15 Şubat 2013 Cuma

Histoires de Parfums – 1969 (2001)



Histoires de Parfums – 1969 (2001)  Markanın uniseks kullanıma uygun parfümü.

28 Haziran 1969'da, gece saat 1:20'de koyu takım elbise giyen dört sivil polis, üniforma giyen iki devriye görevlisi, Dedektif Charles Smythe ve Müfettiş Yardımcısı Seymour Pine, Stonewall Inn isimli eşcinsel barına girip "Polis! Bu yeri devralıyoruz!" diyerek içeriye adımlarını attılar. Kamu Ahlâk Takımı dışarıda beklerken iki gizli kadın polis ile iki gizli erkek polis, görsel delil toplamak için o akşam bara daha erken geldiler. İçeride iken barın jetonlu telefonunu kullanarak Altıncı Polis Bölgesi'ni yardım için aradılar. Müzik kapatıldı ve ışıklar açıldı. O gece barda aşağı yukarı 200 kişi vardı. Bir polis baskınını daha önce hiç görmemiş müşteriler neler olduğunu anlamıyordu. Ancak ne olduğunu fark eden birkaç insan kapılara ya da tuvalet pencerelerine doğru koşmaya başladı. Polisler kapıları kapattı ve etrafı şaşkınlık kapladı.

Fakat baskın, planlandığı şekilde yürümedi. Standart prosedüre göre müşteriler bir sıraya alınıp kimlikleri sorulurdu. Kadın polis memurları kadın gibi giyinen müşterilerin cinsiyetlerini doğrulamak için onları tuvaletlere götürürdü ve kadın gibi giyinen erkekler tutuklanırdı. O gece kadın gibi giyinenler, memurlara eşlik etmemekte direndiler. Sıradaki erkekler kimliklerini göstermemekte direnmeye başladı. Polis, o anda barda bulunan herkesi polis merkezine götürmeye karar verdi ve barın arkasındaki bir odada travestileri ayırdı. Hem müşteriler hem de polisler, polislerin bazı lezbiyenlere vücüt araması yaparken "uygunsuz şekilde el ile sarkıntılık ettiklerine" şahitlik ettiler.


Stonewall Inn isimli bara yapılan baskının sonuçları çok büyük olacaktı. Barda göz altına aldığı kişilere kötü davranan polislere tepki olarak sokaklarda başlayan olaylar Stonewall Ayaklanmaları olarak tarihe geçti. Planlanmamış direniş eylemleri ABD tarihinde eşcinsellere ve cinsel azınlıklara baskı uygulayan bir sisteme karşı ilk açık isyan haraketi olarak dalga dalga büyüdü.

Başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere tüm dünyadaki eşcinsel hakları hareketini tetikleyen olay olarak kabul ediliyor Stonewall ayaklanmaları. Olayların hemen sonrasında New York'ta yaşayan gey ve lezbiyenler, iki eşcinsel eylemci grubunun yanında, geyler ve lezbiyenlerin haklarını destekleme amaçlı üç adet gazete kurmuştu. Birkaç yıl içinde ise başta ABD olmak üzere tüm dünyada LGBT haklarını savunan dernekler kuruldu.


1969 yılında yaşanan bu olaylar "Cinsel Devrim (Sexual Revelation)" olarak tarihe geçti. Herkesin özgürce cinsel kimliğini yaşaması temeline dayanan bu düşünce sistemi, doğal olarak ilk yıllarda büyük tepki ile karşılandı. İlerleyen yıllarda ise cinsel eğitim, okullarda ders olarak verilmeye başlandı. Evlilik öncesi ve evlilik dışı cinsel ilişkiler daha kabul edilebilir, boşanma daha kolay gerçekleşir oldu. Sonrasında ise bu haklar anayasal olarak da kabul edilmek zorunda kalındı. İsyan amacına ulaşmıştı.

2001 yılına gelindiğinde ise Fransa merkezli niş parfüm evi Histoires de Parfums, bu cinsel devrimden etkilenerek parfümlerine 1969 ismini vermişti. Tam ismi "Parfum de Revolte 1969". Yani "İsyanın Parfümü 1969" olarak çevirilebilir sanırım. Markanın kendi sitelerinde de benzer bir tanıtıma yer verilmesi gayet doğal. 1969'dan şöyle bahsedilmiş:

"1969, erotik bir yıl...Bu parfüm beyaz misk ve çikolatayı vurgulayarak cinsel devrimi temsil eder. Kuvvetli bir şehvet çağrıştırır. Baharatların bir demet seksiliği ile bedensel şehveti. Bu oryantal gurmenin izinde, gizem; yanaklarımızı kızartmadan o efsane yıl 1969'un erotizmi ile birlikte tonlanmıştır.”


Ambre 114 ile beraber "Cult Books" serisinin üyesi olan 1969, kendi sitelerinde oryantal gurme olarak sınıflandırılmış. Hem kadınların hem de erkeklerin kullanabileceği gibi sıcak ve tensel bir yapıda olduğu vurgulanmış. Parfümün açılışı tatlı ve lezzetli meyveler ile gerçekleşiyor. Bana "tuzlu" hissi veren bu güzel meyveler ne olabilir acaba. Portakal yada tropikal meyveler diyesim var. Fakat markanın sitesinde üst notalarında şeftali görünüyor. Muhtemelen şeftaliden geliyor bu lezzetli ve güzel meyveli his. Bana ilginç şekilde Hermes'in nefis parfümü Un Jardin Sur Le Nil'in açılışını hatırlattı. Başlangıcını sevdim 1969'un. Orta notalarda aynı lezzetli meyveli his devam ediyor. Fakat onun yanına çok güzel bir şekilde harmanlanmış gül ekleniyor. Çok modern ve sakin kullanılmış gül. Bu andan itibaren güle biraz da yumuşak baharatlar ekleniyor. Muhtemelen kakule ve karanfil. Fakat hiç rahatsız edici veya keskin değil. Orta notaları da gayet güzel. Son kısımda ise tozlu paçuliye çikolata eşlik ediyor. Alt notalarını çok başarılı bulmadım.

1969, bence tatlı ve lezzetli meyveler ile gül teması üzerine inşa edilmiş. Son kısım hariç oldukça kaliteli kokuyor. Canlı, pozitif ve barışçıl bir parfüm. Adeta 1960'lı yıllardaki Hippiler gibi. Fakat tanıtımlarındaki gibi erotik bir kokuya sahip olduğunu düşünmüyorum. Bazı yorumcular çikolatadan bahsetmişler. Markanın kendi sitesinde ifşa ettiği alt notalarında çikolata var. Ama öyle çok yoğun bir çikolata kokusu almadım. Sadece alt notalarında biraz çikolatamsı paçuli var. Fakat o da çok zayıf olduğu için neredeyse hissedilemiyor. İşin ilginç tarafı ise 1969'un başlangıcı oldukça fark edilir. Bu anlamda üst notaları agresif diyebilirim.


Genel olarak yüksek kaliteli bir meyve-çiçek parfümü olduğunu düşünüyorum. Başlangıcı neredeyse yaz parfümleri gibi ferah,ekşimsi, asidik ve tatlı meyvelerden oluşuyor. Bence gayet güzel. Orta kısmında bu ferahlık yerini çiçeksiliğe bırakıyor. Hala rahatsız edici yada ağdalı değil. Son kısmı ise biraz hayal kırıklığı oldu benim için. Hem çok zayıf kalıyor hem de paçuli biraz "kirli" kullanılmış. Bu haliyle bence genel beğeniye uygun karakterde. Deneyen bir çok kişinin seveceğini düşünüyorum. Modern, yumuşak, tatlı, sevimli ve pozitif. Uniseks olarak sunulsa da sanki hafiften kadın kullanımına daha yakın. Özellikle başlangıcı. Ama hayatımın parfümü olacağını hiç sanmıyorum. Parfüm dünyasında da devrim yapabilecek kadar yenilikçi değil açıkçası.

Bir söyleşisinde markanın kurucusu Gerald Ghislain 1969 için şunları söylemiş:

“1969 yılında henüz dört yaşındaydım ve Güney Fransa’da yaşıyordum. O zamanları çok hatırlamıyorum. Çünkü çocuktum. Ama ilerleyen yıllarda 1969 yılında ortaya çıkan inanılmaz özgürlük düşüncelerini öğrendim ve o döneme hayran oldum. Biz 1969 parfümünde Batı dünyasının erotizm vizyonuyla iletişim içinde olan bir vücut kokusu yaratmak istedik. 1969 yılının gerçeklerini kullanarak, bu efsanevi zaman hakkındaki bütün fanteziler ile ilgili bir imaj ortaya çıkarmaya çalıştık. Ferah, tatlı ve neredeyse masum bir şeftali kokusu. Çikolata ve kahve 1969 yılını hatırlatan bir derinlik ve duygusallık verir. Bir damla paçuli, Woodstock Festivaline saygı için kullanıldı. Parfüm aynı 1969 yılı gibi yumuşak ve iddialı.”


Luca Turin'in The Perfume Guide'ın Spring Issue bölümünde 1969'a beş üzerinden beş yıldız verilmiş. Ayrıca şunları yazmış Turin:

"Tüm zamanların en muhteşem üst notasını içerir. Her eğlenceli çocukluğun manzarası olan altın renkli yaz, Rochas - Tocade'deki gibi kocaman vanilya ve gül vurguları ile boyanmış gökyüzü üzerinde Feminite du Bois 'de de var olan sedir ve meyvelerin örtülü odun kokusu.”

1969, Eau de Parfum (EDP) konsantrasyonuna sahip. Bence 35 yaşın altındaki arkadaşları hedefliyor. Daha üst yaş grupları için biraz genç işi kalabilir. Dört mevsim kullanılabilecek kokusu ile örneğine pek rastlanmayacak başarılı bir kompozisyona sahip. Parfümün tasarımını ise markanın kurucusu Gerald Ghislain yapmış.

