13 Haziran 2015 Cumartesi

Xerjoff – Nio (2009)


Xerjoff – Nio (2009)

Tamamen tesadüf eseri iki hafta içinde yolumuz ikinci defa İtalya'yla kesişiyor. Geçen hafta tekrardan incelediğim Versace Pour Homme'dan sonra bu sefer İtalya'nın ve hatta dünyanın ultra lüks denebilecek niş markası Xerjoff benimle birlikte. Geçtiğimiz aylarda Kobe'sini kullandığım Xerjoff'un bu sefer sevilen eseri Nio bileklerimi süslüyor.

Sergio Momo tarafından "hayallerindeki parfümleri meydana getirmek için" kurulan Xerjoff, akla ziyan fiyatları ile niş parfüm sektöründe şimdiden kendisine yer açmayı başardı. Parfümlerini genellikle seriler halinde piyasaya sürüyor Xerjoff. XJ 17/17, Shooting Stars, Casamorati ve Join the Club serileri, markanın en bilinen işleri arasında gösterilebilir. Özellikle Shooting Stars serisi, Xerjoff'un başarısında önemli pay sahibi.

İtalyanların niş parfüm alanındaki ağırlıkları anlamında Xerjoff'un yeri ayrı. Tabii fiyatlarının oldukça yüksek olması (birçok niş markanın neredeyse iki katına satılması) Xerjoff parfümlerinden beklentileri oldukça yükseltiyor. Pahalı olanın kaliteli ve güzel olması gerektiği koşullanması muhakkak ki hepimizde mevcut. Beş yüz bin euroya aldığınız Ferrari'nin çok özel olmasını ve size farklı duygular yaşatmasını istemeniz normal. Xerjoff'u ise parfümler dünyasının Ferrari'si olarak lanse etmek çok doğru olmayabilir. Yine de karşımızda bambaşka bir dünyanın markası var. Alt ve orta gelir grubu insanların çoğu zaman giremeyeceği bir kulübün işletmecisi olarak düşünebiliriz Sergio Momo'yu. Sadece süper zenginlerin girebildiği bir dünya.


Nio, markanın Shooting Stars serisinin üyesi. Yurt dışı merkezli platformlarda çok fazla övgüler alması ilgimi çekti. Hatta markanın isminden en çok bahsedilen erkek parfümlerinden birisi Nio. Bir yorumcunun "dünyanın şimdiye kadar yapılmış en güzel turunçgil parfümü" övgüsü kulağa biraz abartılı gelse de, kullanım sürecinde Nio'yu sevdiğimi söyleyebilirim.

Kendi sitelerinde ferah aromatik ve odunsu yönüne dikkat çekilmiş ve parfümün "İtalya'nın güneyindeki kırlarda dolaşıyormuş" hissiyatı verdiği belirtilmiş. Nio'nun açılışı gerçekten de ferah nüanslarla gerçekleşiyor. Ferah neroli ve bergamotla başlayan üst notalar müthiş. Şaşkınım ve mutluyum çünkü anlatması zor güzellikteki turunçgiller çok doğal, taze, naif ve yeşil. Orta kısma geçeyim. Burada ferah yapı devam ediyor. Yeşil yapraklar, portakal çiçeği ile birlikte hala enfes kokuyor. Orta bölümde erkeksi yasemin devreye giriyor. Yumuşak ve serin/soğuk baharatların katkıları kısıtlı. Kakule ve biber keskin değil gayet yumuşak ve uyumlu. Orta bölüm başlangıcı kadar baş döndürücü olmasa da hala çok güzel. Son kısımda radikal değişim var ama hiç de olumlu anlamda değil. Yumuşak ve ferah sedir ağacı ve gayet sıradan misk, alt notaları sıkıcı ve vasat yapıyor. Son kısım ferah ve sucul karakteri devam ettiriyor. Çok berrak ve steril kokuyor ama sevdiğimi söyleyemem. 

Nio, temiz, ferah, basit, doğal bir iksir adeta. Sonları dışında, çok üst düzey kalitesi ve rafine yapısı, hayran bırakıyor kendisine. Parfümün üzerinde dolaşan limon-neroli ikilisi kokuyu her daim taze kılıyor. Belki bana katılmayabilirsiniz ama zaman zaman içine taze nane yaprakları konmuş limonataya benzettim Nio'yu. Parfümdeki "yeşil" temasını atlamak olmaz. Biraz çimensi hale gelebilen yeşil ferahlık, bazen yaprakları bazen de yağmur sonrası mis gibi kokan bahçeyi andırıyor. Kullanması ve koklaması zevk veren bu eser, çoğunuzun beğenisini kolaylıkla kazanacaktır.


Bahçe demişken aklıma Hermes'ın "Jardin" serisi geliyor. Un Jardin Sur Le Nil'i biraz çağrıştırıyor yeşil ve ferah tarzı. Nio çok daha ferah ve berrak. Nil daha yeşil ve meyvemsi. İkisi de çok taze ve lezzetli. Geçtiğimiz haftalarda kullandığım By Kilian'ın Prelude to Love'unu da hatırlatıyor azıcık. Kullanım sürecinde hafiften de Virgin Island Water esintileri burnuma geldi. Virgin Island Water’daki hindistan cevizini çıkarsak, Nio’ya yakın bir koku elde edebiliriz belki de. Genel yapısı bu tür buruk-yeşil-neroli-misket limonu kompozisyonlarına benzetilebilir.

Sonuç olarak günlük kullanıma uyabilecek, modern ve canlı bir yapıya sahip. Üst ve orta notaları nefis, sonlarıysa sıradan bir eserle karşı karşıyayız. Başlangıçtaki müthiş doğallık ve tazelik, neredeyse doğada rastlanabilecek kadar gerçekçi. Orta kısımda biraz sabunsuluğa kayan çiçeksilik asla çok kadınsı değil. Denge başarıyla kurulmuş. Nio, kaynaklarda erkek parfümü olarak geçiyor. Oysa kendi sitelerinde böyle bir yönlendirmeye rastlamadım. Genelini düşündüğümde hem erkeklerin hem de kadınların kullanabileceklerini düşünüyorum.

Aklıma takılan bir konuyu daha yazayım. Nio, oldukça yüksek fiyat etiketini hak ediyor mu sorusunu gündeme getirebilir. Eğer bu fiyatları verebilecek durumdaysanız sizin için gayet güzel bir seçenek olacağını söylemem gerek. Fakat bütçeniz bu seviyelerde değilse, bence kendinizi zorlamaya gerek yok. Başka seçeneklere yönelebilirsiniz. Yani parasını hak etme durumu gayet göreceli ve baktığınız yere göre değişebilir.

Nio, EDP formuna sahip. Kalıcılığı fena değil. Fark edilirliği başlarda gayet iyi. Sonra da kendisini hissettirmesini biliyor. İlkbahar-yaz kullanımı için uygun olacağı söylenebilir. Yaş sınırı olmaksızın denenebilir.


Parfümün tasarımını Jacques Flori yapmış. Bay Flori çok bilinen burunlardan değil. Genellikle niş markalar için çalışmış.

Not: Bu parfümü bana ulaştıran www.decantshop.com sitesine teşekkür ederim.

Koku Güzelliği:10/7.5

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder