Kurkdjian'ın kimi çiçeksi parfümlerindeki kontrollü sterillik yok neyseki Baghari'de. No.5 EDP'deki tozlu ve boğucu aldehitleri örnek almamış kendisine. Bence o bembeyaz, temiz, saf ve masum bir koku. Basit, modern, genellikle tek düze ve fakat tam bir ten kokusu. Onu, yeni duştan çıkmış teninize çok değil 1-2 defa sıkın ve öyle koklayın ve gözlerinizi kapatın. Binbir türlü hayal kurun, çocukluğunuzu hatırlayın, annenizin teninin kokusunu anımsayın, eğer varsa bebeğinizin minik kollarının kokusunu içinize çekin. Belki de Baghari'ye yakın aromayla karşılaşırsınız.

Parfüm kritikçisi Luca Turin'in kitabında portakal şipre olarak sınıflandırılmış. Beş üzerinden dört puan verilerek çok beğenilmiş bay Turin tarafından.


Eau de Parfum (EDP) formundaki Baghari'nin kalıcılığı harikalar yaratmıyor. Fark edilirliği orta seviyede. Her yaştan kadına hitap edebilecek kokusu, genel beğeniye uygun gibi görünüyor. Serin sonbahar günlerinde kullandığım Baghari'yi doğru dozajlama ile dört mevsimde kullanmak zor olmasa gerek.

Koku Güzelliği:10/7

3 yorum:

  1. Robert piguet parfumlerinin kalitesinin yüksek olduğunu kabul ederek tarzlarini kendime yakin bulmadim. Ne fracas ne visa ne ne futur...kismen bandit i begendim.bu parfumu henuz denemedim umarim cok severim

    YanıtlaSil
  2. Bu parfüm aynen söyle kokuyor . biraz geçmişe çocukluğa ya da gençliğe doğru gidelim ...

    Eskiden bakkallarda üçgen piramid sekilli minik baloncuklarin içinde renkli renkli sıvılar vardı hepsi gidim gidim. Ve onları patlAtıp onları üstümüze sürerdik ve degisik bir kokuları olurdu. Ama hepsi aynı. Kokardı . bu parfüm işte aynen o kokuyor

    YanıtlaSil
  3. merhaba kalıcılığı ve farkedilebilirliği yüksek kısın kullanılabilen güzel kokulu bir parfüm arıyorum siz parfüm uzmanı arkadaslardan öneri beklıyorum fiyat aralığım 100-150 şimdiden teşekkürler

    YanıtlaSil