26 Şubat 2017 Pazar

Bois 1920 – Real Patchouly (2005)

Paçuli notasının çalışılması en zor kokulardan olduğu söylenir. İşin teknik kısmına o kadar haiz olmasam da, paçulinin yoğun ve karakteristik kokusunun parfümlerde diğer notalarla uyum anlamında sorunlar çıkaracağını görmek zor değil. İlk zamanlarda hiç sevemediğim paçuli parfümlerini artık sevdiğimi düşünüyorum. Tabii her paçuli yorumunu değil. Mesela kadifemsi ve parlak kullanılan yapay paçuli çoğu zaman baş ağrısına sebep olur bende. Oysa derin, karanlık ve köksü paçuliyi koklamaya doyamam. Ancak yüksek kaliteli ve ilginç olması gerekiyor paçulinin.

Niş parfümcülüğün paçuli kokularına ağırlık vermeye başladığını görüyoruz. Birçok marka paçuliyi merkeze alan parfümler üretiyor ve iyi de yapıyorlar. İtalyan niş parfümevi Bois 1920’de koleksiyonuna 2005 yılında paçuli merkezli parfüm eklemeyi ihmal etmedi. Real Patchouly, merakla denemek istediğim parfümlerdendi. Şükür ki kavuştuk birbirimize.

Parfümün başlangıcı koyu, güçlü ve karanlık paçuliyle gerçekleşiyor. Paçuli yağlarını andıran bu yoğun koku, çikolatayla harmanlanmış gibi. Üst notalarını sevdim. Orta kısma geçilirken güzel sürpriz beni bekliyor. Başlangıçtaki paçuliye, aynı karanlıkta tütün ekleniyor. Hafif dumansı tütün, ıslak tütün yapraklarını düşündürtüyor. Paçuli-tütün ikilisi harika ilerliyor ve onları karanlık ve egzotik amber karşılıyor. Orta bölümde, amber o kadar büyük yer kaplıyor ki neredeyse başrole yerleşiyor. Son kısımda hafiften pudralı ve yüksek kaliteli vanilya yerini alıyor. Neyse ki günümüz parfümlerindeki gibi şekerli verilmemiş vanilya.

Real Patchouly, başlangıcında paçuliyi, orta kısımda amberi, sonlardaysa vanilyayı merkeze alıyor. Paçuli, başlangıçta etkiliyken, orta bölümde geri planda kalmayı tercih ediyor. Orta kısımda tenimdeki tütünü rahatlıkla hissediyorum hatta amberli tütün diyebilirim. Bu iki notadan sonra paçuli üçüncü eleman olarak orta bölümde varlığını sürdürüyor. Kapanıştaysa artık paçuli yok denebilir.

real buyuk yen
Fotoğraf parfumo sitesinden alınmıştır.

Real Patchouly, dolgun ve kasvetli bir parfüm. Tütün, amber ve paçulinin bir arada kullanıldığı bir eser, ancak bu kadar başarılı dengede tutulabilirdi. Bu anlamda parfümün tasarımcısı Enzo Galardi’yi tebrik etmek gerekiyor. Hem çoğu kişi için kullanması ve sevmesi zor yapıda, hem de bu tarzı sevenlerin oldukça ilgisini çekecek kadar kaliteli ve gerçekçi. Çok iyi iş çıkarılmış.

Parfümdeki bütün elementlerin kullanımını sevdim. Sadece amber biraz fazla verilmiş bence. Amberin yerine orta kısımda paçulinin ağırlığı fazla olsaymış, artık önünde saygıyla eğilmekten başka şansım kalmayacaktı Real Patchouly’nin. Kimi kullanıcıların Ambre 114’e benzetmeleri gayet doğal. İki parfümdeki amber birbirine epey benziyor. Kimileri de Ambre Sultan’a benzetmiş ama bence Ambre 114’e daha çok benziyor Real Patchouly.

Bir süredir yapmadığım ten-kumaş değerlendirmesi de yapayım. Ten üzerinde gayet derin ve gizemli kokan Real Patchouly, kumaşta aynı ilginçliği gösteremiyor. Hırkamda kullandığımda dümdüz ve koyu bir amberle karşılaştım ki gayet tekdüze idi ve koku güzelliği anlamında sıradandı. Asıl marifetini ten üzerinde gösteriyor Real Patchouly.

Bir EDT nasıl bu kadar yoğun ve dolgun kokabilir. Bu sorunun cevabı bay Gallardi’de fakat şunu söyleyebilirim ki, vereceğiniz paranın hakkını verecektir Real Patchouly. Performanstan da öteye, gerçek bir parfüm kullandığınızı size hissettiriyor.

onde real yen
Fotoğraf parfumo sitesinden alınmıştır.

Karanlık ve derin kokan Real Patchouly, günlük kullanım için olmasa da ara ara dolabınızda canınız çektiğinde kullanmak için durabilir. Akşam kullanımına uygun bulduğum Real Patchouly, ofiste ya da işyerinde değil de, farklı ambiyansa sahip yerlere giderken düşünülebilir. Hem kadınlar hem de erkekler için tasarlandığı söylense de, erkek kullanımı için uygun. Otuz yaş ve üzerindeki deneyimli arkadaşların kullanmasını öneririm. Genç delikanlı işi değil. Tam bir kış kokusu. Kalıcılığı gayet iyi. Fark edilirliği başlarda yüksek.

Not: Bu parfümü bana ulaştıran Dinçer beye teşekkür ederim.

Koku Güzelliği:10/8

24 Şubat 2017 Cuma

Çekilişe Devam :) (Kazanan belli oldu)

Kazanan:

Asil: Gülcihan    sevdakestaneci@gmail.com

Yedek: Hasan   hasansevda63@gmail.com

Vertus’un Rose Prive isimli parfümünü, çekilişle bir kişiye hediye edeceğim. Çekiliş için tek şartım “parfummerakiofficial” Instagram adresinin takip edilmesi. Instagram adresini takip ettikten sonra bu başlığın altına çekilişe katılma isteğinizi bildirip, e-posta adresinizi de yazmanız önemli çünkü eğer kazanırsanız, size e-posta
üzerinden ulaşacağım.

Çekilişe katılım 24 Şubat 2017 Cuma günü saat 18.00’de başlayacak ve 25 Şubat Cumartesi günü saat 18.00’de sona erecek. Çekiliş sonucunu, cumartesi günü yine bu başlıktan açıklayacağım. Lütfen herkes tek sefer katılsın, aynı kişiden gelen birden fazla mesajı ciddiye almayacağım.

Herkese bol şans.

Parfüm Merakı’nın resmi Instagram hesabı: https://www.instagram.com/parfummerakiofficial

21 Şubat 2017 Salı

Chanel – Allure (1996)

Kendime kızıyorum böylesi bir parfüme neden bu kadar zaman sonra yer verdin diye. Chanel’in Allure isimli kadın parfümü, 1996 yılında piyasa sürüldüğünden itibaren en çok satanlar listesinde hep yukarılardaydı. 1990’ların ortalarından beri kadın parfümlerinin en sevilen eserlerinden Allure, nihayet Parfüm Merakı’nda görücüye çıkıyor.

Yirmi yaşını geçmiş bu modern klasiğe, o kadar çok kadında rastlıyorum ki, onun neden bu kadar sevildiğini sanırım anlıyorum. Kendi sitelerinde parfümün ismi olan cazibe kavramına yatırım yapılmış ve “her kadının özel cazibesi vardır” denilerek tanıtıma gizem katılmaya çalışılmış. Yine kendi sitelerinde çiçeksi, ferah oryantal olarak tanımlanmış Allure.

Parfümün açılışı canlı ve dinamik turunçgillerle gerçekleşiyor. Limon ve portakal-mandalinalı başlangıç, buruk, tatlı, azıcık kremsi, modern ve kadınsı. Üst notaları güzel Allure’un. Orta kısımda turunçgiller geri plana geçerken, kadınsı dokunuş artıyor. Sarı çiçeklerin ağırlığını arttırdığını görüyorum. Tatlılık hala var. Sabunsuluk, çiçeklere seve seve eşlik ediyor. Tabii meyvemsiliği de unutmamak gerek. Orta notalarda turunçgil meyvemsiliğinden ziyade tropikal meyve yapısı var gibi. Açıklanan notalarında tutku meyvesi ve şeftali var. Muhtemelen bu iki arkadaş, orta bölümdeki meyvemsiliğin sebebi. Orta kısım çiçeksi-meyveli düzlemde ilerliyor. Son kısımda, vanilya tüm lezzetiyle görevinin başında. Ona misk, yumuşak odunsular ve kadifemsi paçuli eşlik ediyor. İşte size Allure’un bana göre röntgeni.

Yukarıda birkaç cümle önce söylediğimi tekrar edeceğim. Allure’un genelini düşündüğümde meyveli-çiçeksi tarzın tipik özelliklerini sunuyor. Baştaki modern kremsi turunçgiller, orta kısımdaki beyaz ve sarı çiçekler ile turunçgil-şeftali-tropik meyve kombiniyle birleşiyor. Orta notalar çok tanıdık. Muhtemelen birçok yeni nesil kadın parfümünün kopya çektiği yer orta bölüm. Sonları çarpıcı ve cazibeliden ziyade konforlu. Noktayı kremsi vanilyanın koyması hiç şaşırtıcı değil.

resmi allure yen

Allure, muhtemelen bir kadının kullanabileceği en dikkat çekici, en cazibeli, en etrafta uçuşan, en iddialı, en kadınsı eserlerden birisi. O, her şeyiyle kadın parfümü. Dişil tarafı yüksek. Kendisine verilen görevi yeterince yapıyor. İsmi ve kokusu arasındaki tutarlılığı sağlıyor. Sonuç olarak güzel bir parfüm. Faakaaat…

Kullanım döneminde orta bölümden itibaren başlayan saldırgan çiçekler, hafiften yapaylık sınırında. Kimi bünyelerde baş ağrısı yapma potansiyeli var. Kokusu çok farklı ya da devrimci değil. Piyasadaki birçok çiçeksi-meyveli kadın parfümüne benziyor. Tabii Chanel’in kalitesini yansıttığını da söylemem gerek.

Sonuç olarak başarılı ve güvenli kadınsı koku arayanları, Allure kollarını açmış şekilde bekliyor. Bir erkek olarak benim üzerimde biraz sırıtsa da, sarışın, renkli gözlü, orta boylu, hayat dolu ve ışıltısı olan kadınlara çok yakışacağını düşünüyorum Allure’un. Kendi üzerimde kokusuna bayılmasam da, hoş bir kadının üzerinde çok daha seveceğimi tahmin ediyorum.

Bilemiyorum bana katılır mısınız ama orta kısımdan itibaren ki halini başka bir Chanel’e, Coco Mademoiselle’e azıcık benzettim. Coco’daki kadifemsi paçuliyi dışarı çıkarırsak, sanki birbirilerine benzeyecekler.

dudak allure yen

Kullandığım EDP versiyonuydu. EDT ve Parfum konsantrasyonları da var Allure’un. Kalıcılığı iyi ama fark edilirliği zayıf gibi. Sıcak yaz mevsimi dışında her zaman kullanılabilir. Kokusunun tasarımını Jacques Polge yapmış.