Artıları:
+ Başlangıcını sevdim.
+ Orta kısmıda gayet güzel.
+ Kaliteli kokusu memnun edici. Kadın arkadaşlarınıza güzel bir hediye olabilir.

Eksileri:
- Sonlarını pek başarılı bulmadım.
- Meyveli parfümleri sevmeyenlerin hoşuna gitmeyeceği açık.
- Fiyatı yüksek.

Koku Güzelliği: 10/7.5

23 yorum:

  1. merhaba
    yorumların mükemmel gerçekten. tebrikler çok iyi bi blog.
    sevmediğim parfüm oldu ama nefret ettiğim hiç olmamıştır herhalde 1969 bende öyle bi etki yaptı.ilk kullanmamda arkadaşım bu ne ya 'morg gibi kokuyosun :)'demişti. çevremde de bu kadar kötü yaratan parfüm görmedim duymadım bilmiyorum.nasıl elden çıkarıcağımı şaşırmıştım. selamlar. ali

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhabalar Ali,

      Arkadaşın morgda çalışıyor sanırım. Morgun nasıl koktuğunu bildiğine göre :))

      Daha önce bir kaç kere morga girmiştim bazı sebeplerden dolayı. Fakat emin ol hiç bir ilgisi yok morg kokusu ile. 1969'un o kadar kötü koktuğunu düşünmüyorum. İnsanların sevmemesi ilginç.

      Sil
    2. Parfüm merakı bu vicente lopece aprodicıak parfüm nasıl bişey yok bayanları etkilermişte senin bilgin varmı kokusu nasıl?

      Sil
    3. Geçenlerde bu parfüm yine bana sorulmuştu diye hatırlıyorum. Sen miydin o?

      Sil
    4. Yok ilk defa sordum :) nasıl bi koku

      Sil
    5. O arkadaşa da denemediğimi söylemiştim de onun için :))

      Sil
  2. parfüm merakı gerçekten güzel açılışı olan parfüm tene yakın kalan bi koku ama güzel koku satın almamın sebebi açılış notası kalcılıkta kıyafette iyi tende 4 5 saat

    YanıtlaSil
  3. süper blog raslantı eseri buldum iyikide bulmuşum, beş yıllık rochascıyım taki spicebomb koklayana kadar spicebombun incelemesi ne zaman gelri latif

    YanıtlaSil
  4. Latif arkadaşım bence spicebomb süper bir koku beğendiysen hiç tereddüt etme al. Ben kullanıyorum farkedilirliği düşük ama, benim için tam bir zevk parfümü, inanılmaz lüks kokuyor, sen beğendikten sonra başkası ne demiş inan ki hiç bir önemi yok.

    YanıtlaSil
  5. parfüm merakı slm 1725 i nezaman elden geçirirsin şu an 1969 u kullanıyorum hoş koku. hayatıımın kokusu olamadı . niche pardümlerdn hayatımın kokusunu bulamadım daha designer den kenzo power oladu hayatımın kokusu 2 yıldır takım halinde kullanırım hep. ve kenzo power hayatımın kokusu olmuşsa içeriğindeki kişniş cardomon ağırlıklı niche kokularamı yönelmeliyim kenzoda kişniş kardomon ön planda .

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Niche parfüm olarak hangilerini kullandınız?

      Sil
    2. histoires 1969 tom ford tabocca vanille robert piguet notes casbah clive chiristian x

      Sil
    3. Clive chiristian x harveyden mi aldın ne zamandır denemek istediğim bir koku memnun kaldınmı birde ne kadara almıştın?

      Sil
    4. yok yurt dışından amerikadan 500tl getirttim harveyde 1000 liraydı sanırım memnun kalmadım sıradan bi koku sırf karanfil kokuo sanki

      Sil
    5. Peki teşekkürler...

      Sil
    6. Kenzo power dior homme a benziyormuş, dior homme u kullandıysan her ikisi arasındaki farklar nelerdir?

      Sil
    7. 1725 elimde olmayabilir ege. Bakmam lazım dolaba. Sıradaki parfüm Givenchy'nin bir kadın kokusu...

      Sil
    8. dior homme kullandım kenzo ile uzaktan yakından alakası yok kenzo kremsi kokuyor dior homme bisküvi gbi koku bence tabi.

      Sil
  6. ve sıradaki koku incelemen nedir :)

    YanıtlaSil
  7. CDG 2 ye acayip benzettim, ne dersiniz Raşit bey yanılıyor muyum?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İki parfüm arasında çok büyük benzerlik olduğunu düşünmüyorum. İkisinde de kullanılan gül, böyle düşünmenize neden olmuş olabilir.

      Sil
    2. Yani evet çiçekli,güllü,meyveli ve sentetik hali konsept olarak benzer bence.Bu arada 1740 sample kullanıyorum ,inanılmaz güzel,bunu da mfk apls ye ye benzettim ama apls nin o hayvansalığı yok,daha kullanılabilir,derili tütünlü,dumanlı ,sıkıcı olmayan tatlılıkta, bence şişelik

      Sil
    3. Başlangıcı cdg 2 ile çok benzer katılıyorum.

      Sil