22 Şubat 2013 Cuma

Byredo – Bal d’Afrique (2009)



Byredo – Bal d’Afrique (2009)  Markanın kadın parfümü olarak lanse edilen kokusu.

"Annem Hindistanlı. Babam ise yarı İskoç, yarı Kanada Fransızı. İsveç'te doğdum. Çocukken biraz İsveç'te yaşadım. Daha sonra başka yerlere taşındık ailemle. Bir kaç yerde büyüdüm diyebilirim. Kanada'nın Toronto şehrinde oldukça zaman geçirdim. Aksanım İsveç'ten yada çingenelikten geliyor olabilir.

Newyork'da yüksek okulu bitirdim. Sonrasında Kanada'da üniversiteye gittim. Biraz siyaset ile ilgilendim. En son olarak iç dizayna merak saldım. Kolej yıllarında profesyonel olarak basketbol oynadım. Oradan da İsveç'e gidip sanat okudum. Güzel sanatlar diploması aldım. Resim ve heykeller yaptım. Bu sıralarda ilk defa bir parfümör (profesyonel parfüm tasarımcısı) ile tanıştım. Pierre Wulff ile karşılaşmamız benim için yeni bir başlangıç oldu."

                                                            Byredo'nun kurucusu Ben Gorham. 

Bir söyleşisinde bunları söylüyor Ben Gorham. Hayatı dünyanın değişik coğrafyalarında geçmiş bu genç adam, son durak olarak kendisine İsveç'in Stockholm şehrini seçmiş anlaşılan. 2006 yılında kendi niş parfüm markası olan Byredo'yu kurmuş. Eski İngilizce'de "hoş koku" anlamına geliyormuş Byredo. Her niş marka gibi onun da hedefi "en iyi ve yüksek kaliteli malzemeleri kullanarak, harika parfümler üretmek."

Byredo, niş markalar arasında ismi çok geçen bir yerde değil açıkçası. Daha az yerde bulunuyor. Fazla öne çıkmaya çalışmıyor. Fakat 7 yıl gibi kısa sayılabilecek zaman diliminde (2012 yılı sonu itibariyle) on dokuz parfüme imza atmışlar. Ayrıca Gypsy Water, M/Mink, Pulp gibi başarılı parfümler üretmeyi başardılar. Bugün inceleyeceğim Bal d'Afrique'de ilgi çeken ve sevilen parfümlerinden birisi Byredo'nun.

Bal d'Afrique, şöyle tanıtılmış: "1920'li yılların sonlarındaki Paris ve Afrika kültürü, sanatı, dansı, müziğinden ilham alınmış sıcak ve romantik vetiver (kabe samanı). Parisli avantgardizm ve Afrika kültürünün karışımı ile eşsiz ve canlı bir anlatım."

                                                                          Josephine Baker.

Görüleceği üzere parfümümüz Afrika kültüründen ve 1920'li yıllarda Paris'teki yoğun etkisinden ilhamını almış. Bu etkileşimde o dönemde Paris'i sallayan ünlü dansçısı Josephine Baker'ın ne kadar katkısı var bilinmez ama ismini anmak istedim bu vesile ile.

Bal d'Afrique, odunsu oryantal olarak sınıflandırılmış. Parfümün açılışı azıcık limon, bolca turunçgiller ve biraz da portakal çiçeği ile gerçekleşiyor. Çok modern, pürüzsüz ve yüksek kaliteli. Başlangıcı gayet güzel. Orta notalara geçildiğinde asıl karakter karşımıza çıkıyor. Bu andan itibaren tatlı tropikal meyveler, tatlımsı lezzetli çiçekler, biraz hindistan cevizi ağırlığını koyuyor. Bence tatlı modern meyveler ve tropikal çiçekler ana oyuncu. Adeta tropikal bir içki kokteyli gibi. Ferah, yumuşak, sakin ve lezzetli. İnsanın yiyesi geliyor adeta. Orta kısmını da beğendim. Gelelim alt notalara. Hatta hiç gelmesek daha iyi. Son kısımda o lezzetli tropikal içki efekti pek kalmıyor. Onun yerine metalik ve yapay odunsu notalar (muhtemele sedir ağacı) ile yapay kabe samanı etkili oluyor. Bir de sıkıcı misk. Çok yazık olmuş.

Bal d'Afrique, başlangıcı ile sizde merak uyandırıyor. Orta kısmı ile fena değilmiş dedirtiyor. Alt notaları ile hayal kırıklığı yaratıyor. Üst ve orta notalara verilen önem keşke alt notalara da verilseymiş. O zaman güzel bir koku ortaya çıkacağına eminim. Ama fırsat kaçırılmış ne yazık ki.


Genel anlamda tropikal meyvelerin, egzotik çiçeklerin ve odunsu notaların hakimiyetinde. Tropikal meyveler zaman zaman sütlü kokteyl yada ananaslı meyve suyu havası veriyor. Hatta kendinizi Afrika'nın okyanusa kıyısı olan bir ülkesinde, kumsalın hemen bitişiğindeki butik otelde güneşleniyor gibi hissedebilirsiniz. Bir taraftan rengarenk kokteylinizi içerken, diğer taraftan insana huzur veren sessizlik içinde güneşin batışını izliyorsunuz. Ah be yaz mevsimi. Amma da özlemişim seni...

Başlangıcı ve orta kısmı yüksek kaliteli, modern ve lezzetli bir parfüm. Pürüzsüz ve yumuşak. Son kısmı ise vasat bir yapıda. Bu anlamda hayal kırıklığı yaşıyorum. Çünkü parfümün tende en uzun kalan kısmı olan alt notalarındaki o yapaylığı bütün gün koklamak zorundasınız. Bu tür parfümleri sevmeme rağmen bir türlü benimseyemedim. 100 ml.sine 220 dolar vermek şu haliyle pek mantıklı değil. Yine de karar sizlerin.

Açıklanan notalarında “Bucchu” isimli bir bitki de var. Daha önce hiç duymadığım bu bitki, Güney Afrika’da yetişen çalı grubuna ait bir türmüş. Afrika’da merhem olarak kullanılıyormuş Bucchu. Ayrıca ekşi kokarmış. Bir de siklamen çiçeği ve tatlı menekşe var tabiki. Çiçeksilik hissi buradan geliyor olabilir. Başından sonuna kadar hatırı sayılır derecede tatlılık barındırıyor. Hafiften şekerli kokuları sevmeyenlerin ilgisini çekemeyebilir.


İlginç bir yönünden bahsedeyim Bal d'Afrique'in. Parfümü ilk kullandığımda burnuma neredeyse hiç koku gelmedi. Acaba parfümde bir sorun mu var derken, diğer denemelerimde de başlangıcının çok çekimser kaldığını fark ettim. Bazı yorumcularda fark edilirliğinin düşük olduğundan bahsetmişler. Üst notalarda pek burnunuza gelmeyen kokusu ilerleyen saatlerde daha çok hissedilir oluyor. Adeta yavaş yavaş açılan ve etrafa yayılan bir kokuya sahip. Daha önce böyle bir duruma rastladığımı hatırlamıyorum. 

Diğer konu ise kimlerin kullanabileceği. Bazı kaynaklarda kadın parfümü olarak sunulmuş. Bence erkeklerde rahatlıkla kullanabilir. Bal d'Afrique'i ismi pek duyulmamış parfümörlerden Jerome Epinette tasarlamış. Eau de Parfum (EDP) konsantrasyonunda. Tam bir ilkbahar-yaz parfümü. 30 yaş altındaki genç insanların ilgisini çekecek gibi. Üst yaş gruplarına pek uymayabilir. Yüksek fiyatını hak ettiği konusunda şüphelerim var. Denemeden almamak gerek.

Artıları:
+ Başlangıcı fena değil.
+ Orta notaları idare eder.
+ Genel olarak herkesin sevebileceği kokusu.

Eksileri:
- Sonlarını hiç sevmedim.
- Fark edilirliği az.
- Fiyatı yüksek. Her yerde bulmak zor.

Koku Güzelliği:10/6

8 yorum:

  1. bende bir parfüm delisi olarak bu paylaşımı çok beğendim.emeğine sağlık..
    arkeoloji ve sanat tarihi

    YanıtlaSil
  2. Merhaba Parfüm Merakı, bu güzel yazı için teşekkürler. Senden ricam şu, farklı ve modern diyebileceğimiz cinsten bir kaç parfüm önerisi yaparmısın? Türkiye'de satılmayanlardan da olabilir. Mümkün olursa getirtebilirim. Teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhabalar cengiz,

      Modern derken neyi kast ettiğin açık değil. Fakat şöyle söyleyeyim. İncelemelerde oldukça detaylı olarak yazıyorum bir çok şeyi. Yazıların satır araları dikkatli okunursa bir çok sorunun cevabı bulunabilir.

      Bazı arkadaşlar en kalıcı parfüm listesi istiyorlar, bazı arkadaşlar en fark edilir parfüm listesi istiyor, bazı arkadaşlar 18 yaş grubuna uygun parfüm listesi istiyor. Ve bu istek listeleri uzayıp gidiyor.

      Buradan her arkadaşıma elimden geldiğince yardım etmeye çalışıyorum ama bir süre sonra aynı sorulara aynı yanıtları verirken buluyorum artık kendimi. Ve bu da bir yerden sonra benim için kısır döngüye dönüşüyor. Yoksa konunun seninle bir ilgisi yok. Genel olarak bir paylaşım yapmak istedim.

      Ben teşekkür ederim.

      Sil
    2. Parfüm Merakı, bu yazıdan da anlaşılacağı üzere bu konuda pek dertlisin :) seni anlayabiliyorum. Modern ve faklıdan kastım; eski tip parfümlere benzemeyen, 2000'den sonra çıkmış, fazla tanınmayan, kaliteli parfümlerdi.(Terre D'Hermes, L'Anarchiste gibi)

      Sil
    3. Dertliyim sanırım :)) Artık onlarca aynı soruya, onlarca kez aynı cevapları vermek takdir edersin ki bir süre sonra hiç de eğlenceli olmuyor. Sıkıntı basıyor bana :))

      Bak biraz kendini zorlayınca iki farklı parfümü bulmuşsun. Özellikle L'Anarchiste hiç aklıma gelmemişti. Mesela Emanuel Ungaro III'de olabilir farklı olarak. Yada Jean Paul Gaultier - Le Male Terrible...

      Boucheron - Jaipur Homme ise favori modern parfümlerden diyebilirim.

      Sil
    4. Kesinlikle hak veriyorum sana. Bu arada önerilerin için teşekkür ederim. Söylediğin parfümleri deneyeceğim.

      Sil
    5. Byredo "black saffron" bastan çikartici unisex parfum ama bence kadinlara yakisan kışkırtıcı......

      Sil