Koku Güzelliği:10/7

18 Şubat 2017 Cumartesi

Mazzolari – Lui (2006)

Aslında klasik bir hikaye sayılabilir Augusto Mazzolari’ninki. Çocukluğunda başlayan parfüm sevgisi sayesinde, bugün İtalya’nın en büyük butiklerinden birisine sahip bay Augusto. Küçükken, evlerinin koridorunun altındaki bir odada başlayan koku tutkusunun peşinden giden Augusto Mazzolari’nin parfüm koleksiyonu giderek büyüyor. Niş parfüm segmentinde düşünülebilecek Mazzolari markasına ait 2017 yılı sonu itibariyle yirmiden fazla parfüm bulunuyor.

Mazzolari’nin muhtemelen en bilinen ve popüler parfümü, bir süredir kullandığım Lui. 2006 çıkışlı Lui için kendi sitelerinde erkeksilik vurgusu yapılıyor ki bu da bize erkekler için tasarlandığını düşündürtüyor. Lui’nin başlangıcı yoğun ve saldırgan hayvansılıkla gerçekleşiyor. Miskin destek verdiği güçlü hayvansallık, Antaeus, Absolue Pour Le Soir tarzında. Benim için fazlaca rahatsız edici üst notalardan sonra neyse ki hayvansallık azalıyor fakat kaybolmuyor. Orta bölümde koyu ve dolgun egzotik amber size merhaba diyor. Karanlık ambere yine kendisi gibi bir paçuli eşlik ediyor. Paçuli yağlarını andıran orta bölüm, eski ve köhne kokuyor. Yine de başlangıcına göre hoşuma gidiyor orta kısım. Sonlarda, hayvansallık ortada yok. Onun yerine hafiften pudralı vanilya yerleşiyor. Amber ve paçuli ikilisi de eşlik ediyor vanilyaya. Alt notalar gayet güzel.

Lui, erkeksi ve sert hayvansallıkla başlayıp, yine erkeksi egzotik amber-paçuli ikilisiyle kapanışa kadar ilerleyen bir parfüme benziyor. Açılışıyla sizi fazlasıyla zorlayan Lui, ilk yarım saat sert derimsi hayvansallığından ödün vermiyor. Ten üzerinde hayvansallık daha belirgin ve keskinken, kumaşta o kadar baskın değil neyse ki. Orta bölümden itibaren sevdiğim tarzda verilmiş ambere bayıldım. Paçuliyi fazlaca donuk ve yağlımsı buldum.

Lui, ilk anlarda sevmesi ve kullanması zor bir parfüm izlenimi veriyor. Biraz sabırlı olursanız, orta kısımdan itibaren güzel yüzünü gösteriyor. Genel olarak koyu, karanlık, eski, yaşlı ve nostaljik havası var. Günlük kullanıma uymayacağını, harika övgüler alamayacağınızı söyleyebilirim. Yine de niş parfüm sektörünün saygı duyulan modern klasiklerinden birisi haline gelen Lui’yi denemenizde fayda var. Eğer amber merkezli parfümleri seviyorsanız.

yatik lui yen
Fotoğraf parfumo sitesinden alınmıştır.

Şimdi Lui, hangi parfümlere benziyor? Bence Antaeus, Absolue Pour Le Soir, Ambre Precieux’un karışımı gibi. Başlangıcı Antaeus, orta ve sonları Ambre Precieux’u andırıyor bana göre. Umarım hafızam beni yanıltmıyordur.

Lui için söylenen “başyapıt” ifadesi abartılı olsa da sağlam ve kaliteli bir niş parfüm denebilir. Erkeksi, yoğun, karakterli yapısı insanların ilgisini çekiyor olabilir. Ben olsam bir şişesini almam ama alacak kişilere de bir şey diyemem. Özellikle başlangıcındaki hayvansallık, kullanmamı çok zorlaştırdı Lui’yi.

EDP formunda. Kalıcılığı gayet iyi. Fark edilirliği başlarda yüksek. Tam bir kış parfümü. Otuz yaş ve üzerindeki arkadaşlara önerebilirim.

Koku Güzelliği:10/6